Zerrin Öney / Yatırım Finansman
Avrupa piyasalarındaki endişeler yani Yunanistan'la başlayarak İspanya ve Portekiz'le devam eden yüksek bütçe açıkları Avrupa borsalarını oldukça olumsuz etkiledi. Bu etkiler euro/dolar paritesini de 1,36 ya kadar indirdi. Euro bölgesinde izlediğimiz bu kırılganlık, analistlerin euro/dolar paritesindeki yıl sonu tahminlerini de şimdiden 1,24 lere çekmesine neden oldu. Doların özellikle Euro karşısında güç kazanmaya başlaması gözleri A.B.D. ekonomisindeki gelişmelere çevirdi diyebiliriz.
Dünya'da bu değişimler yaşanırken Türkiye Borsası da bütün bu olumsuzlukları fiyatladı ve İ.M.K.B. 4 gün içinde %9 düşerek en hızlı değer kaybeden borsalardan biri oldu. İ.M.K.B. nin diğer Borsalar'dan daha sert düşmesine neden olan etken belki de uzun zamandır bir türlü yapılmayan kar realizasyonları ve IMF ile ilgili yılan hikayesine dönen fon girişindeki belirsizlikti. Fakat tüm bu olumsuzlukların bu kadar hızlı ve sert fiyatlandığını düşünürsek, şu an için görünüm genel trend dönüşü değil, düzeltme hareketi olarak algılanacaktır.
Biraz da ülkemizde yaşanan olumlu rakamlardan bahsedelim: Sanayi üretimi aralıkta %25 büyüyerek 2009 genelinin %9 daralmayla kapanmasına neden oldu, ocak ayında ise çift haneli büyüme beklentisi var. Enflasyon rakamı her ne kadar beklentinin üzerinde gelse de (%8,2) içeriğine bakıldığında (hükümetin bütçe açıkları nedeniyle ocak ayında akaryakıt,tütün ürünleri ve alkollü içkilerdeki fiyat artışı ve baz etkisi nedeniyle) piyasa tarfından kötü algılanmadığını görüyoruz.
Faiz cephesi ise bütün bu olumsuzluklardan etkilenmedi ve gösterge faiz %9 civarında seyretti. Hazine'nin Şubat ayında oldukça yüklü itfası olduğundan, bu ayki ihalelerin sonuçları ve etkileri çok yakından izlenecek. T.C.M.B. Başkanı Durmuş Yılmaz, bugün gelinen noktada iç talep koşulları ve piyasanın beklentisinin kendileri için önemli olduğu mesajını vermiş ve Para Kurulu Toplantısında bir müddet olan biteni gözlemleme yönünde karar aldıklarını dile getirmişti,bu da sanırım en etkili ağızdan yaşanan belirsizliği anlatmaya yeter.
2010 yılı İ.M.K.B.de özellikle halka arzların gündemde olacağı bir yıl olacak. Geçtiğimiz hafta Koza Altın'la başlayan halka arzlar, özellikle GayrimenkulYatırım Ortaklıkları ve yine Özelleştirme İdaresi'tarafından yapılması planlanan Banka ve ikincil halka arzlarla devam edecek. TOBB tarafından düzenlenecek halka arz seferberliği ile de halka açılacak şirket sayısının artması planlanıyor, bu da hisse çeşitliliğini arttırarak büyümeyi sağlayacaktır.
Son olarak,VOB bu yılın son çeyreğine opsiyon sözleşmelerini yürürlüğe sokulacağını ve bununla ilgili tüm teknik altyapı çalışmalarının ve hazırlıkların yapıldığı yönünde bilgi verdi.
Bu tür yeni araçlarla piyasamızın tanışacak olması bizi şimdiden heyecanlandırıyor.
Gelişmekte olan ülke olarak, gelişmiş ülkelerden bizi ayıran bu heyecan ve büyüme sancısının hep devam etmesi dileğimle..