Van'ı kurtaracak 9 öncelikli tedbir
Van'daki ilk depremin üzerinden 40 gün geçti. İpekyolu üzerindeki tarihi ticaret kenti Van'da ticaret tamamen durdu. İş dünyası eski günlere dönmek için 9 maddelik bir çözüm paketi öneriyor. İşadamı kentin canlanması için moral istiyor.
Abone ol Handan Sema CEYLAN
VAN - Van'dakidepremin ardından tam 40 gün geçti. Artçıl deprem sayısı 6 bine yaklaşan kentte merkez üssü farklı depremlerde olmaya devam ediyor. Önceki gün merkez üssü Kurubaş Köyü olan 5.0 şiddetindeki deprem şehrin yeniden panik yaşanmasına sebep oldu.
Şimdiye kadar 621 vatandaş hayatını kaybetti. Yaralı sayısının ise bu rakamın 4 katı kadar olduğu iddia ediliyor. Bir depremzedenin yardımdan yararlanabilmesi için 20'nin üstünde belge toparlaması gerekiyor. Van'da yaşayan 1 milyon 70 bin kişiden 450 bininin göç ettiği de iddialar arasında. Kent hızla boşalırken, Vanlı işadamı kentte kalmak için direniyor.
Vanlı işadamları kentin yeniden canlanması için 9 maddelik öneri getirdi. Henüz net bir hasar tespitinin çıkmadığı kentte sigorta şirketleri de ödemeler yaptı. AXA Sigorta kentte 25 milyon TL'lik ödeme yaptı, rakamın 60 milyon TL'ye çıkacağı belirtiliyor. Groupama Sigorta'nın ise 9 milyon TL civarında ödeme yaptığı kaydedildi.
Gazeteniz DÜNYA Van'da ‘ekonomik hasar tespiti'ni ortaya koymak için işadamları ile bir araya geldi. Van Ticaret ve Sanayi Odası (VATSO) Yönetim Kurulu Başkanı Mirza Nadiroğlu, kentin yeniden eski günlerine gelmesi için ivedilikle 9 maddelik çözümün uygulanmasını istedi.
Kentte en büyük sıkıntı; yaşanan göç nedeniyle Van'ın adeta bir ‘hayalet kent' haline gelmesi. Başkan Nadiroğlu, kentteki işadamları ile sürekli görüşme halinde. Yapılan toplantılarda çıkan 9 çözüm ise şöyle:
"Göçün önüne geçilmesi için çadırların hızla konteynerler ve prefabrik evlerle değiştirilmesi sağlanmalı, Bankalara toplam ticari ve diğer kredi borçları 1.5 milyar lira. Bir yıl ötelenerek ticaret yeniden canlandırılmalı, KOSGEB'in 30 bin TL ve 100 bin TL desteğinin sınırı genişletilmeli. Böylece kentte mal ve hizmet üretilmesi sağlanmalı, TOBB'un kredi desteği gibi diğer ‘meslek örgütleri'nin de Van'daki
üyeleri için harekete geçmesine öncülük edilmeli, Vergi, resim ve harçlar gibi kamu alacaklarından bir yıllığına vazgeçilmeli. İşletmelerin toparlanması sağlanmalı, Asgari ücrette çalışanlarla ilgili çalışma tamamlanmalı. Bu çalışanların ücretleri bir yıllığına devlet tarafından ödenmeli, Okullar ve üniversiteler acilen açılarak, hızlanan göçün önü kesilmeli. Parçalanan ailelerin birleşmesi sağlanmalı, Binaların hasar raporları sadece gözleme dayanmayan bilimsel bir şekilde yapılmalı, raporlar vatandaşa teslim edilmeli, Telef hayvanların yerine verilecekler ve ithal edilecek büyükbaş hayvanlar Votaş'ın tesisinden karşılanmalı"
Hala sahra hastanesi yok
Önceki gün merkez üssü Kurubaş Köyü 5.0 şiddetindeki depremin ardından Van Bölge Eğitim ve Araştırma Hastanesi boşaltıldı. Bazı branşlarda poliklinik hizmeti vermeye başlayan eski Van Eğitim ve Araştırma Hastanesi'nin yan tarafında bulunan 2 katlı ek poliklinik binası çöktü. 23 Ekim'deki 7.2'lik depremin ardından hasar gören bina tamamen boşaltılmıştı.
İlk depremin ardından geçen 40 güne rağmen hala çadırdan ya da konteynerdan yapılmış tam teşekküllü bir sahra hastanesi yok. Kentte sadece 7 yataklı bir çadır hastane olarak hizmet veriyor.
Diğer meslek örgütleri de üyelerine sahip çıksın
120 bin üyesine hizmet vermek için 2 konteyner ve bir çadırda çalışmalarına devam eden VATSO'nun Başkanı Mirza Nadiroğlu, TOBB tarafından kendilerine bağışlanan konteynerda sorularımızı yanıtladı. Odanın binasını 4 yıl önce yaptıklarını belirten Nadiroğlu, binaya ‘orta hasarlı' yani oturulamaz raporu verildiğini kaydederek, "Sorumluluk almamak için sadece gözlemsel bir incelemeyle bu raporu verdiler. Biz şimdi özel bir firmadan inceleme yapmasını istedik. Kolonların röntgenini çekiyor, karotlarını alıyor. Böyle keyfi raporlar bizi daha çok zora sokuyor. Şehrimiz böyle yüzeysel karar alınan birçok bina ile dolu. Bu da hayatın durmasına neden oluyor" diye konuştu.
Nadiroğlu, çözüm önerileri açıklarken, göçün önüne geçilmesi için çadırların hızla konteynerler ve prefabrik evlerle değiştirilmesini istedi. 9 Kasım'daki 2'nci depremin kent merkezinde her şeyi değiştirdiğini 30 yıldır çeki yazılmayan firmaların bile zor duruma girdiğini kaydeden Nadiroğlu, bankaların 3 ay borçları ertelediğini asıl iflasların Ocak ayında yaşanacağı endişesini taşıdıklarını söyledi. Bankalardan alınan toplam kredilerin 1.5 milyar TL olduğunu kaydeden Nadiroğlu,
"Bunlar bir yıl ötelenmeli. Bunun hazineye maliyeti 225 milyon TL ama daha sonra telafi edilemez zararlardan bizi döndürür" dedi. KOSGEB'in 5 bin kişiye 3 bin TL 1000 kişiye 100 bin TL destek vereceğini açıkladığını bunun 250 milyon TL'lik bir destek anlamına geldiğini kaydeden Nadiroğlu, "Diyoruz ki alt limit 30 bin TL üst limit 250 bin TL olsun. 400 bin insanın göç ettiği bir kentte ekonominin canlanması ancak böyle sağlanabilir. Ama çok prosedür var, tamamlamak mümkün değil. Hiçbir muhasebeci daha bürosuna giremedi. Kayıp belgeler var" ifadelerini kullandı. Diğer meslek örgütlerine de iş düştüğünü belirten Nadiroğlu, "TOBB gibi onlar da üyelerine sahip çıkmalılar" diye konuştu.
Enkazdayım ne yapacağımı bilmiyorum
Enkazları gezerken yol kenarında tamamen yıkılmış eski iş yerinin yakınında duran Erten Toptan Ticaret'in sahibi Mesut Erten, ekibimizin yanına geldi. Bir yetkili gelir umuduyla enkazın yakınında beklediğini kaydeden Erten,
"Binamız gördüğünüz gibi tamamen yıkıldı. İçerde 350 bin TL'lik malım vardı. Alt katta olduğum için hiçbir şeyi kurtaramadım. Her şeyim gitti" şeklinde konuştu. Mesut Erten, "Bekliyoruz. Ne yapacağımı bilmiyorum" ifadelerini kullanarak, yetkililerden yardım istediklerini kaydetti.
3 günde yıkacağız dediler bekliyoruz
Baytar Tavukçuluk'un sahibi Ekrem Baytar, depremden ağır hasar görmüş binasının önünde sorularımızı yanıtladı. Bayraktar,
"Binamız büyük hasarlı, kapısına yazı da astılar. Yıkılacak. 3 gün içinde yıkacağız dediler ama kimse ortada yok. Burayı onlar yıkmadan ruhsat alıp yeniden işimize başlamamız mümkün değil. Bekliyoruz" dedi. İçerde bulunan tavukların tamamen telef olduğunu, bina ile birlikte 100 bin TL zararı olduğunu kaydeden Bayraktar, "Malzemelerimiz hurda oldu. Sigortadan ancak 7 bin TL alabildik" diye konuştu.
Moral olsun diye marketi açık tutuyoruz
Kentte geç saatlere kadar marketini açık tutan Kaya Market'in sahibi Hacı Ekrem Kaya ise "Biz artık insanlar gitmesin diye, moral olsun diye dükkanımızı açık tutuyoruz. Daha önceden büyük bir yerdeydik. Ama deprem nedeniyle oradan çıktık 40 bin lira zarar ettik raflarımızı alamadık. Veresiye verdiklerimiz göçtü gitti" diye konuştu.
Eskiden 300 ekmek sattıklarını şimdi ise bu rakamın 100'ü bile bulmadığını kaydeden Kaya, "Biz Van'ı terk etmek istemiyoruz. Daha çok çadırın, konteynerın kurulmasını istiyoruz" ifadelerini kullandı.
Toptancılar Sitesi pankartla direniyor
Adeta boşalan kentte geriye kalan esnaf ve işdünyası ise ‘göç'e karşı kampanya başlatmış durumda. Kentteki Toptancılar Sitesi, binalarının üstüne astığı "VAN'IMIZI SEVİYORUZ, TERKETMİYORUZ" pankartıyla göçe tepkisini belirtmiş. Yakın bir zamanda VATSO'nun da kentin terk edilmemesi için kampanya başlatacağı söyleniyor. Van'da durumu iyi olanlar eş ve çocuklarını kent dışına yollamış durumda. Çoğunluğu iş çevrelerinden olan kişiler şimdilik durumu düzeltmek için kentte.