Geçtiğimiz günlerde G-8 zirvesi için Kuzey İrlanda’da bir araya gelen Başkan Obama ile AB ülkesinin önde gelen tepe yöneticileri serbest ticaret anlaşması müzakerelerinin kısa sürede başlatılmasına karar verdi.
Bu karar bizim için çok önemli. Çünkü biz, bu müzakere masasında yer almak istiyoruz. Hedefimiz, ABD ile AB arasında anlaşma imzalandığında Türkiye’nin devre dışı kalmaması, ABD ile serbest ticaret anlaşması imzalaması.
Bunu beceremez isek, Amerikan malları AB pazarı aracılığıyla Türkiye’ye gümrüksüz girerken, biz ABD pazarına gümrüklü mal satacağız. Pazarda rekabet imkanımızı bütünü ile kaybedeceğiz.
Hükümet bu konuda ciddi çalışmalar yapıyor. Başbakan geçen aylarda Başkan Obama ile görüşürken bu madde gündemin başında idi.
Bütün bunlara rağmen Türkiye için "garantili bir durum" yok.
Biz bugüne kadar AB’nin değişik ülkelerle yaptığı serbest ticaret anlaşmaları nedeniyle zaten rahatsız durumdayız.
Çünkü biz AB ile gümrük birliği anlaşmasına sahibiz ama, bu anlaşma, AB’nin diğer ülkelerle yaptığı serbest ticaret anlaşmalarından bizim de yararlanmamıza imkan vermiyor.
O zaman bu ülkelerin malları AB üzerinden Türkiye’ye gümrüksüz girerken, biz bu ülkelere gümrüklü mal satma durumunda kalıyoruz.
Bu tabloda Türkiye ne yapabilir. Müzakerelere dahil edilmemesi halinde AB ile Gümrük Birliği Anlaşması iptal edilebilir mi?
Anadolu deyimi ile "Papaza kızarak oruç bozulur ise ne olur?"
AB pazarı büyük ve zengin pazar. Alternatif pazarlar gibi istikrarsız değil. Bu pazarda uzun yıllardır yer edindik. İhracatın yarıdan fazlası bu pazara gidiyor. Gümrük Birliği Anlaşması’nın iptali ile Türkiye bu pazardan uzaklaşmış olur.
Böyle bir maceraya girilemeyeceğine göre, önemli olan gereken çabayı göstererek ABD-AB müzakerelerinde masaya oturabilmek ve de ABD ile serbest ticaret anlaşmasına taraf olmayı başarabilmektir.