Dün gece yarısı, üçüncü nesil (3G) kablosuz telefon teknolojisini kullanmaya başladık.
DÜNYA'nın İstanbul ve Ankara Yazı İşleri'ni görüntülü olarak buluşturan ilk toplantımızı da, hemen akabinde dün sabah yaptık.
Heyecanlıydık.
Konuştuğumuzu ekranda görebilecek; o yetmeyecek, konuşan da bizi görecekti.
Haberin önemini sadece sesle değil, mimiklerimiz, el ve kol hareketlerimizle de anlatabilecektik.
İlk denemeydi.
Küçük aksaklıklar olsa da, kesintisiz ve keyifli devam eden toplantıyı, Turkcell Genel Müdürü Süreyya Civil'in sürpriz bağlantısı ve sorularımızı yanıtlamasıyla tamamladık.
***
3G ile sağlanacak avantajlar uzunca bir zamandır anlatılıyor.
Bu avantajları faydaya çevirecek şekilde donandık yani.
3G ile ilgili sağlığımızı bozacak spekülasyonlar da yapılıyor.
Bedenimizin sağlığı, kesemizin sağlığı, ruhumuzun sağlığı (3S) tehlikede mi yani?
***
3G için yapılan 3S spekülasyonunu toplantımıza katılan Turkcell Kurumsal İletişim ve İlişkilerden Sorumlu Genel Müdür Yardımcısı Koray Öztürkler'e sorduk.
- Baz istasyonlarının sayısı artıyor. 3G'nin tam anlamıyla kullanılması için daha da artacak. Bu yatırımların, sağlığımızda onarılmaz yaralar açacağını savunan profesörler var. Araştırma yaptırdınız mı?
Bu konuda araştırmaları olan profesörlerle konuştuk. Baz istasyonu sayısındaki artış tam aksine insan sağlığını koruyacak. Çünkü istasyon sayısındaki artış cep telefonlarının harcadığı enerjiyi düşürecek, manyetik dalgaları azaltacaktır.
- 3G teknolojisinin kullanım ücretlerinin tanıtım nedeniyle düşük tutulduğu, kısa süre sonra yükseltileceği ifade ediliyor. Bu nedenle geçiş için tüketici ikilemde. Bu gerçekçi bir yaklaşım mı?
Hiçbir kuruluş müşteri kaybetmek istemez. Fiyat yüksetimi konusu, müşteri memnuniyetini etkiler. Memnuniyetsizlikte müşteri kaybının nedenidir. Piyasaların cezalandıracağını bile bile fiyat arttırmayız.
***
Ruh sağlığımız mı?
Her konuda olduğu gibi bu konuda da gelgitlere gebe.
Her konuda olduğu gibi yüzlerce varsayımın, komplo teorilerinin arasında 'bozulacak' yine.
Yenik düşecek her zamanki gibi, "Her güzel şeyin bir bedeli var" realitesine…