'Türkiye su zengini değil'
22 Mart Dünya Su Günü nedeniyle açıklama yapan TZOB Başkanı Bayraktar, "Türkiye bilinenin aksine su zengini bir ülke değil. Su kaynaklarını gözümüz gibi korumalı, tasarruflu şekilde kullanmalıyız" dedi
Abone olTürkiye Ziraat Odaları Birliği (TZOB) Genel Başkanı Şemsi Bayraktar, Türkiye'nin bilinenin aksine su zengini bir ülke olmadığını belirterek, "Su kaynaklarımızı gözümüz gibi korumalı, tasarruflu şekilde kullanmalıyız" ifadesini kullandı.
Bayraktar, 22 Mart Dünya Su Günü dolayısıyla yaptığı yazılı açıklamada, yılda kişi başına düşen kullanılabilir su miktarı 1000 metreküpten daha az suyu olan ülkelerin su fakiri, 1000-2000 metreküp arası olanların su azlığı çeken ülke sınıfında, 8 bin-10 bin metreküpten daha fazla olan ülkelerin su zengini olarak görüldüğünü ifade etti.
Türkiye'de 2030'da yıllık kişi başına kullanılabilir su miktarının 1120 metreküp seviyelerine gerileyeceğinin öngörüldüğünü belirten Bayraktar, "Türkiye bilinenin aksine su zengini bir ülke değil. Su kaynaklarını gözümüz gibi korumalı, tasarruflu şekilde kullanmalıyız. Türkiye, gelecek nesillerine sağlıklı ve yeterli su bırakabilmesi için su kaynaklarını çok iyi ve akılcı kullanması gerekiyor" değerlendirmesinde bulundu.
Bayraktar, Türkiye'nin kullanılabilir su potansiyelinin 112 milyar metreküp olduğunu, bunun yaklaşık 7 milyar metreküpünün içme, kullanma suyu olarak, 5 milyar metreküpünün sanayide, 32 milyar metreküpünün de tarımsal amaçlı kullanıldığını kaydetti.
Sanayileşmenin yoğun olduğu bölgelerde su kaynaklarının hızlı biçimde kirlendiğini, ticari firmaların çayır ve meralarda bulunan su kaynaklarını yoğun biçimde kullanmaları sonucu söz konusu alanlarda kuruma tehlikesi ortaya çıktığına dikkati çeken Bayraktar, şunları kaydetti:
"Güneydoğu Anadolu Projesi, Konya Ovası Projesi, Doğu Anadolu Projesi ve Doğu Karadeniz Projesi gibi sulama, dere ıslahı, taşkın koruma ve drenaj yatırımlarını da içeren projeler, en kısa zamanda tamamlanmalı, tarımsal sulamada damlama, yağmurlama gibi modern, tasarruflu basınçlı sulama sistemlerine geçilmelidir. Kıt olan suları verimli bir şekilde kullanmak ve kuraklık riskini azaltmak için önlemler alınmalıdır.
Tarımda suyun ekonomik kullanımı için, tarla içi hizmetlerin geliştirilmesi paralelinde arazi ve bitkinin çeşidine göre damlama sulama veya yağmurlama sulama sistemleri hızla devreye sokulmalı ve bu sistemleri yaygınlaştırmak için gerekli çalışmalara ağırlık verilmelidir."