ABD’nin bütçesi dünyanın çenesini yorar

Şant MANUKYAN Ekofobi dunyaweb@dunya.com

ABD Kongresinde tartışma önce bütçe sonra borçlanma limiti üzerine olacak gibi görünse de aslında konu Obamacare yani sağlık reformu üzerinde. Dolayısı ile partiler bu konuda uzlaşabilirse Keystone boru hattı veya otomatik kesintiler gibi diğer bazı konular üzerinde anlaşmak çok daha kolay olacak. Bu nedenle neyi “tartıştığımızı” (sanırım Türkiye bütçesi görüşülürken en fazla tartışılan konu nedir diye sorarsam cevap verebilecek fazla insan yoktur) bilmemizde fayda var diye düşünerek kabaca özetlemek istedim. 

Obamacare veya asıl adı ile Affordable Care Act Salı günü itibarı ile aslında yürürlüğe girdi. Seçimini yapan kişiler 1 Ocak itibarı ile sisteme girecek ve 2014 beklenen gelirleri üzerine de devlet desteği alacak.31 Marta kadar sigortası olmayanlar ise 1% ek vergi (ceza) ödeyecek. Her sigorta 10 temel sağlık konusunu kapsamak durumunda ve şirketler hastalandıktan sonra sigortalıları sistemden çıkartma hakkını kaybediyor. Ebeveyniler 26 yaşına kadar çocuklarını da kendi paketlerinde sigortalayabilecek. Sigorta alamayacak kesimler için Medicaid (Medicaid çok fakirler Medicare +65 yaşlılar için kullanılan sigorta sistemi) fakirlik sınırı*133% seviyesine çekiliyor. Yani geliri 31,321 dolar olan 4 kişilik bir aile faydalanabilecek. Elbette yasa kendi içinde bazı sorunlar barındırıyor. Örneğin part time çalışanlar veya işsiz durumda olanlar daha fazla kamu desteği alırken full time elemanlara oranla part time'ı tercih eden işverenler de daha az ceza yiyecek (ceza uygulaması 2015e ertelendi, 2014 geçiş yılı şirketler için). Çalışma saatini 40'ın eleman sayısını da 30'un altında tutmak gibi "numaralarla" işverenler üzerlerine düşen yükü hafifletmek istiyor. Bunun da istihdam piyasasına ciddi yansıması olduğunu düşünenler de var (ama aksine çalışmalar da var) . Örneğin Cumhuriyetçilerin kaldırılmasını istedikleri medikal araç üreticilerine yönelik 2.3%lik verginin sektörel büyümeyi yavaşlattığı ve istihdamı kısıtladığı bütçe görüşmelerinde sıkça tartışıldı. Düşük gelire sahip kesimin daha fazla yardım alacağı ancak vergilerin de 2016ya kadar 5% artacağı görüşü de Cumhuriyetçilerin yasaya karşı çıkma nedenlerinden birisi. Hatırlarsanız Yüksek Mahkeme'de de oyun planı bu bir vergi mi değil mi üzerine kurulmuştu. Felsefi bazda ise hükümet bir vatandaşını bir ürün alamaya zorlayabilir mi sorusu vardı. 2013 yılında gelirin 10%sini aşan sağlık harcamaları vergiden düşülebilirken daha önce bu oran 7.5%di. 

Hisse senedi piyasalarının hükümetin faaliyetlerini durdurmasına verdiği tepki Obamacare üzerinde bir uzlaşma sağlanacak beklentisine dayanıyor. Zira yukarıda da belirttiğim gibi bütçe için bu konuda uzlaşma sağlanırsa sonrası daha kolay olacaktır. Ancak siyasilerin işin içinde olması her zaman için belirsizlik demektir. En hafif etkisini ekonomik verilerin açıklan(a)maması ile görüyoruz. Bu nedenle 17 Ekime kadar hisse piyasaları baskı altında kalmaya devam edecektir. Ancak olası satışların S&P’de 1600-20 aralığında sona ererek Nasdaq önderliğinde yeni bir yükseliş dalgası başlayacağını düşünüyorum. 

Tüm yazılarını göster