Sağlıkta ‘self-servis’ dönemi geliyor

Check-up’tan laboratuvar tetkiklerine, psikolojik danışmanlıktan fizik tedavi hizmetlerine kadar birçok sağlık hizmetinin evde ya da uzaktan gerçekleştirilebildiği mobil sağlık sektörü hızla büyüyor

Abone ol

Sağlık sektörü ‘mobilize’ oluyor. Randevu alarak doktora gitmenin yerini akıllı cep telefonlarına yüklenen sağlık uygulamaları alıyor. ‘Mobil sağlık’, sağlık hizmetlerinin hemen hemen hepsine hastane dışından yani evden/uzaktan erişilebilmesi, takip edilebilmesi anlamına geliyor. Eskiden hastanede bile günler süren işlemler sonucu alınabilen check-up’tan laboratuvar tetkiklerine, psikolojik danışmanlıktan fizik tedavi hizmetlerine kadar birçok sağlık hizmeti artık evde, veya işyerinde ya da akıllı cep telefonlarına yüklenen sağlık uygulamaları aracılığıya alınıyor. Mobil sağlık hizmetleri sektörünün gelişimi, kronik hastalıkların giderek arttığı Türkiye’de ‘sürdürülebilir’ sağlık hizmetlerinin sağlanması açısından önemseniyor. Çünkü uzmanlara göre kronik hastalığı olan bireylerin izlenimi, bir sağlık ekibinin koordinasyon içerisinde çalışmasını ve çok yönlü değerlendirmeler yapılmasını gerektiriyor. Ayrıca kronik hastalık yönetiminde, mobil sağlık teknolojilerinin alt yapısının oluşturulması ve bunların etkin kullanımının, komplikasyonları ve maliyetleri azalttığı belirtiliyor.

Araştırmalara göre Türkiye, tüm dünyada olduğu gibi sağlık sisteminin sürdürülebilirliğini tehlikeye atan ve giderek artan bir kronik hastalık yükü altında. Kronik hastalıkların komplikasyonları ve acil servis başvuruları sağlık harcamaları içerisinde önemli bir yer tutuyor. Ekonomik analizler, kronik hastalıkların bütçede yarattığı her yüzde 10’luk artışın, yıllık ekonomik büyümede binde 5’lik bir azalmaya sebep olduğunu ortaya koyuyor. Kronik hastalık yükü, sağlık sisteminin mali sürdürülebilirliği açısından da önemli bir risk ve bir yük.

OECD ve Dünya Bankası’nın yaptığı bir çalışmaya göre, Türkiye’de 2002 yılında yüzde 66 olan kronik hastalık yükünün, 2020’de yüzde 80’e çıkması bekleniyor.

Sağlık Bakanlığı tarafından hazırlanan Kronik Hastalıklar Raporu’na göre, yaklaşık 22 milyon erişkin, bir veya birden fazla kronik hastalıkla yaşıyor. Bu rapora göre, erişkinlerde hipertansiyon görülme sıklığı yüzde 31. Yani yaklaşık 15 milyon erişkinde hipertansiyon olduğu varsayılıyor.

Türkiye’de obezite sıklığı yüzde 32, diyabet sıklığı ise yüzde 14’e ulaşmış bulunuyor. Avrupa’da, 55 milyon insanın diyabetle yaşadığı öngörülüyor. OECD 2011 raporunda, diyabeti önlemek ve tedavi etmek için, üye ülkelerde 345 milyar dolar harcandığı belirtiliyor. Sağlık bütçelerinin en önemli gider kalemlerini kronik hastalıklar oluşturuyor. İşte tüm bu nedenlerle, bu süreci iyileştirebilmek yani sağlık sistemlerindeki sürdürülebilirliğin sağlanması açısından mobil sağlık hizmetler bir çıkış yolu olarak görülüyor.

Gelecek 3 yılda yatırım patlaması

Tüm dünyada olduğu gibi Türkiye’de şirketler mobil sağlık hizmetleri sektörüne ciddi yatırımlar yapıyor ancak Türkiye’de bu alana yatırım ilgisi önce teknoloji şirketleriyle başladı. Mobil sağlık hizmetleri sunan kurumların yanı sıra, telekom şirketleri de teknoloji ile sağlığı birleştirdi ve mobil hizmetler geliştirdi. Sosyal Güvenlik Kurumu 1 Ekim 2013 tarihinde pilot Mobil Sağlık Projesi’ne start verdi. Türkiye’de mobil Sağlık sektörü ile ilgili yayınlanmış bir bilgi ya da istatistik henüz yok ancak sektörden yetklilier 2016’ya kadar olan 3 yıllık periyotta, mobil sağlık sektörüne yaklaşık 100 milyon euro yatırım yapılmasını bekliyor. Yine Türkiye’de mobil sağlık sektörünün büyümesiyle yazılım alanında birçok dünya devi şirketin Türkiye sağlık sektörüne girmesi, ‘mobil sağlık pazarı’ emeklemekten yürümeye geçeceği öngörülüyor.

Dünya mobil sağlık sektörünün ise 2010 yılındaki 1.7 milyar dolarlık hacimden 2014 yılında 4.1 milyar dolarlık hacime çıkması bekleniyor. Bu alandaki önemli bir gösterge ABD’de 200 milyar dolar gibi bir büyüklüğe sahip olan mobil sağlık sektörünün genel sektör içindeki payının son yıllarda yüzde 2’lerden yüzde 14’e çıkmış olması. Bu alanda yayımlanan raporlara göre mobil sağlık hizmetlerinin şimdiye kadar Avrupa’da %18’lik bir tasarruf sağladığı hesaplandı. Sağlık uzmanlarının, hastalarla uzaktan erişimine de olanak sağlayan mobil teknoloji, ayrıca kronik rahatsızlıklara sahip hastaların tedavi yollarında da yaklaşık % 30’a varan maliyet tasarrufu sağladı.

Cep telefonuyla EKG çekilecek

Mobil cihazlar ile yapılabilen işlevlerin örnekleri oldukça çarpıcı; kan basıncınızı ölçmek istiyorsanız telefonunuza bağlayabileceğiniz ek bir cihaz ile ya da yükleyeceğiniz bir program ile saniyeler içinde sonuçları alabilirsiniz ya da kalp ritminizde problem olup olmadığını parmaklarınızı telefonunuzda ilgili yerlere koyarak öğrenebiliyorsunuz. Bu gibi işlemler giderek standart hale gelmekle beraber, daha gelişmiş ek cihazlar sayesinde kulak iltihabınız olup olmadığını ya da göz muayenenizi, hatta sonogram işlemini dahi gerçekleştirebiliyorsunuz.

Araştırmalara göre ilerleyen teknolojilerle sayesinde yakın gelecekte milyonlarca insana aynı anda sağlık hizmeti sunulabilir hale gelinecek. Cep telefonu ile EKG çekmek, akıllı kan şekeri ölçümü sayesinde ilaç dozlarını ayarlamak, diyetisyene otomatik olarak bilgileri gönderen tartılar ile günlük diyet programını diyetisyenden SMS ile almak gibi yepyeni uygulamalar hayata geçirilecek.

500 milyon mobil sağlık uygulaması

Mobil sağlık çözümleri, sağlık endüstrisini hatta hepimizin geleceğini yeniden şekillendireceğini söyleyemek mümkün. Hastanelerin kendi özel takip uygulamalarının dışında sağlıklı yaşama dair egzersiz programları, adımsayar, kalori hesaplama ve kilo takibi, telefona bağlanabilen özel bir aparatla şeker, tansiyon ölçümü yapan, EKG çeken aplikasyonlar oldukça yaygınlaşıyor. Yapılan bir araştırmaya göre 2012 yılında yaklaşık 1 milyon civarında olan mobil teknoloji uyumlu sağlık cihazı sayısının, 2017’de 7.1 milyona çıkacak. 2015 yılında da mobil sağlık uygulamalarını kullananların sayısı ise 500 milyonu aşacak. Yani dünya sağlıkta da mobilize olacak.

Eczacıbaşı Sağlık Hizmetleri Genel Müdürü Anıl Sugetiren:

Medibilgi ile kişiye özel mobil sağlık arşivini oluşturduk

Hastaları uzaktan takip ettiğimiz, doktor ve hemşirelerden oluşan, mobil sağlık alanında ilk hizmetimiz Sağlık Takipçim ile; Türkiye’de en iyi altyapıya sahip bir medikal çağrı merkezimiz, son teknolojiye uygun cihazlarımız, sistem altyapımız ile büyük bir yatırım gerçekleştirdik. Tele Sağlık ile ilgili yatırımlarımız devam edecek. Bu yıl beklediğimiz performansı aldık. 2014’te de % 45 büyüme bekliyoruz. 2013’te sunduğumuz Tele Sağlık çözümlerimizle teknoloji – sağlık entegrasyonunu sağladık. Bu yeni ‘uzaktan hastalık takibi’ dönemine Sağlık Takipçim ile adımımızı attık. Konuyla ilgili AR-GE çalışmalarımız devam ediyor. Sağlık Takipçim ile ölçüm konusunda doğruluğuna %100 güvendiğimiz cihazları tercih ettik. Mobil uygulama olarak ise kişilerin sağlık bilgilerini cep telefonunda saklamaya imkan tanıyan yeni bir uygulamayı sosyal sorumluluk projesi olarak ücretsiz hayata geçirdik. iOS ve Android yazılımı olan akıllı telefonlarda kullanılabilecek MediBilgi olarak adlandırdığımız bu uygulama ile ‘kişiye özel mobil sağlık arşivi’ dönemini başlattık. Uygulama içerisine kullanıcı tarafından eklenen bilgilerin cihazın kendi sabit diskine kaydedilmesi ile oluşturulan ve sadece kişinin kontrolünde olan bu arşivle, birey tüm sağlık verilerine istediği anda ulaşabilmekte. Bireyin kan değerlerinden kullandığı ilaçlara, akciğer filmlerinden diğer görüntüleme sonuçlarına, alerjik reaksiyonlardan aşılara ve diyet listelerine tüm medikal bilgilerini istediği anda doktoruna sunabilmesine olanak sağladık.

Acıbadem Mobil Sağlık Hizmetleri Genel Müdürü Dr. Özgür Turgay:

Mobil sağlığa 10 milyon dolardan fazla yatırım yaptık

Önümüzdeki 10 yılda mobil sağlık ve dijital sistemlerin Türkiye’de de yaygın olarak kullanılmaya başlayacağına inanıyoruz. Acıbadem Mobil Sağlık Hizmetleri, Frost & Sullivan tarafından sınıfının en iyisi seçilerek ‘2012 Pan European Growth Leadership’ (2012 Pan Avrupa Yükselen Liderlik) ödülüne layık görüldü ve yüzde 80’in üzerinde büyüme oranıyla mobil sağlık alanında Avrupa’nın en hızlı büyüyen şirketi oldu. Sağlığı teknoloji ile birleştirerek hayatı kolaylaştıran inovatif çözümler sunmayı ve bu başarımızı ilerleyen yıllarda da artırarak devam ettirmeyi hedefliyoruz. Mobil sağlık alanında faaliyet gösteren Acıbadem Mobil Sağlık Hizmetleri olarak acil sağlık hizmetleri de dahil olmak üzere, her türlü sağlık hizmetinin ihtiyaç duyulduğu anda, ihtiyaç duyulan yerde sağlanması için çalışmalar yapıyoruz. ‘Acil Sağlık’, ‘Evde Sağlık’, ‘İşte Sağlık’, ‘Mobil Check-Up’ ve ‘Uzaktan Kronik Hastalık Takibi: Teletıp’ gibi hizmetleri veriyoruz. Türkiye’de son beş yılda, mobil sağlık sektörüne 10 milyon doları aşkın yatırım yaptık. Geliştirilmesini sağladığımız akıllı telefon uygulamamı ‘Tek tuşla mobil sağlık’ ile tek bir tuşa basarak ambulans çağırılabiliyor. Bunun yanı sıra farklı butonlar ve hatırlatıcılarla da acil durumlar için hızlı çözümler sunuyor.

Bunun dışında şu sıralar üzerinde çalıştığımız Diyet Aplikasyonu bulunuyor. Günümüzde oturduğumuz yerden hiç kalkmadan bilgisayar ekranından sadece bir kaç tuşa basarak doktorumuzla kendi evimizde uyguladığımız testlerin sonuçlarını paylaşabiliyor ve değerlendirmesini birkaç dakika içinde yine bilgisayar aracılığı ile alabiliyoruz. M2M adı verilen bu sistemin kullanıldığı hizmetlerden bir tanesi ise Teletıp.

Medline Sağlık Grubu Ceo’su Gürkan Ergenekon:

Beş farklı ilde 10 milyon lira yeni yatırım yaptık

Türkiye’nin özel acil sağlık hizmetini veren ilk kurumu olarak 2001’den bu yana Esas Holding bünyesinde faaliyet gösteriyoruz. 2007’den bu yana itibaren Adana, Antalya, Aydın, Eskişehir ve Konya’da hizmet vermekte olan 5 hastane Medline Sağlık Grubu bünyesine dahil oldu. Ayrıca 2011’de Evde Sağlık Hizmetleri birimini de oluşturarak hastane sonrası ihtiyaç duyulan sağlık hizmetlerini de vermeye başladık. Genişlettiğimiz hizmet yelpazemiz ile ‘Acil Sağlık’, ‘Hastane’ ve ‘Evde Sağlık’ hizmetlerinin tümünü sunuyoruz. Bu hizmetlerle hedefimiz; sürekli yenilenen, teknolojik gelişmeleri takip eden ve uygulayan bir sağlık grubu olmak. 2013’te yüzde 11 büyümeyle 144 milyon lira ciro elde ettik. Adana, Antalya, Aydın, Eskişehir ve Konya illerindeki hastanelerimize 2013 yılında 10 Milyon lira yeni yatırım yaptık. 2014’te %20 büyüme hedefi koyduk. Dijital anlamda gerçekleştirdiğimiz son uygulamalarla, uzaktan hasta ve hastalık takibi yapabiliyoruz. Bu doğrultuda, Uzaktan Hastalık Takibi uygulaması için yazılımı cep telefonlarına indiren üyelerimiz, kendi cihazlarıyla yaptıkları ölçüm (tansiyon, şeker gibi) sonuçlarını bize ulaştırıyorlar. Ölçüm değeri, her hastanın kendine özel standart değerinin altında veya üstünde geldiğinde hızla iletişime geçerek gerekli yönlendirmeleri yapıyoruz. Acil müdahale gerektiren herhangi bir durum ile karşılaşılmasında ise, ambulans sevk ediyoruz. Son olarak başlattığımız ‘Acil Yardım Asistanı’ ile, özellikle evlerinde yalnız yaşayan yaşlıların ve sağlık durumu düzenli takip gerektiren hastaların acil bir durum yaşamaları halinde en kısa ve kolay yoldan Medline Acil’e ulaşmalarını sağlıyoruz. Üyelik kapsamında verdiğimiz cihaz üzerindeki düğmeye basıldığında, cihazın içinde bulunan SIM kart aracılığıyla Medline Alarm Merkezi’ne hastanın konum bilgileri gönderilmiş oluyor. Kişinin telefonuna ulaşması ya da tuşlama yapmasına gerek kalmadan Medline Alarm Merkezi doktoruna ulaşabiliyor ve hatta cihaz üzerindeki mikrofon aracılığıyla karşılıklı olarak doktorumuzla konuşabiliyor. Aynı sistemin ambulanslarda da bulunması sayesinde, hastaya ulaşım süremizi yüzde 15 kısaltıyor. Ayrıca bireylerin ihtiyaç ve beklentilerine göre de geliştirilen, ‘Uzaktan hasta takibi’ ve ‘Evde sağlık’ hizmetleri sunuyoruz. Evde sağlık hizmetleri arasında; 7/24 evde hemşirelik, eve doktor, anne/bebek sağlığı eğitimi, diyabetik hasta eğitimi, onkoloji ve kemoterapi hemşireliği, alzheimerli hasta yakını eğitimi ve hasta bakıcılık hizmeti, laboratuvar, mobil görüntüleme hizmetleri, tıbbi ekipman ve sarf malzemelerinin temini bulunuyor. Evde sağlık hizmeti, yataklı kurumların kapasitesini arttırdığı gibi, kronik hastaların tedavi ve bakım maliyetlerini de düşürüyor. Yatırım giderlerini, enfeksiyon riskini, hastaneye acil ve yoğun bakıma geri dönüşleri azaltıyor.

SGK, mobil sağlık projesini başlattı

Sosyal Güvenlik Kurumu 1 Ekim 2013 tarihinde hayata geçirdiği Mobil Sağlık Projesi ile doktorlar kalp, şeker ve böbrek rahatsızlığı gibi kronik hastalığı olan kişilerin verilerini 7/24 izlemeye başladı. Pilot olarak öncelikle diyabet ve hipertansiyon hastalarıyla başlanılan bu çalışmada mobil sağlık sistemlerinin denenmesi, sağlıklı tıbbi veri alışverişinin sağlanabilmesi ve verilerin doktorlar tarafından yer ve zaman kısıtı olamadan izlenebilmesi hedeflendi. Bunu takiben ikinci aşamada, mobil sağlık kurumları, mobil sağlıkla ilgilenen GSM operatörleri ve ilgili cihazları üretenlerin SGK kontrolünde Medula veri tabanına veri göndermelerine geçilecek. Aşamaların sağlıklı bir şekilde tamamlanarak hayata geçmesi orta ve uzun vadede gerçekleşebilecek bir durum olmasına rağmen, mobil/dijital sağlık sayesinde özellikle sağlıktaki harcamaların düşürülmesi ve hastalıkların ileriki safhaya geçmelerinin önlenmesi hedefliyor.

Diş protezlerinize bakımının pratik yolu nedir?

Özellikle 50 yaşın üzerindeki bireylerde çeşitli nedenlerle diş kaybı görülüyor. Kişiler ağızda estetik bozuklukların veya kaybedilmiş dişlerin yerine, hareketli veya sabit diş protezler kullanarak estetik ve fonksiyonel ihtiyaçlarını giderebiliyor. Ancak protez kullanımına bağlı bazı problemler yaşanabiliyor. Protezin arasına yiyecek parçacıklarının girmesi, hareketli protezlerin yerinden çıkması bu sorunların başında geliyor. Uzmanlar bu sorunların önüne geçebilmek için diş protezlerine özen gösterilmesini tavsiye ediyor. GlaxoSmithKline’ın geliştirdiği yeni ürün Corega, diş protezlerine özen göstermenin pratik yolunu geliştirdi. Corega, protez temizleyici tablet ve protez yapıştırıcı ürünleriyle protez kullanımına bağlı sorunları giderebilme özelliklerine sahip.

%18

Mobil sağlık hizmetlerinin Avrupa’da sağladığı tasarruf oranı

%30

Mobil teknolojiyle kronik hasta tedavisi maliyet tasarrufu

%62

Akıllı telefon ve/veya tablet kullanan doktorların yüzdesi

40-45 bin

İndirilebilir sağlık programı sayısı

4.1 milyar $

2014’te global mobil sağlık uygulamaları pazar hacmi

7.1 milyon

2017’de beklenen mobil teknoloji uyumlu sağlık cihazı sayısı

500 milyon

2015 yılı beklenen mobil sağlık uygulamaları kullanıcı sayısı

800 milyon

Dünyaki kronik hasta sayısı

%80

Türkiye’de 2020 yılı kronik hastalık yükü

%32

Türkiye’de obezite sıklığı

Milli Eğitim Bakanı Tekin'den İmamoğlu ve Özel'e kreş tepkisi AFAD 1000 personel alacak! Başvuru tarihi belli oldu Türkiye Şeker Fabrikaları 133 işçi alacak! İşte başvuru tarihi ve şartları... AJet'ten yurt dışı uçuşlarına özel indirimli bilet fırsatı Pasaport harçlarına gelecek zam belli oldu