6 aylık bütçe gerçekleşmesi mali disipline uyulduğunu gösteriyor

Tevfik GÜNGÖR OLAYLARIN İÇİNDEN gungoruras@superonline.com

Geçen hafta sonu önce yılın ilk 6 aylık dönemine ait bütçe rakamları açıklandı. Ardından Mali Kural uygulamasına ilişkin tasarının TBMM gündemine alınamaması nedeniyle bütçe disiplininin geleceği konusunda tartışmalar başladı.

Mali Kural bütçe disiplini için uyulması zorunlu sınırlamalar getirecek. Fakat görülüyor ki bu tür kanuni sınırlamalar olmamasına rağmen Hükümet bütçe disiplinine dikkat ediyor.

Bütçedeki gelişmeleri iyi izlemeyenler, seçim ortamında bütçede ciddi bozulmalar olacağından endişe ediyor. Fakat bugüne kadarki uygulama bu tür bir tehlikeyi göstermiyor.

2010 Yılı bütçesi hazırlanırken 12 aylık bütçe açığının 50.1 milyar TL. olacağı tahmin edilmişti. Bütçe açığının büyüklüğü milli gelire oranlanarak değerlendiriliyor. Tahmin edilen açık milli gelirin yüzde 4.9 'u büyüklüğünde idi.

İlk 6 aylık uygulamada açık 15.4 milyar TL. olarak gerçekleşti.

Dahası da var…

Bütçe disiplininin bir başka önemli kalemi faiz dışı fazla… Bütçe gelirinin, faiz giderleri hariç, diğer giderlerden fazla olması gerekiyor. Bunun yararı şu: Demek ki bütçe gelirinin bir bölümü , eski borçları ödemeye ayrılabiliyor. Borçlar da borçlanılarak ödenmiyor.

2010 Yılı bütçesi hazırlanırken faiz dışı fazla hedefi 6.5 milyar TL. olarak belirlenmişti. Milli gelirin yüzde 2.8'i oranında faiz dışı fazla verilmesi bekleniyordu.

İlk 6 aylık uygulamada faiz dışı fazla 12.1 milyar TL. olarak gerçekleşti.

İşte bu 2 kalemdeki gelişmeler bütçe disiplinini gösteriyor. Özellikle ülkenin mali performansını dışarıdan değerlendirenler için çok önemli .

- Demek ki ülkenin bütçe açığı hazmedilebilir ölçüde… Buna rağmen küçültülüyor.

- her şeye rağmen faiz dışı fazla verilebiliyor.

Bütün bunların arkasında ne var ?

- İlk 6 ayda bütçe giderleri yüzde 9.3 oranında artarken, gelirler yüzde 19.1 oranında arttı.

- Gelirlerdeki artışın arkasında ucuz ithalata dayalı talep canlanması nedeniyle ithalde alınan KDV ile dahilde alınan KDV ve ÖTV oranlarındaki inanılamaz büyüklükteki artışlar var.

- Hükümet yatırımlara ve tarıma ödenek ayırmıyor. Zorunlu ödenek artışları personel harcamalarında ve Sosyal Güvenlik Kurumu açıklarını kapatmada ortaya çıkıyor.

- Mahalli idarelere yapılan ödemeler zorunlu ödemeler. Daha önce yapılan düzenlemelere göre Hükümet bütçe gelirlerinden, nüfusa göre mahalli idarelere pay vermek zorunda. Bu paylar kanunla belirlenmiş paylar. Açık anlatımıyla siyasi tercihe göre değişmiyor.

Denilebilir ki, madem ki Hükümet bu kadar bütçe disiplinine sahip çıkıyor, Mali Kural'ı kanunlaştırmaya ne gerek var? Mali Kural bir bakıma "güven artırıcı" güç anlamına geliyor. Bugün böyle, yarın her şey değişir şüphesini ortadan kaldırıyor.

Tüm yazılarını göster