Her ne kadar geniş kitleler tarafından tam anlamıyla fark edilmemiş olsa da, sağlık turizmi, Türkiye’nin döviz girdisini her geçen yıl artıran kritik sektörlerden biri olarak öne çıkıyor. 2023 yılında bu sektörden elde edilen gelir 453 milyon 714 doları buldu. Kayıtlı rakamların ötesinde, kayıtsız girişlerin bu miktarın en az beş katı olduğu tahmin ediliyor. Özellikle döviz geliri elde etmek isteyen ve devlet teşviklerinden faydalanarak bu alanda faaliyet göstermek isteyen yüzlerce klinik, doktor ve acente, "Sağlık Turizmi Yetki Belgesi" almak için adeta yarış içinde.
2024 yılında sağlık turizmi alanında devlet tarafından sunulacak teşviklerin toplamının 1,5 milyon dolar olması bekleniyor. Harcamaların %80'ine kadar geri ödeme imkanı sunulduğunda, doğru iletişimi gerçekleştiren ve teşvikleri en verimli şekilde kullananların yeni yılda daha fazla gelir elde edeceği aşikar.
Sektör bu denli hızlı talep görürken, asıl üzerinde durmamız gereken konu, yüksek kaliteli ve sürdürülebilir sağlık hizmetlerini sunmak ve bunları etkili bir şekilde pazarlayabilmek. Talebin artmasıyla birlikte rekabet de keskinleşiyor ve bu durum, hizmet kalitesini doğrudan etkiliyor.
Türkiye'nin sağlık turizmindeki başarısını sürdürülebilir kılmak için, hastane koridorlarının ötesine geçip, teknolojinin ve pazarlamanın etkili dünyasını keşfetmek gerekiyor. Yapay zeka ve ileri teknolojiler, bu başarı öyküsünün ana kahramanları. Ancak, gerçek başarı sırrını anlamak istiyorsak, pazarlama stratejilerine dikkatle bakmalıyız.
Yapay zeka, Türkiye'nin sağlık turizmini etkili bir şekilde pazarlamada 2024 yılında adeta bir süper güç haline gelmeye hazırlanıyor. Dental operasyonlardan kanser tedavisine, estetik ameliyatlardan saç ve sakal ekimine kadar her alanda AI destekli sistemler, tedavileri ve iletişimi dönüştürüyor. Bu teknolojik yenilikler sayesinde Türkiye, sağlık turizminde dünyanın dikkatini çekmeye devam ediyor.
Peki, bu başarı hikayesini dünyaya nasıl anlatıyoruz? Şimdiye kadar pek çok kişi, Meta ve Google aracılığıyla verdiği reklamlarla belirli bir başarıya ulaştı. Ancak, ilerleyen dönemlerde farklılaşma nasıl sağlanmalı?
Burada önemli olan, dijital pazarlamanın ötesine geçip, online ve offline medya dahil olmak üzere geniş kapsamlı reklam ve iletişim stratejilerini ele almak. Artık hemen herkes dijital pazarlama araçlarıyla potansiyel hastalara ulaşabiliyor. Bu hastalar, sunduğumuz teklifleri değerlendirirken, sadece fiyatı değil, sunulan hizmetin kalitesini ve güvenilirliğini de göz önünde bulunduruyorlar.
Bu hastalar,
● Marka adını ve doktor adını en az birkaç kez arama motorları aracılığıyla arıyorlar. Bu, dijital varlığın önemini ortaya koyuyor.
● Lokal dilde, güçlü haber sitelerinde yer alan klinik ve doktor hakkındaki haberler, hastaların güven algısını güçlendiriyor.
● Sadece dijital pazarlama araçlarına değil, aynı zamanda kendi ülkelerinde faaliyet gösteren markalara da güven duyuyorlar.
● Kendi ülkelerinde gördükleri açık hava reklamları, tercihlerini etkiliyor.
● Takip ettikleri influencer ve ünlülerin önerdiği kliniklere daha fazla güveniyorlar. Deneyim pazarlaması, etkili bir yöntem olarak öne çıkıyor.
Özellikle açık hava reklamları ve hedef pazarın çevrimiçi haber siteleri, potansiyel hastalar için son derece önemli. Örneğin, Londra'nın kalabalık caddelerinde ikonik çift katlı kırmızı otobüslerde yer alan diş tedavisi reklamlarını veya New York'taki bir otobüs durağında estetik cerrahi hizmetlerini anlatan yaratıcı bir afişi düşünün. Bu tür stratejilerle hedef kitlenin günlük yaşamına dokunmak, yeni yılın önemli bir pazarlama trendi haline geliyor.
Sosyal meydada en az bir kere karşınıza çıkmıştır... Boğaz köprüsünden sallanan battaniye, İstanbul sahilinde denize düşen bir telefon ya da İstiklal Caddesi’nde gezen bir kahve makinesi…
CGI teknolojisi ile gerçekleştirilen (Computer Generated Imagery) neredeyse gerçeğinden ayırt edilemeyecek kadar başarılı, bilgisayar ortamında modellenmiş bu yaratıcı reklam çalışmaları dünya devlerinin birbiriyle yarıştığı bir akım haline geldi.
Bugün, birçok kişi bunu konuşuyorsa artık tüketicilerin farklı kreatifleri tüketme ihtiyaçlarını anlamamız gerektiği de kaçınılmaz oluyor. Bu son yıllarda ülkemizin olmazsa olmazları arasına giren sağlık turizmi alanında yapılan iletişim çalışmalarında da geçerli. CGI teknolojisini kullanarak global alanda ilk iletişim yapan Türk sağlık turizmi şirketi DentPrime oldu. DentPrime, Londra’nın ikonik meydanlarından biri olan Picadilly Circus'a gökyüzünden bir sürpriz kutu indirdi. Kutunun üstünde bulunan örtü, 5 drone ile kaldırıldı ve kutunun içinden pırıl pırıl dev bir diş çıktı. Bu çalışma, İngiltere’de yaşayan ve Türkiye'de diş sağlığı alanında hizmet almak isteyen potansiyel hastaların fazlasıyla dikkatini çekmiş oldu.
Sağlık turizmi sektöründe, bugüne kadar karşılaşılan en büyük sorun dil ve iletişim bariyeriydi. Yeni nesil yapay zeka araçları, bu bariyeri adeta paramparça etmeyi başardı. Hem de her alanda. Hem yazılı hem görsel ve işitsel iletişimde yapay zeka, sağlık turizmi alanında hizmet veren maralara “ilaç” gibi geldi.
Örneğini, HeyGen adlı yapay zeka ürününü kullanarak kliniğinizin doktorunu, dünyanın bütün dillerinde, akıcı bir şekilde konuşturmak ve iletişim yapmak mümkün. Bu, pazarlama dinamiklerini değiştiren inanılmaz bir yapay zeka destekli iletişim örneği.
Chatbotlar ve Sanal Asistanlar: Yabancı hastaların sorularına hızlı ve etkin bir şekilde yanıt vermek için kullanılabilir. Örnek: Ada, Babylon Health.
Otomatik Dil Çeviri Araçları: Artık yalnızca ingilizce yetmiyor. Her ülkenin kendi kültürel ve lokal diline göre hitap etmek şart. Hastaların farklı dillerdeki iletişim ihtiyaçlarını karşılamak için. Örnek: ChatGTP 4 ve DeepL.
Özellikle yapay zeka destekli çeviri hizmeti DeepL'in Türkiye’deki lansmanı, sağlık turizmi alanından hizmet veren işletmeler için yeni bir dönemi temsil ediyor. DeepL Pro, Türk işletmelerin küresel pazarlarda etkili bir şekilde iletişim kurmalarını sağlayarak, yapay zeka çevirisiyle büyük bir potansiyel sunuyor. Güvenlik ve kalite odaklı bu platform, işletmelerin ve bireylerin dil engellerini çok bütük ölçüde aşmasına yardımcı oluyor.
Sesli Çeviri Uygulamaları: Anlık konuşma çevirisi sağlayarak dil engellerini aşmada yardımcı oluyor. Örnek: Google Translate uygulamasının sesli çeviri özelliği, Microsoft Translator.
Yapay Zeka Tabanlı Tıbbi Danışmanlık Uygulamaları: Hastaların semptomlarını analiz ederek ön değerlendirme yapmak da mümkün. Örnek: IBM Watson Health, Buoy Health.
2024 yılında, sadece sosyal medya ve dijital pazarlama araçlarına odaklanan markalar için durum zorlayıcı olacak. İletişim ve reklam alanında evrilmek, hedeflenen ülkelerin yerel kültürüne ve diline uyum sağlamak gerekiyor. Podcast yayınlarına katılmak, açık hava reklamlarıyla şehir merkezlerine inmek, tanınmış influencerlarla iş birliği yapmak, yapay zeka ve CGI gibi teknolojileri etkili kullanmak ve yerel medyada yer almak, başarıya ulaşmanın anahtarlarından bazıları.
Eğer 360 derece iletişimle bunları etkili bir şekilde gerçekleştirirseniz, 2024 yılında neler olacağını tahmin bile edemezsiniz.