Yükte hafif, pahada ağır ürünler üretmeli
Ekonomi Bakanı Çağlayan, ithal edilen ürünün üretilmesi ile cari açık sorununun çözülemiyeceğini, üretime marka ve tasarım faktörlerinin de katılması gerektiğini söyledi.
Abone olAŞKABAT - Ekonomi Bakanı Zafer Çağlayan, yeni teşvik sisteminin olmazsa olmazının yüksek katma değer ile yüksek teknoloji olduğunu belirterek, "İhracatta üretim yapımızı değiştirmemiz gerekecek. Buna zihniyet değişikliğiyle başlamalıyız. Bundan sonra biz hamallık değil, yükte hafif pahada ağır ürünleri üretmeye yönelmeliyiz" dedi.
Bakanı Çağlayan Türkiye'nin Aşkabat Büyükelçiliğinde basın mensupları için düzenlenen sohbet toplantısında, çalışmaları Ekonomi Bakanlığı tarafından yürütülen yeni teşvik yasasında sona yaklaşıldığını belirterek, son kararın verilebilmesi için Ekonomi Koordinasyon Kurulundaki (EKK) 7 bakanın biraraya gelmesi gerektiğini söyledi.
"Teşvik benim için zor bir sınav"
27 yıllık sanayicilik döneminde hiç teşvik almadığını, haksız ve kötü uygulamalar nedeniyle daha önce teşviki "ayıp" bir şey olarak nitelediğini aktaran Çağlayan, önceleri eleştirdiği teşvik sistemiyle ilgili bugün karar verecekler arasında olmasının kendisi açısından önemli ve zor bir sınav olduğunu dile getirdi.
Yeni teşvik yasasının cari açık sorununu çözmekte büyük öneme sahip olduğunu dile getiren Çağlayan, belli bir oranda arz ve talebin ithalat yoluyla karşılandığı ürünler için belirledikleri "strateji yatırımlar" konseptinin cari açığın panzehiri olacağını ifade etti.
Bölgeye ve yatırıma özel indirim geliyor
Yeni kanun kapsamında yatırım esnasında bazı bölgelerde ve bazı yatırım cinslerinde geçerli olacak yatırım indirimi üzerine de çalıştıklarının bilgisini veren Bakan Çağlayan, "Yeni teşvik sisteminin olmazsa olmazı yüksek katma değer ile yüksek teknoloji. Böyle olunca ihracatta üretim yapımızı değiştirmemiz gerekecek. Buna zihniyet değişikliğiyle başlamalıyız. Bundan sonra biz hamallık değil, yükte hafif pahada ağır ürünleri üretmeye yönelmeliyiz. Bunun da yolu yüksek teknolojiden, ARGE'den, inovasyondan ve yüksek katmadeğerden geçiyor" dedi.
Ekonomide farklı rakamların da ele alınması gerektiğini, bu doğrultuda Türkiye'nin 1 kilogramlık ihracatının ürün bazında kaç dolara karşılık geldiğini incelemeye başladıklarını aktaran Çağlayan, geçen yıl yaklaşık 97 milyon ton malın kilogramının ortalama 1,37 dolardan ihraç edildiğini, çimento ve yaş sebze gibi bazı malların kilogram karşılığının düşük olmasına rağmen otomotivde söz konusu değerin yükseldiğini bildirdi.
"Teşvik sistemi yatırımı tahrik edecek"
İlk defa marka ve yüksek teknoloji kavramlarının öne çıkarıldığı yeni teşvik sisteminin, yatırımcıları yatırıma tahrik edeceğini ifade eden Çağlayan, şunları söyledi:
"İthal ettiğimiz malları Türkiye'de üretmekle cari açık sorununu çözemeyiz. İtalya gibi üretime marka ve tasarım faktörlerini de katmamız lazım. Cari açıkta olayın sadece ithalat boyutuna bakmak yanlış olur işin ihracat boyutuna da bakmak gerekir. Markanın önemini İtalya'nın rakamları bize gösteriyor. İtalya'nın hazır giyim moda ihracatı 20 milyar dolar, turistlerin hazır giyim harcamaları 5,1 milyar dolar, iç pazar hazır giyim büyüklüğü 93,4 milyar dolar İtalya'da. İtalya'nın toplam hazır giyim sektörü ise 118,5 milyar dolar."
Cari açık sorununun çözümünde dışa bağımlı bazı ürünlerin Türkiye'de üretiminine başlandığının bilgisini veren Çağlayan, bu doğrultuda dışa bağımlılığın yüksek olduğu viskon elyaf, nafta, sülfirik asit ve nafta üretimi konusunda önemli adımlar atıldığını söyledi.
Bakan Çağlayan, yeni teşvik sisteminin bir milat niteliğinde olduğunu belirterek, "EKK'nın ardından yeni teşvik paketini şubatın ikinci haftasında sayın başbakanımıza sunacağız. Başbakanımız da kamuoyuna açıklayacak" dedi.