2011 projelerini küresel işbirliği ve fakir toplumun tüketim potansiyeli

DİDEM ERYAR ÜNLÜ YAKIN PLAN didem.eryar@dunya.com

2011 yılının gündemi çok yoğun: Bir sonraki ekonomik krize cevap bulacak küresel ağlar oluşturmak; mobil devrime hazırlanmak; fakir toplumun tüketim poyansiyelini ortaya çıkarmak; ekonominin gerçek dinamiklerini anlamak; sağlık sisteminin ucuzlamasını sağlamak bunlardan bazıları.

Harvard Business Review'in son sayısında, iş dünyası liderleri, yönetim uzmanları ve akademisyenler 2011 yılında başlıca odaklanacakları alanları ve projeleri sıralıyorlar. İşte dünya ekonomisini şekillendiren isimlerin 2011 gündemi:

. "Mobil devrime hazırlanmak, ucuz akıllı telefonlar geliştirmek"

Eric Schmidt, Google CEO'su

"Google'ın 2011 yılı stratejik girişimlerinin tamamının, "mobil" yönde olduğunu düşünüyorum. Öyle bir noktaya geldik ki, telefonun coğrafi konum kapasitesi ile telefonun web tarama platformu gücü arasında, nerede olduğunuz, ne yaptığınız gibi kişisel bilgiler verme olasılığını yakaladık. Fakat bu vizyonu gerçekleştirmek için, Google'ın üç alanda ciddi çalışmalara imza atması gerekiyor. Öncelikli olarak, LTE (Uzun Vadeli Evrim) adı verilen ve yüksek hızda data bağlantısı sağlayan teknolojiye odaklanmamız gerekiyor. Bu teknoloji bugünden 10 kat daha hızlı mobil iletişim fırsatı sunuyor. İkinci olarak mobil paranın gelişimine dahil olmamız gerekli. Telefonlar, dünyanın en fakir bölgelerinde, banka olarak kullanılıyor. Modern teknoloji sayesinde telefonların finans aracı olarak kullanımında çok daha ileri gidilecek. Üçüncü olarak ise, dünyanın en fakir bölgelerine ucuz akıllı telefonların ulaştırılmasını amaçlıyoruz. Önümüzdeki birkaç sene içinde, bir milyar insanın akıllı telefonlarına ulaşımını sağlamayı öngörüyoruz."

. "300 dolara ev tasarlamak"

Prof. Vijay Govindarajan, Tuck School

"2011 yılında 300 dolarlık ev tasarlanmasına yardım etmek istiyorum. 300 dolarlık ev, 100 milyonlarca insanın hayatını değiştirebilecek bir girişim olacak.  Düşük fiyatına rağmen, bu evlerde su ve elektrik sistemleri bulunacak. Daha da önemlisi, bilgisayara, cep telefonlarına, televizyona, su filtrelerine, solar panellere ulaşımın mümkün olduğu bir ortam yaratılacak. Bu tür girişimler geçmişte de gündeme geldi, fakat fakir insanların tüketici olamayacağı düşünülerek, kısa süre sonra rafa kaldırıldı. Oysa bu yanlış bir düşünce. 300 dolarlık ev, bir bağış değil; ticari bir girişim. Fakir toplum sadece uygun bir tüketici değil, aynı zamanda en hızlı büyüyen tüketici grubunu oluşturuyor. Onların ihtiyaçlarını karşılamak, çokuluslu şirketlerin çok iyi bildiği, inovasyonu gerektiriyor. Örneğin Unilever'in Hindustan Lever birimi, Hindistan'ın yerel bölgeleri için farklı bir dağıtım modeli geliştirdi ve bu insanları tüketicileri arasına kattı. Fakat çokuluslu şirketler bu sorunu tek başlarına çözemezler. Kurumların, STK'ların ve hükümetlerin de dahil olacağı ekosistemler oluşturmak ve fakir halkı bu sistemlerin merkezine yerleştirmek gerekiyor. Sonuç olarak 300 dolarlık ev projesi, sadece bir eve kapı açmak anlamına değil, aynı zamanda fırsatlar dünyasına bir kapı açmak anlamına geliyor.

. "Sağlık harcamalarını azaltmak"

Prof. Michael E. Porter, Harvard Business School

"Sağlık harcamalarının hızla artan faturası tüm dünya ekonomileri üzerinde ciddi bir baskı oluşturuyor, fakat mevcut sistemi anlamadan ve gerçek maliyeti belirlemeden, sistemde reform gerçekleştirmek mümkün değil. Bunu gerçekleştirmek için meslektaşım Robert S. Kaplan ile birlikte sağlık hizmetlerine yönelik modern maliyet hesaplama sistemi üzerinde çalışıyoruz. Bu kapsamda öncelikli olarak belirlenmesi gereken konu, sağlık masraflarının nasıl hesaplandığı ve bu masrafların hangi kalemlerden oluştuğu. Yaptığımız çalışmalar sonucunda, mevcut sağlık sistemlerinde çok fazla idari gider olduğunu; doktorların çalışma saatlerinin ise gerektiği kadar verimli olamadığını gördük. Dolayısıyla, hastalara verilen hizmette hiçbir azalma olmaksızın, sağlık maliyetlerinin düşürülebileceği konusunda iyimseriz."

. "Bir sonraki krize cevap vermek için küresel ağ oluşturmak"

Klaus Schwab, Dünya Ekonomik Forumu Kurucusu

"Dünya Ekonomik Forumu yılında risklerin, risk yönetimine yönelik en iyi uygulamaların, yükselen tehditlere verilebilecek ortak cevapların bulunabileceği büyük bir bilgi platformu hazırlamayı hedefliyor. 'Risk Cevap Ağı' olarak adlandırılan bu girişim, küresel kurumlarının daha büyük risklerle karşı karşıya olduğunu, bu risklerin gitgide birbirine bağımlı ve karmaşık hal aldığını ve küresel bir işbirliği ihtiyacının gitgide arttığının bilincinde. Hükümet, sanayi, sivil toplum ve akademik çevrelerden uzmanların bir araya geldiği bu girişim, önemli risklere yönelik derin bir bilgi havuzu oluşturacak. Eğer küresel risklere karşı ortak bir sorumluluk geliştiremezsek, ilerleme kaydetmemiz mümkün olmaz."

. "Doğru CEO'yu seçmek"

A.G. Lafley, Procter & Gamble Eski Başkanı

Şirket yönetim kurulunun en önemli kararı doğru CEO'yu seçmektir. Oysa çoğu kez şirketlerin ihtiyaçları olan liderlere sahip olmadıklarını görüyoruz. Son on yılın Fortune 500 listesine baktığımızda, CEO'ların yönetim dönemlerinin ortalama dokuz yıldan dört yıla indiğini görüyoruz. Şirketler kendi içlerindeki adayların yetersiz olmasından dolayı, dış 'kurtarıcılara' yöneliyorlar. 2000 yılında P&G'nin CEO'su olduğumda, hemen ilk aylarda benden sonra kimin bu pozisyona geleceğini planlamaya başladık. 2009 yılında emekli olduğumda, Jim McNerney ve Bob McDonald, Bob'dan sonra kimin geleceğini planlamaya başladılar."

. Genç işgücüne "değer" aşılamak

Alibaba Group Kurucusu ve CEO'su Jack Ma

"Bizim 2011 hedefimiz, genç işgücümüzü sağlam bir değerler sistemi üzerine kurmak. 19 binin üzerinde çalışanımız var ve çalışanlarımızın yaş ortalaması 27.  Çin için bugün en önemli konu değerlere sahip olmak. Değer yargısı olmayan insanlar çok para kazansalar da, toplum adına birşey yapmadıkları sürece hep birşeyler eksik kalacaktır. Bu hedefi Alibaba Group ötesine de taşımayı, çevresel duyarlılığın artırılmasını hedefliyorum. Öncelikle temiz hava ve ağaçlara odaklanacağız. Şirket kazancınız yüzde 0.3'ünü çevresel faaliyetlere yönlendireceğiz. Çin'de çevresel değişim öncelikli olarak eğitim düzeyi ile ilgili."

Bazılarının projeleri "onarım-iyileştirme" odaklı

2011 yılı bazıları için proje yılı olurken, diğerleri için "onarım-iyileştirme" yılı olacak. The Wall Street Journal'da yer alan haberde, Nokia, Yahoo!, Johnson & Johnson ve Chrysler gibi dev şirketlerinin CEO'larının 2011 yılında aşmaları gereken derin sorunlar olduğuna dikkat çekiliyor.

Bu sorunlara göz atacak olursak;

. Nokia, akıllı telefonlarda daha "akıllı" adım atmalı: CEO'su Stephen Elop, akıllı telefon alanında daha "akıllı" adımlar atmak ve geçen yıl yüzde 44.6'dan bu yıl yüzde 36.6'ya düşen pazar payını artırmak zorunda. Sektör uzmanları aynı zamanda Nokia'nın inovasyona daha fazla odaklanması gerektiğini ifade ediyorlar. 

. Yahoo'nun, Facebook ve Google rekabeti ile mücadele etmesi gerek: Yahoo CEO'su Carl Bartz'ın odaklanması gereken konu, şirketin reklam gelirlerini artırmak. Yatırımcılar ve sektör analistleri, Yahoo'nun, Google ve Facebook rakebeti ile nasıl mücadele edeceğini sorguluyorlar.

. Johnson&Johnson sosyal sorumluluk imajını düzeltmeli: Johnson&Johnson CEO'su William Weldon, "Birincil önceliğimiz ürünlerimizi kullanan insanlar; ve biz onları hayal kırıklığına uğrattık" yorumunu yaparken, şirketin öncelikli olarak kurumsal sosyal sorumluluk imajını yeniden oluşturması gerekiyor. Bu kapsamda yeni bir "kalite" takımı oluşturuldu; fabrikalar yenilendi. Hedef ürün güvenilirliğini en üst düzeye çıkarmak.

. Chrysler-Fiat ortaklığı test edilecek: 2011 yılı, Chrysler-Fiat ortaklığının gücünün test edileceği bir yıl olacak. Sektör analistleri, şirketin ilerleme kaydettiğine, fakat Detroit'teki rakipleriyle aynı hızda ilerlemediğine dikkat çekiyorlar.

Tüm yazılarını göster