Üç esnaftan ikisinin borcu var

ADANA - Küçük ve Orta Büyüklükteki İşletmeler Derneği (KOBİDER) Başkanı Nurettin Özgenç, esnaf ve sanatkarların vergi ve prim olmak üzere toplam borç miktarının 100 milyar liraya yakın olduğunun ifade edildiğini belirterek, "Yani her 3 esnaftan 2'sinin prim ve vergi borcu bulunuyor. Türkiye yaklaşımı ile genel bir borç yapılandırmasına gidilerek soruna köklü çözüm bulunabilir" dedi.

Özgenç, KOBİ'lerin en elzem sorunlarının başında yıllardır ödeyemediği vergi ve prim borçları geldiğini söyledi.

Yapılan son yönetmelik değişikliği ve esnaf kefalet kooperatifleri aracılığıyla Halkbank tarafından esnafa verilen kredilerde faiz oranlarının yüzde 13'ten yüzde 10'a çekilmesi ve bunun da yüzde 5'inin hazinenin karşılaması esnafa verilen önemin göstergesi olduğunu belirten Özgenç, "Ancak birikmiş vergi ve prim borçları nedeniyle esnaf kredi alamaz durumda" diye konuştu.

Krizden en çok etkilenen kesimin küçük esnafın olduğunu ifade eden Özgenç, şunları kaydetti:

"Esnaf hiç bu kadar zor duruma düşmemişti. İşlerinin yolunda gitmemesinden dolayı dükkanlarını kapatmaya çalışıyorlar. Fakat vergi ve SGK borçları yüzünden kapatamıyorlar. Faizler esnaf ve KOBİ'leri bitirmiş durumda, namus ve şerefle alışveriş yapmak oldukça zorlaştı. Küçük esnaf yol yordam bilmiyor, dolayısıyla desteklerden gerektiği gibi faydalanamıyorlar. Esnaf fabrikalar kurup teşvikler alamayacağına göre, bu kesimin moral ve motivasyonun artması için bir an önce destek verilmesi gerekir.

Esnaf ve sanatkarların vergi ve prim olmak üzere toplam borç miktarı aşağı yukarı 100 milyar liraya yakın olduğu ifade ediliyor. Yani her 3 esnaftan 2'sinin prim ve vergi borcu bulunuyor. Bu rakamın da devlet açısından ciddi bir meblağ olduğu düşünülüyor. Bu borçların tahsil edilebilmesi için haciz ve banka hesaplarına el koyarak tahsil yoluna gidilmesinin çözüm olamayacağına göre genel bir yapılandırma yapılarak esnaf rahatlamış, devlet de alacaklarını tahsil etmiş olur. Bu durum iki tarafın da çıkarınadır."

Özgenç, 2006 yılında 40 bini sorunlu toplam 70 bin KOBİ için "Anadolu Yaklaşımı" olarak da adlandırılan 5569 sayılı "Küçük ve Orta Büyüklükteki İşletmelerin Mali Sektöre Olan Borçlarının Yeniden Yapılandırılması Hakkındaki Kanun'un amacına ulaşmadığını hatırlatarak, "Sorun git gide büyüdü. Krizin de etkisiyle günümüzde 207 bin firmanın bankalar ve finans kurumları tarafından borç takibinde olması durumun en bariz göstergesidir" dedi.

"Nasıl futbol klüpleri için borç yapılandırmasına gidiliyorsa, esnafın borcunun da bunun gibi uzun vadeli taksitlere bağlanması gerekir" diyen Özgenç, "Devlet futbol kulüplerinin vergi ve diğer borçlarını yüzde 3 gibi cüzi faiz oranıyla 10 yıllık vadeye yayarak büyük kolaylıklar sağladı. Benzer kolaylığın ülkenin temel taşlarından olan istihdam yaratan, vergi ödeyen esnafa da yapılmalı" şeklinde konuştu.

Türkiye yaklaşımı

Özgenç, yaklaşık 9 yıl önce 2001 krizinde zor duruma düşen sanayici ve büyük işletmeler için "İstanbul yaklaşımı' adı altında bir yapılandırmaya gidildiğini de anımsatarak, şöyle devam etti:

"Bugün ise artarak büyüyen borçlara karşın bizler (Türkiye yaklaşımı) ile genel bir borç yapılandırmasına gidilerek soruna köklü çözüm bulunabilineceğine inanıyoruz. Esnaf ve sanatkarın biriken vergi ve prim borçlarıyla ilgili uzun süredir talep ettiğimiz (yeniden yapılandırma) konusuna Sayın Başbakanımız Recep Tayyip Erdoğan'ın el atarak  beklenen müjdeyi vermesi esnaf ve KOBİ'leri olumlu yönde etkileyen bir gelişme olmuştur.

Yaşanan krizin ardından biriken vergi ve prim borçlarının yeniden yapılandırılmasına yönelik bir çok kez yaptığımız açıklamalarımıza kurumların verdiği olumsuz yanıtlara karşılık gelinen nokta itibarıyla sayın Başbakanın mevcut fotoğrafı okuyarak (Oturulur, yapılandırması yapılır, esnafın sıkıntısını yeni bir ödeme planıyla çözmüş oluruz) ifadesinde bulunması esnaf ve KOBİ'leri fevkalade sevindirmiştir."