1 Mayıs’ı bir türlü şenlik yapamadık

İlter TURAN SİYASET PENCERESİ dunyaweb@dunya.com

Çocukluğumda 1 Mayıs Bahar Bayramı idi, İşçi Bayramı değildi. İşçi bayramları komünist işiydi. Komünistler baş düşmanımızdı, onların bayramlarını kutlamamalıydık. 1 Mayıs’ın dünyanın çoğu özgür ülkesinde de İşçi Bayramı olduğunu bilmezdik, bizdeki uygulamayı da sorgulamazdık. 1960’dan sonra sosyalist akımlar, 1961 Anayasası’nın getirdiği özgürlük ortamında serpilirken, işçilerin toplumun vazgeçilmez önemde bir parçası olduğunu öğrendik, benimsedik. Ülkemizde sendikal hayat gelişmeye başladı. Artık İşçi Bayramı’nı kutlamamız belki tabii olurdu ama öyle olmadı. Hükümetler 1 Mayıs’ı kutlamaya direndiler. İşçi Bayramı deyince akla kalabalık, çatışmalı meydan mitingleri gelmeye başladı. 1977 1 Mayıs’ı ise bir felaketle sonuçlandı, 34 kişi öldü, yüzü aşkın kişi yaralandı. 

1 Mayıs kutlamalarının bu kadar sıkıntı yaratmasının altında ne yatıyor? Soğuk Savaşın hüküm sürdüğü yıllara dönersek, korkunun Komünizmden kaynaklandığı ileri sürülse de, esas korkulan Sovyetler Birliği idi. Bu ülkenin bir yandan kendi düşüncesine yandaş kadrolar oluşturarak, diğer yandan zayıfl atarak Türkiye’yi ele geçirmek istediği düşünülürdü. Böyle güçlü bir olasılık var mıydı? Emin olamıyorum, galiba biraz da devlet katında böyle bir tehlikenin varlığından söz ederek ülkede siyasetin dar bir güvenlik çerçevesine oturtulması, toplumsal hareketliliğin ve demokratikleşmenin sınırlanarak denetlenmesi isteniyordu. 1980 müdahalesi, toplumu siyasetten uzaklaştırdı. 1980 öncesi toplumsal ve siyasi hareketliliğin itici gücü olan sol hareketler dağıtıldı. 1 Mayıs kutlamaları da adeta durduruldu. 1983’ten sonra demokrasi yavaş yavaş geri geldi, 1 Mayıs’ı korkulan bir kutlamaya dönüştüren Sovyet tehlikesi ise 1991’dan sonra ortadan kalktı. Ancak, 1 Mayıs yine tabiileşemedi. Evet, 1 Mayıs bahar yanında 2008’de işçi bayramı dahi oldu ama hükümetler kitlelerin 1 Mayıs günü bir araya gelmesinden çekiniyorlar, bayramın kent merkezlerinde kutlamasını engellemeye çalışıyorlar, her yıl 1 Mayıs bir şenlik günü olmak yerine, kazasız belasız atlatılmak için dua edilen bir kabusa dönüşüyordu. En sorunlu yer de İstanbul’da Taksim Meydanı idi. 

1 Mayıs’ın Taksim’de bayram havasında kutlanmasını sağlayan son iktidar döneminde AK Parti iktidarı oldu. Korkulan herhangi bir şey olmadı. Artık 1 Mayıs sorununu geride bıraktığımızı ümit ediyorduk ki, aynı iktidar aynı sorunu geri getirdi. Son iki yıldır, 1 Mayıslar yine Taksim Meydanı etrafında kilitlenen kavgalarla geçiyor. Hükümet hayatın aksamasına müsaade edemeyeceğini söylüyor. Bu inandırıcı değil. Cumhurbaşkanı veya Başbakan’ın İstanbul’a her gelişi hayatı Taksim mitinglerinden daha fazla aksatıyor. Acaba iktidar toplumsal desteği zayıflıyor düşüncesiyle özgüvenini yitirmeye, kitlelerden korkmaya mı başladı, yoksa bir başka neden mi var? Bilmiyorum ama maalesef 1 Mayıs’ta başlangıca döndüğümüzü, bu günü bir türlü şenliğe dönüştüremediğimizi biliyorum. Ne yazık!

Tüm yazılarını göster