Şevket Keresteci / Finansinvest
Küresel risk algısı artmaya devam ediyor. Ana sebep, dünyanın gelişmiş ekonomilerine ev sahipliği yapan üç ana coğrafi bölgeden hiçbirinin lokomotif görevi göremiyor olması.
Avrupa'da, borç krizinde yardıma ihtiyaç duyanlar ile yardım edecek olanlar arasındaki uyuşmazlık piyasadaki umutsuzluğu körüklüyor.
Asya tarafında Çin ekonomisi dengeli bir büyüme için soğutulurken, bu soğumanın etkileri beklentilerden olumsuz makroekonomik veriler ile yüzleşen ABD üzerinde de hissediliyor.
Salı gecesi Yunanistan daki güven oylaması sonucun da sorunlu ülkelere yardım paketi ile Avrupa'da başlayacak gelişmeler çok önemli.. Çarşamba günü ABD FED faiz kararındaki değişiklikler olmaması ve büyük önem arz etti. Sonrasında ise TCMB PPK toplantısı Perşembe gününde faiz oranlarında değişiklik yapmaması önümüzdeki bir iki ay daha değişiklik yapmayacağını ima etmesi piyasalara etki yapacaktır.ve önümüzdeki haftaya da damga vuracaktır.
Mayıs ayı toplantısında, MB politika faizini ve munzam karşılık oranlarını sabit bırakmıştı. BDDK'nın, tüketici kredileri %20 ve üzeri seviyesinde olan bankalar için genel karşılıkları artırması MB'nin sıkılaşma adımlarının diğer kurumlar tarafından da desteklendiğini gösteriyor. BDDK'nın attığı adımlardan dolayı MB'nin munzam artışlarında yavaşlayacağını düşünüyorum ,
Genel seçimlerin ne öncesinde ne de sonrasında beklenen ralliyi gerçekleştiremeyen yurtiçi piyasalar, diğer gelişmekte olan ülke piyasalarına paralel bir şekilde küresel risklerden etkilenmeye başladı. Seçim öncesinde de gündemde yer alan ve yatırımcıların yeni anayasa çalışmalarından daha fazla önem verdiği cari açık problemi, piyasanın mevcut risklere karşı daha kırılgan olmasına sebep oluyor. Burada sürpriz olan, benim uzun bir süredir dile getirdiğimiz olumsuz 3. çeyrek beklentilerimin Haziran ayından belirlenmiş olmasıdır.
Yurtiçi piyasaların etkileşimi itibariyle önem arz eden yurtdışı riskler şu şekilde sıralanabilir:
1-Avrupa borç sorunlarının devam etmesi
2-Asya'da ekonomiyi soğutma tedbirleri
3-ABD makroekonomik verilerindeki bozulma.
Bu risklere göre piyasalarımızda oyuncular ve aktörler 3.çeyrekte pozisyon alacaklar.Bekleyeceğiz ve 3.çeyreği göreceğiz.