Talat: AB sorunu bilmeden fikir sahibi oluyor

BRÜKSEL - KKTC Cumhurbaşkanı Mehmet Ali Talat, Avrupa Birliği kurumlarının Kıbrıs sorununu detaylı bilmeden sürece müdahalelerde bulunmalarının çözümü zorlaştırdığı uyarısında bulundu.

Düşünce kuruluşu Avrupa Politika Merkezinde konuşan Talat, Avrupa Parlamentosunun (AP) nihai oylaması önümüzdeki hafta yapılacak Türkiye karar taslağında Türkiye'ye, Kıbrıs'taki kapsamlı müzakerelere destek için "askerlerini derhal çekmeye başlaması, kapalı Maraş bölgesini Rumlara açması ve KKTC'ye yerleşen Türk vatandaşları sorununu çözmesi" çağrısı yapmasına sert tepki gösterdi.

Annan Planını kabul eden Kıbrıslı Türklere verdiği izolasyonları kaldırma sözünü "hala raflarda bekleten" AB kurumlarının Kıbrıs'taki kapsamlı müzakerelerde ele alınan konulara müdahalede bulunmasının "ne işe yarayacağını" soran Talat, "Dış müdahaleler yapıcı ve tarafsız olmalı, çözümü teşvik edici yönde olmalı. Sadece bir taraftan talepte bulunulmamalı" dedi.

Cumhurbaşkanı Talat, "AB maalesef Kıbrıs sorununda yapıcı değil. AB kurumları Kıbrıs sorunu konusunda detaylı bilgi sahibi olmadan fikir sahibi oluyor" eleştirisinde bulundu.

Avrupa Adalet Divanının Orams davasında aldığı tavsiye kararını örnek gösteren Talat, Lüksemburg merkezli AB yüksek mahkemesinin, AB müktesebatı KKTC'de askıya alınmış olmasına rağmen Rum mahkemelerinin KKTC ile ilgili kararlarının diğer AB üyelerinde de bağlayıcı olduğuna hükmetmesinin "alay edici" olduğunu belirtti.

Çözüm olmadan Rumları üye kabul eden AB'nin Kıbrıs sorununun çözümünde "siyasi bir rol oynamaya hakkı bulunmadığını" vurgulayan Talat, AB'nin gerçekten çözüm istiyorsa Rumları bu yönde teşvik etmesini ve bunu somut hale getirmek için KKTC üzerindeki izolasyonları kaldırmasını istedi.

Kıbrıs Türk toplumunda 2002 yılında yüzde 90'ları aşan AB'ye güvenin, verilen sözlerin tutulmamasıyla bugün çok gerilediğini, hayal kırıklığına neden olduğunu anlatan Talat, AP'de Kıbrıslı Türklere ayrılan iki koltuğun bugün Rumlar tarafından "işgal edildiğine" dikkat çekti.

Talat, Kıbrıs sorununun Türk ordusu tarafından yaratılmadığını, sorun çıktığı için Türkiye'nin garantörlük hakları gereği olarak Türk ordusunun Kıbrıs'ta bulunduğunu hatırlatarak, çözüm halinde zaten gerek kalmayacağı için bir geçiş döneminin ardından Türkiye'nin adadaki askerlerini geri çekeceğini ifade etti.

Türk tarafının tam tersine Rum tarafında özellikle gençler arasında çözüme desteğin çok düştüğünü, Annan Planı referandumunun da bunu kanıtladığını kaydeden Talat, "Türk eğitim sistemi oldukça özgürlükçü, fakat Rumlarınki, her türlü çözüme karşı olan kilisenin de etkisiyle çok milliyetçi" tespitinde bulundu.

Kıbrıs'ta kendi önerileriyle yapılan 3 günlük yoğunlaştırılmış görüşmelerin oldukça faydalı olduğunu anlatan Talat, Nisan ayındaki cumhurbaşkanlığı seçimleri nedeniyle müzakereleri kesmeyecekleri ve sonuna kadar gidecekleri mesajını verdi.