23 Nisan, bu ülkede yaşayanlar için çok önemli bir gündür. Bu ülkenin düşman işgalinden kurtulmasını, siyasi ve ekonomik bağımsızlığının temelinin atılmasını sağlayan hareketin başlangıç günüdür. "Milli Hakimiyet" bayramıdır.
Çocukların bayramının Milli Hakimiyet Bayramı ile birlikte kutlanması da güzel bir şeydir ama, 23 Nisan'ın öneminin "Çocukların Bayramı" gölgesinde unutulması yanlış olur.
1920 Yılının olaylarını unutmayalım
12 Ocak 1920: İstanbul'da Osmanlı'nın son "Meclis-i Mebusan"ı açıldı.
14 Ocak 1920: Mustafa Kemal, "Meclis-i Mebusan"ın açılışını telgrafla kutladı.
28 Ocak 1920: "Meclis-i Mebusan" üyeleri gizli bir toplantıda "Misak-ı Milli"yi kabul etti.
Misak-ı Milli (Ulusal And) ne olduğu şimdilerde unutuldu.
Bizim kurtuluş ve bağımsızlık savaşımızın bir programı olarak kabul edilen ve Türkiye Büyük Millet Meclisi'nin ilk çalışmalarına esas teşkil eden "Misak - ı Milli", Erzurum ve Sivas kongrelerinde alınan kararlar doğrultusunda son Osmanlı Meclis - i Mebusan'ının 28 Ocak 1920 tarihli toplantısında kabul edilmişti.
Günümüzde, kabulünden 93 yıl sonra hala bizler için önem taşıyan bu 6 maddelik "Ulusal Ant"ın özeti şöyledir:
1- Arap kökenli halkın oturduğu ve Mondros Mütarekesi imzalandığı tarihte yabancı devletlerin işgali altında bulunan bölgelerin geleceği halkın serbest oyuyla belirlenecektir, mütareke sınırları içinde Osmanlı - İslam çoğunluğunun yerleşmiş kısımların tümü, gerçekte ya da hükmen hiçbir nedenle ayrılmayacak bir bütündür.
2- İlk serbest kaldıkları zamanda kendi istekleriyle anavatana katılan Kars, Ardahan ve Batum illerinde gerekirse yeniden halkoylaması yapılabilecektir.
3- Batı Trakya'nın hukuksal durumu da halkın tam bir özgürlük içinde verecekleri oylarla saptanmalıdır.
4- İstanbul ve Marmara Denizi'nin güvenliği her türlü tehlikeden uzak tutulacak, Boğazların ticaret gemilerine açık tutulması, ilgili devletlerin aralarındaki antlaşmalarla sağlanacaktır.
5- Antlaşmalarla belirlenen ilkeler çerçevesinde azınlıkların hukuku, komşu ülkelerdeki Müslüman halkların aynı haklardan yararlanmaları koşuluyla güvence altında olacaktır.
6- Türkiye'nin siyasal, adli, mali tam bağımsızlığı kabul edilecektir, bu konularda hiçbir kayıt ve kısıtlama getirilemez.
Özetten anlaşılacağı gibi, "Ulusal Ant", bir çerçeve çizmektir. Önemli olan bu "çerçeve"nin sınırlarını iyi belirlemek ve de içini doğru doldurabilmektir.
Misak - ı Milli Türkiye'nin bağımsız kalabilmesi için gerekli asgari şartları ifade eder. Türkiye'nin var olmasının temel şartlarını belirtir.
"Meclis-i Mebusan"ın Misak-ı Milli'yi kabul etmesinden sonra hızlı gelişmeler yaşandı.
16 Mart 1920: İstanbul işgal edildi. İşgal kuvvetleri bazı milletvekillerini tutukladı.
18 Mart 1920: "Meclis-i Mebusan" kapanış toplantısı yaptı.
19 Mart 1920: Mustafa Kemal, "Olağanüstü yetkiler taşıyacak bir meclisin" Ankara'da toplanmasının sağlanacağını ilan etti. Kurucu Meclis ile ilgili bildiri doğrultusunda yurdun her yerinde seçimler yapıldı.
22 Nisan 1920'de yapılan çağrıyla Millet Meclisi, 23 Nisan 1920 günü toplandı.
Millet Meclisi'nin açılış günü olan 23 Nisan, 1921'de çıkarılan bir kanunla ilk resmi bayram olarak ilan edildi. Kanunda, "23 Nisan günü milli bayramdır" deniliyordu.
1935 yılında çıkarılan bir kanunla 23 Nisan, "Milli Hâkimiyet Bayramı" olarak adlandırıldı.
1980'de Milli Güvenlik Konseyi aldığı bir kararla, "Milli Hâkimiyet Bayramı"nın adını "23 Nisan Ulusal Egemenlik ve Çocuk Bayramı" olarak değiştirdi.