Soma duruşmasında en acı yoklama!
Soma davasının duruşmasına 3 aşamalı güvenlik aramasından geçirilerek alınan aileler, ilk kez tutuklu sanıklarla yüz yüze geldi. Duruşma salonunda madenci yakınlarının gözyaşları sel oldu.
Abone olAkhisar Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından yürütülen soruşturma kapsamında 8 tutuklu, 37 tutuksuz sanık hakkında Akhisar Ağır Ceza Mahkemesi'nde açılan davada, 13 Nisan Pazartesi günü yapılan ilk duruşmaya verilen 1 günlük aranın ardından devam edildi.
En acı yoklama
Davanın bugünkü duruşmasında ilk olarak sanıklar, sanık avukatları, mağdur avukatları isimlerini söyledi. Ardından duruşmaya katılan acılı aileler, ölen yakınlarının ve kendilerinin isimleri ile yakınlık derecelerini söyledi. Çok sayıda işçi yakını, ölen işçilerin adını söylerken ağladı. Bu sırada bir işçi yakını kadın bayıldı. Hakim içeriye sağlık görevlilerini davet etti. İşçi yakınları, Mahkeme Başkanı Aytaç Ballı'nın duruşma öncesinde, söz verilmeden kesinlikle kimsenin konuşmayacağı, konuşanın dışarı çıkarılacağı uyarasını, bu yoklama sırasında deldi. Bir işçi yakını içeriye neden su ile giremediklerini sorunca, hakim "güvenlik gerekçesiyle" dedi.
Sanık Can Gürkan: Şu anda aylık gelirim yok
Yoklama bittikten sonra mahkeme başkanı Aytaç Ballı, iddianamenin kabul edildiğini hatırlatarak, tutuklu ve tutuksuz sanıkların kimlik tespitine geçti. 45 sanıklı davanın kimlik tespitine, davanın bir numaralı sanığı olan Soma Kömür İşletmeleri A.Ş. Yönetim Kurulu Başkanı Can Gürkan’dan başlandı. Can Gürkan’a aylık geliri sorulduğunda, "Şu anda yok" yanıtını verdi. Bu duruma aileler "Yalan söylüyor, var" diyerek tepki gösterdi. Ardından Genel Müdür Ramazan Doğru’ya geliri soruldu. O da aylık gelirinin 37 bin lira olduğunu söyledi. İşletme Müdürü Akın Çelik de 12 bin lira aylık geliri bulunduğunu belirtti. Bu sırada ölen işçilerin yakınlarından bazılarının ’şerefsiz’ diye bağırdığı duyuldu. Hakim de görevlilerden, bu tür sözler söyleyenlerin bunu tekrarlamaları durumunda dışarı çıkarılmasını istedi.
"Biz nasıl ağladıysak onlar da ağlasın"
Duruşmada, ölen işçilerden Ali Kavak'ın eşi "Eşim üç günlüktü, 3 günlük" diye bağırdı. Bu sırada oğlunun adını söyleyen bir başka enne "Ben yavruma doyamadım, kuzuma doyamadım" diyerek gözyaşı döktü. Ölen yakınlarının adlarını söyleyen yakınlarından bazıları, "Canımız çok yanıyor", "İki işçinin yakınıyım. İki şehit verdim", "37 günlük evladım yetim kaldı", "Benim kocam çocuğunu göremedi", "Benim çocuğum yandı onlar da yansın" dedi. İşçilerden Uğur Çolak'ın babası, sanıklara doğru bakarak, "Bunun hesabını hem bizim hem de allahın önünde veremezsiniz" diye bağırdı. Bir başka anne "Biz nasıl ağladıysak onlar da ağlasın" dedi.
Soma maden faciasının, Akhisar Ağır Ceza Mahkemesi'nde bugün görülen ikinci duruşmasına yaklaşık 35 madenci yakını alınmadı. Ölen madenci yakınlarının avukatlarından Özgür Karaduman, ailelere yaptığı açıklamada yaklaşık 450 kişilik salonun duruşma salonu haline getirildiğini ve tamamen dolduğunu söyledi. Salon yakınlarında 500'ün üzerinde mağdur olduğunu belirten Karaduman, "Duruşmaya ara verildikten sonra biz mağdur avukatlarının bir kısmı dışarı çıkıp, sizi içeri aldıracağız" dedi. Bu sırada bazı şehit yakınları "Siz niye çıkıyorsunuz, sanık avukatları çıksın" diye bağırdı.
"432 çocuk baba diye kara toprağa sarılıyor"
Bu arada ölen işçilerden Muhammet Girgir'in eşi Derya Girgin "Eşim çocuğunu göremedi. Devletten adalet istiyorum" diye konuştu. İşçilerden Bayram Erol'un eşi Selda Erol ise "432 çocuk baba diye kara toprağa sarılıyor. Adalet istiyoruz" dedi. Ölenlerden İsmail Coşkun'un eşi Hüsniye Coşkun da "Benim evladım var. Nasıl yaktınız onu, nasıl kıydınız. 28 yaşındaydı o" dedi.
Bu sırada dışarıda kalan bazı işçi yakınları içeri girmek isteyince avukatlarla Mahkeme Başkanı Aytaç Ballı arasında kısa süreli tartışma yaşandı. Ardından bazı avukatlar dışarı çıktı, onların yerine içeri alınan işçi yakınları oturdu.
Duruşmaya 1 saat ara verildi
Duruşmada, iddianamenin 103 sayfalık bölümü ve bu bölüme ilişkin tutuklu 8 sanığın daha önce vermiş oldukları savunmaları okundu.
Mahkeme başkanı Aytaç Ballı, bu aşamada duruşmaya 1 saat ara verildiğini bildirdi.
"Bu acının ne olduğunu çok iyi biliyoruz"
Manisa Emniyet Müdürü Tayfur Erdal Ceren de mahkeme önünde bir açıklama yaptı. Emniyet Müdürü Ceren açıklamasında "Biz de teşkilat olarak çok şehit verdik. Bu acının ne olduğunu çok iyi biliriz. Kimseyi mağdur etmek istemiyoruz. Bugün aldığımız önlemlerle şehit ailelerin salona daha rahat girmelerini sağladık. Maalesef salonun yetersiz kapasitesi sıkıntılara neden oluyor. Polisler olarak münferit grupların sızmamasına dikkat ediyoruz. Davanın selametle yürütülmesi konusunda her türlü önlemi aldık" diye konuştu.
Duruşmada, mahkeme heyetinin aldığı ara karar gereği, daha önce SEGBİS aracılığıyla sorgulamaları yapılması kararlaştırılan tutuklu sanıklar Soma Kömürleri AŞ Yönetim Kurulu Başkanı Can Gürkan, genel müdür Ramazan Doğru, işletme müdürü Akın Çelik, mühendis Ertan Ersoy, vardiya amirleri Yasin Kurnaz, Hilmi Kazık, Mehmet Ali Günay Çelik ve İsmail Adalı da hazır edildi.
Tutuklu 8 sanık, jandarma kordonu altında salonda ayrılan bölüme alındı. Jandarma ekibi, sanıkların etrafında çember oluşturarak, güvenliklerini sağladı. Duruşma salonundaki sanıklar ile müşteki ve mağdurların bulunduğu oturma grupları arasındaki iki sıraya ise çevik kuvvet ekibi yerleştirildi. 400 kişilik salonun orta kısmı müşteki ve mağdurlara ayrılırken, sağ kısıma basın mensupları ve izleyiciler, sol kısma ise avukatlar oturtuldu.
Üç aşamalı güvenlik
Önceki güne göre daha sakin geçtiği gözlenen duruşma öncesi aileler, giriş noktasında bekletilmeden, üst aramasının ardından mahkeme salonuna alındı. Duruşma salonu çevresinde polis geniş güvenlik önlemleri alırken, salona 3 aşamalı güvenlik bölümünden geçildikten sonra girilebildi.
Madenci yakınları sanıklarla "yüz yüze"
Manisa Barosu Başkanı Ali Arslan, AA muhabirine yaptığı açıklamada, güvenlik anlamında kaygı taşımadıklarını, önceki duruşmada yaşanılan olaylardan güvenlik kuvvetlerinin de ders çıkardığını, benzer bir durumun bugün yaşanmadığını ifade etti.
Ailelerin bu duruşmada ilk kez tutuklu sanıklarla yüz yüze geleceğini dile getiren Arslan, "Ailelerin tepkisinin olması normaldir, mahkemenin bunu anlayışla karşılamasını umut ediyoruz" diye konuştu.
Tepki yürüyüşü
Duruşma için 1 yaşındaki kızıyla İzmir'in Kınık ilçesinden gelen Yeşim Yılmaz, duruşmaya eşinin hesabını sormak için geldiğini anlattı.
Öte yandan, Akhisar girişinin İzmir Karayolu bölümünde toplanan bazı sivil toplum örgütleri ve madenci ailelerinin bulunduğu grup, duruşma salonunun bulunduğu alana kadar yürüdü.
Sanıklar hakkında istenilen cezalar
Faciada sorumlulukları bulunduğu iddiasıyla bazı maden şirketi yöneticileri ve çalışanları hakkında açılan davada, tutuklu 8 sanık "olası kastla öldürme" suçundan 301 kez 20 yıldan 25 yıla, "neticesi sebebiyle ağırlaşmış yaralama" suçundan da 162 kez 2 yıldan 6 yıla kadar hapisle yargılanıyor.
Tutuksuz 37 sanıktan 12'sinin "taksirle birden fazla kişinin ölümü ile birlikte birden fazla kişinin yaralanmasına neden olma" suçundan 2 yıldan 15 yıla kadar hapisle cezalandırılmalarının istendiği davada, 25 tutuksuz sanık hakkında ise bu suçları "bilinçli taksirle" işledikleri gerekçesiyle aynı aralıktaki ceza süresinin, üçte birden yarısına kadar artırılarak uygulanması talep ediliyor.