Fırsatlar
-2024 yılında merkez bankaları için faiz düşüş sürecinin başlayacak olması (gecikiyor),
-Türkiye’nin CDS, rating notu ve uluslararası gri listeden çıkmasına bağlı yabancı sermaye girişinde artış beklentisi,
-Mevcut jeopolitik risklerin sınırlı kalması (Ukrayna, Filistin…). Ancak konjonktür her an değişmeye açık (İran – İsrail krizi),
-Sıkı para programına sadık kalındığı taktirde rating not artışı ve döviz kurunda gevşeme, yabancı sermaye girişi beklenmelidir,
-Çin ve ABD bu yıl resesyona girmeyecek, dış talep iyi,
-Uluslararası kredi kuruluşlarının pozitif raporlarının dış kaynak girişlerinde düşük de olsa girişlerin başlaması,
-2024 ikinci yarısı özellikle son çeyrek ekonomi de stabilite sağlanması bekleniyor,
-Türkiye de enflasyon nitelik değiştirerek talep kaynaklı hale dönüşmesi faize duyarlılığı artmaktadır,
Yerel Seçim sonrası dezenflasyonist programın uygulanmaya devam ediyor olması,
Tehditler
-Küresel tedarik zincirinin aksaması gizli global enflasyon riski(firmalar alternatif tedarikçi altyapısını hazırlamalı),
-Seçim gerçekleşmesine rağmen Türkiye de enflasyonla faiz dışında bir mücadele sürecinin oluşturulmamış olması mali politikaların devreye alınamaması,
-Maliye politikası ile ilgili uygulamalar, elektrik vb yönetilen fiyatlı ürünlerde düzenlemeler yapılacak enflasyon etkisi,
-Ekonomi politikasındaki uygulamalar ile birlikte işletmeler özelinde alacak yönetimi ve stok politikasında değişikliğe gitmeli
-Daha hissedilmese de iç talebe bağlı olarak pazar riskinin artacak olması,
-24 Mayıs’ta TCMB faizlerde bir değişikliğe gitme beklentisi bulunmamakla birlikte yılın ikinci yarısı reel faizin görünür hale gelerek iç piyasada yavaşlamanın artması,
- Almanya öncelikle AB'nin resesyona girmesi,
-Çin kaynaklı emtia ve petrol fiyatlarının artış trendine girmesi,
-Güçlü dolar beklentisinin artması (2024 yılında faiz indiriminin olmama ihtimali ), AMB’nin ise temmuz ayı ile birlikte faiz indirimine başlama beklentisi,
-Enflasyon, faiz ve kur seviyelerinde zirve beklentiler; faiz %50, enflasyon %75, dolar (yıl sonu ) 40 TL. Yıl sonu enflasyon %40 beklenti ama asıl bundan sonra düşürmek zor olacak,
- Krediye ulaşılabilirlikte rahatlamaya rağmen maliyetin artması ve vadenin kısalması, riskli kredi tutarında artış, kredi kartı limitlerini dondurma süreci başladı,
-2024 yılında değerlenecek TL’nin ihracat fiyatlamasında yaratacağı negatif etki, İşletme sermayesi ihtiyacını artırması, kredi maliyetleri ve ulaşılabilirlik sorunu,
Dünyada seçimler özellikle ABD seçimlerinin jeopolitik değişiklikler yaratma olasılığı (Trump etkisi),
-İklim değişikliğinin pazar, üretim, yatırım faaliyet riskleri yaratması (firma sorgu),
-Sürdürülebilirlik ve işletme faaliyetleri ilişkisinin (yeşil mutabakat) dönüşüm maliyetleri (firma sorgu),
-Dijitalleşme, yapay zekâ uygulamaları ve otomasyon yatırımlarının iş planlarına girmekte gecikmesi (firma sorgu),
- Dış ve iç talep de yavaşlama başladı firmalarımızın ciro kayıpları hissediliyor. Alternatif pazar arayışı önceliklendirilmelidir. Beraberinde kaybın maliyet yönetimiyle ikame edilmesine çalışılmalı,
-Alacaklarda kayıplara yönelik ihtiyat ayrılmalı, sigortalanmalı ve riskli görülen satışlardan kaçınılmalı, 2024 ikinci yarısı daralma daha da hissedilecek, mal-insan-para dengesi gözden geçirilmeli,
-Nakit ihtiyacı özellikle ikinci yarıyılda daha da artacak (işletme sermayesi ihtiyacı öncelikle azaltılmalı),
-2024 yılında 2023 yılına göre ciro oranına göre stok ve alacaklarda düşüş hedefleri konarak yönetilmelidir,
-Oto finansman önceliklendirilmeli (Ticari borç artışı, stok azaltılması), ölçek ve marka gücü kullanılmalı,
-Sabit maliyetler düşürülmeli ve bu dönemi fırsat olarak görerek üretimde daha fazla alttedarikçi yaratılarak katma değerli üretimi bünyede tutulma strateji uygulanmalıdır (Outsource),
- İnsan kaynakları motivasyon ve aidiyet politikalarına öncelik verilmesi, kurum içi iletişim güçlendirilmeli,
-Tedarikçi ilişkileri gözden geçirilmeli ilişki yönetimi kullanılarak terminlere uyulmaya dikkat edilmeli,
-Selektif satış politikası (kârlı, hızlı tahsilat yapılabilen öncelikli),
-Operasyon maliyetlerinin (işçilik-kayıp-kaçak-hurda vb.) azaltılması sağlanmalıdır,
-Markaya ve bilinirliğe yönelik projelerin oluşturulması,
-Öz kaynak ağırlıklı yatırımlar önceliklendirilmelidir. Yatırım kararları mümkünse yılın ikinci yarısında uygulanması dikkate alınmalıdır. Ancak özellikle firma satın alma fırsatlarının yoğunlaşılacağı bir döneme girildiği unutulmamalıdır,
Son söz: Faaliyet hızını artır, maliyet yönetimini genişlet, kaliteden taviz verme.