Vakıfbank İstanbul'a taşındı bankacılıkta rekor kırıyor
Son dönemde şube sayısını ve istihdamını en çok artıran banka olarak rekor kıran Vakıfbank, yıl sonunda şube sayısını 750'ye çıkarmayı hedefliyor.
Abone ol
LONDRA - Vakıfbank, büyük bankalar arasında son dönemde en hızlı şubeleşen ve en çok personeli işe alan banka olarak rekorlara imza atıyor. Bankanın 2010 yılı Mart ayında 547 şubesi vardı. Temmuz sonunda bu rakam 690'a çıktı. Ağustos ayında 47 yeni şube açacak. Yıl sonu hedefi 750 şube. Vakıfbank Genel Müdürü Süleyman Kalkan, "Bir ayda 47 şube açılması sanıyorum Türk bankacılığında bir rekordur. Tabana yayılma ancak şubeleşmekle gerçekleşebiliyor. Yeni şube, yeni müşteri ve özellikle de yeni KOBİ müşterisi demek. Merkezimizi İstanbul'a taşırken en önemli hedeflerimizden biri buydu. Hedeflerimizin üstünde bir gerçekleşme yaşıyoruz" diye konuştu. Hızla şubeleşen Vakıfbank, istihdam artışında da lider konumda. Bankalar Birliği'nin verilerine göre, sektörde net istihdam artışı son 6 ayda bin 936 kişi oldu. Aynı dönemde Vakıfbank'ın istihdamındaki artış ise bin 121'i buldu. Bir başka ifadeyle, son altı ayda bankacılık sektöründeki istihdamın neredeyse üçte ikisi Vakıfbank'tan geldi. Vakıfbank Genel Müdürü Kalkan, "istihdamda bankacılık sektörünün lokomotifi olduk" dedi.
Vakıfbank'ın ana sponsoru olduğu A Milli Bayan Voleybol takımının ilk maçını izlemek üzere Londra'da bir grup gazeteci ile buluşan Vakıfbank Genel Müdürü Süleyman Kalkan, İstanbul'a taşınmalarının bankanın performansına net bir şekilde yansıdığını, bankanın hemen hemen tüm rasyolarında Ankara'dan İstanbul'a taşındıktan sonra müthiş bir artışın yaşandığına dikkat çekti. "İstanbul'u ihmal etmişiz itirafında bulunan Vakıfbank Genel Müdürü Süleyman Kalkan hemen hemen her gün 3-4 şube açılışı yaptıklarını kaydetti. İstihdam artış hızında rekorlar kıran Vakıfbank'ın Aralık 2011'de 12 bin 222 olan personel sayısı haziran sonu itibarıyla 13.343'e çıktı. Genel Müdür Kalkan, iki yılda istihdama yaptıkları katkının ise net 3 bin kişi olduğunu vurguladı.
2010'da 900 kişi aldıklarını söyleyen Kalkan, 2011'de bin 500, 2012'de ise bin 400 yeni elemanın
aralarına katıldığını söyledi. Emekli olup ayrılanlar düştüğünde net istihdam artışının 3 bini geçtiğini söyledi. Kalkan, bunun nedenini ve hedeflerini şöyle anlattı:
"Bireysel bankacılıkta oldukça güçlüyüz ama İstanbul'daki ağırlığımızı ve müşteri sayımızı artırmak ve aktif kalitemizi yükseltmek en önemli hedefimizdi. Bu hedefleri realize ediyoruz. 2010 Mart'ından beri 150 şube açtık. Yeni alanlara, yeni segmentlere, şubeyle gidiyoruz. Şubeleşmemiz bilançoya katma değerde bulunacak. Tasarruf mevduatı tabanımızı da genişlettik. Yüzde 56'lık artış oldu. Sektör 30.93. Bu veri, yeni bireysel müşteriler demek. İhtiyaç ve konut kredilerinde sektörün en hacimli bankalarından bir tanesiyiz. Konutta en uygun şartlarda en iyi kredileri bizler sağladık." Süleyman Kalkan, satış ve silme olmadan kredilerde takibe düşme oranını yüzde 6.03 seviyesinden yüzde 3.5 seviyesine çektiklerine işaret etti. 2010 Mart'ında bankacılık sektöründe takibe düşen kredi oranının yüzde 4.89 olduğunu, 6.03'lük seviye ile Vakıfbank'ın bu ortalamanın üzerinde kaldığını belirten Kalkan, şimdi satış ve silmelerle birlikte sektör ortalamasının yüzde 2.74 olduğunu kaydetti. Şayet silme ve satışlar olmasa sektör ortalamasının 3.40'larda olacağına dikkat çeken Kalkan "Demek ki biz de 3.5 oranı ile sektörü yakalamışız" diye konuştu. Kalkan "Biz de çok ince detayları olan bir skorlama var. Bunun yanı sıra denetimden onay almış bir kredi bile şayet yönetim kurulunda tek bir üyenin dahi içine sinmezse çıkmaz. Tüm kredi kararları oy birliği ile alınıyor. Bize emanet edilen kaynakların yönetiminde son derece hassasız. Çünkü tecrübelerimiz bize gösteriyor ki, bir kredi aslında henüz verilirken batıyor. O yüzden ilk adımda son derece titiziz" diye konuştu.
[PAGE]"En özel kamu bankasıyız"
Son 3 yılda aldıkları en statejik kararın İstanbul'a taşınmak olduğunu söyleyen Süleyman Kalkan "57 yıllık mazimizi Ankara'da geride bırakarak finansın merkezine taşındık. Bankayı önemli ölçüde değiştirecek bir karar olarak düşünüyorum. Çünkü Ankara'dan bankacılık yapamıyorsunuz. Bu kararımız, 3-5 sene içerisinde bilançoyu değiştirecek. Taşınma sürecini minimum bir sorunla realize ettik. Taşınma sürecimiz neredeyse tamamlandı. Son bir yılda yönetim kurulu toplantılarımızın tamamını İstanbul'da yaptık. 48 birimimizi İstanbul'a getirdik. İstanbul Finans Merkezi'nde yerimizi aldık. Bilişim merkezimizi de yakında getireceğiz." dedi. Öte yandan, Ankara'nın Vakıfbank için hala çok önemli olduğunu, özellikle kamu müşterileri ile bağı geliştirerek sürdürdüklerini vurgulayan Kalkan, Vakıfbank'ı 'En özel kamu bankası' olarak niteledi.
Üçüncü köprüde oluruz
Son dönemde, özellikle KOBİ kredilerinde ivme kazandıklarını KOBİ kredilerini 2.5 kat artırdıklarını açıklayan Vakıfbank Genel Müdürü Kalkan KOBİ kredi müşteri sayısının 246 binden 389 bine çıktığını KOBİ kredileri tutarının da 3.1 milyar TL'den 8 milyar TL'ye yükseldiğini belirtti. Vakıfbank'ın en güçlü olduğu alanın uzun yıllardan bu yana proje finansmanı olduğunu vurgulayan Kalkan şu bilgileri verdi: Proje kredileri geleneği içerisindeki bankalardan bir tanesiyiz. Bankamızın geçmişten gelen iyi bir proje finansmanı kültürü var. Son dönemde enerji ve turizm ön plana çıktı. Bu proje kredilerini ayırıp ayrı bir banka yapacak olsak Türkiye'nin en büyük kalkınma bankalarından biri olabiliriz.
Önümüzde yine önemli projeler var; otoyol özelleştirmeleri, üçüncü köprü, Körfez geçişi ve Gebze-İzmir otoyol çalışmaları gibi. Bunlarda yer almayı düşünüyoruz.
"Biz elle oynanan sporu seviyoruz ayak oyunlarına girmek istemeyiz"
Vakıfbank tam 26 yıldır spora destek veriyor. Özellikle "kadın voleybolu" denilince akla ilk gelen isimlerden biri. Sadece Türkiye'nin en başarılı kadın voleybol kulüplerinden biri olan Vakıfbank nedeniyle değil. Milli takıma yaptığı sponsorlukla da… Vakıfbank, şu sıralarda Londra olimpiyatları'nda ülkemizi temsil eden Bayan A Milli Voleybol Takımı'nın da 2010 yılından bu yana ana sponsoru. Kadın voleybolcularımızın Brezilya ile yaptıkları ve 3-2 kaybettikleri Brezilya maçını Vakıfbank Yönetim Kurulu Başkanı Halil Aydoğan ve Genel Müdür Süleyman Kalkan ile birlikte Londra'da izleme fırsatı bulduk. Süleyman Kalkan voleybola verdikleri desteği şu sözlerle aktardı: 2010'da A milli takımın ana sponsoru olduk, sonra genç ve yıldız takımları da içine alacak şekilde verdiğimiz desteği artırdık. Ayağımız uğurlu geldi diyeceğim ama tabii çalışmalarında büyük payı var; bu dönemde millilerimiz peş peşe başarı kazandı. Ümit ediyoruz, olimpiyatlardan da başarılı bir sonuçla döneceğiz. İlk maçımızı Brezilya ile yaptık. Maalesef 3-2 yenildik. Ama Olimpiyat Şampiyonu Brezilya'nın yenilmez bir takım olduğu efsanesine de bir anlamda son verdik. Daha önceki maçlarımızda yenemediğimiz iki takım oldu. Biri ABD, diğeri Brezilya. Bu kez Brezilya'yı elimizden kaçırdık. Eğer bir-iki önemli hatamız olmasaydı, sonuç bambaşka olabilirdi.
Açtıkları spor okulunda 120 yetenekli genci yetiştirdiklerini belirten Kalkan, "Bunlar geleceğin A Milli Takımı'nı oluşturacaklar. Bugün de Milli Takım'ı seyrederken de sanki Vakıfbank takımını seyrediyormuşuz gibi oluyor. Sahadaki oyuncuların duruma göre en az 3 ya da 4'ü bizim takımımızdan gelen oyuncular" diye konuştu.
Öte yandan, Bank Asya'nın sponsorluktan çekildikten sonra Birinci Lig'e sponsor olup olmayacağı yönündeki soruya Vakıfbank Yönetim Kurulu Başkanı Halil Aydoğan esprili bir yanıt verdi: "Biz elle oynanan sporu daha çok seviyoruz. Ayak oyununa girmek istemiyoruz..."