"Provokatör müsün?"
Başbakan Davutoğlu, "Kılıçdaroğlu, Meclis'te direnme çağrısında bulundu; ey Kılıçdaroğlu, Anamuhalefet lideri misin, yoksa provokatör müsün, tahrikçi misin?'' diye sordu.
Abone olAK Parti Genel Başkanı ve Başbakan Ahmet Davutoğlu, Atatürk Spor Salonu'nda düzenlenen partisinin Kastamonu 5. Olağan İl Kongresi'nde yaptığı konuşmada, "Biz Anadolu'da sizlerle buluşmak için gece gündüz çalışırken Türkiye'de muhalefet partileri neler yapıyorlar?" diye sordu.
Dünkü grup toplantısı konuşmalarından hareketle birkaç hususa dikkat çekmek istediğini anlatan Davutoğlu, "Buradan sorular soracağım, Sayın Bahçeli'ye, Sayın Kılıçdaroğlu'na ve Demirtaş'a, hepsine" diye konuştu.
Davutoğlu, 6-7 Ekim olaylarını hatırlatarak, Kobani bahanesiyle Doğu ve Güneydoğu Anadolu'nun güzel şehirlerinin yakılıp yıkıldığı, gençlerin apartmanlardan atılarak katledildiği o olaylar üzerine bir iç güvenlik reform paketi hazırladıklarını söyledi.
Bir daha bu tür Vandalizm, şiddet yaşanmaması için birtakım tedbirlerin olduğu bir paket açıkladıklarını vurgulayan Davutoğlu, şöyle devam etti:
"O günleri hatırlarsınız. O günlerde bu paketi hazırlamamıza sebep olan olayları herkes gözünün önüne getirsin. Diyarbakır'da, Batman'da, Siirt'te, Van'da birtakım Vandallar, birtakım şiddet yanlıları millete dehşet saçmak için eylemlere kalkışmaya yöneldiler. İsyana teşvik ettiler. Biz sabırla olayların üzerine gittik ve olaylarla ilgili gerekli her türlü tedbiri aldık. Sonra da iç güvenlik reform paketini hazırladık. Ne diyor iç güvenlik reform paketi? Bir, gösteri yapmak isteyen varsa demokratik şartlar içinde herkes bu haktan istifade eder, hiçbir engelleme olmaz. Gösteri yapanların güvenliği de bizim güvenliğimiz gibidir, onların güvenliğini sağlamak devletin asli görevidir."
Türkiye'nin demokratik bir hukuk devleti olduğunu vurgulayan Davutoğlu, "Kim gösteri hakkını kullanmak isterse teminatı biziz, gösteri hakkını kullanma konusunda hiçbir engellemeye, hiçbir sınırlamaya, kısıtlamaya izin vermeyiz. Vermedik vermeyiz. Ama eğer birisi 'Gösteri yapacağım' diyerek geldiği meydana elinde molotofkokteyliyle gelirse, yüzüne maske takmışsa, elinde yıpratıcı birtakım silahlar ya da araçlar varsa onlara karşı da her türlü tedbiri alırız, almaya da kararlıyız" değerlendirmesinde bulundu.
"Tek parti CHP'si gününde değiliz. İsteyen yürür, görüşünü beyan eder"
Davutoğlu, ayrıca bu paketin içinde kolay isim değişikliği, pasaportların daha kolay alınması, Jandarmanın İçişleri Bakanlığına bağlanması dahil birçok demokratik unsurun da bulunduğuna dikkati çekerek, şunları kaydetti:
"Birden üçüzler, üç muhalefet partisi, güya birbiriyle birçok konuda anlaşamayan muhalefet partisi liderleri, dün açıklamalarla dediler ki 'Birlikte bu pakete karşı direneceğiz'. Çok çarpıcı bir şeyi dikkatinize getirmek isterim. Dün Kılıçdaroğlu, Mecliste direnme çağrısında bulundu. Halkı direnmeye çağırdı. Aynen Demirtaş'ın 6-7 Ekim olaylarından önce halkı direnmeye çağırması gibi. Ey Kılıçdaroğlu, sen Anamuhalefet Partisi lideri misin, yoksa provokatör müsün, tahrikçi misin? İşte söylüyorum, önce Kılıçdaroğlu'na, eğer demokratik bir ülkede hakkını kullanmak istiyorsan, 'Gençlerin önüne geçeceğim' diyor ya, hakkını kullanmak istiyorsan, gençlere veya yaşlılarla kimle yürürsen yürü, o senin tercihin, kanuni kurallar içinde yürüyorsan, ne gösteri yapmak istiyorsan, ne söylemek istiyorsan söylersin."
Türkiye'nin özgür bir ülke olduğunu belirten Davutoğlu, "Tek parti CHP'si gününde değiliz. İsteyen yürür, görüşünü beyan eder. Tek parti döneminde değiliz. Sizin o 40'lı yılların tek parti döneminde değil yolda yürümek, tek parti ideolojisine aykırı bir tek kelime söz edilemezdi. Kastamonu'da, bütün Anadolu topraklarında birisi istese Ezan-ı Muhammedi'yi aslından okuyamazdı. Camilerde değil sokakta okuyamazdı Kılıdaroğlu" ifadelerini kullandı.
Özgürlükler ülkesi inşa ettiklerini anlatan Davutoğlu, "Yürürsün, kimse de karışmaz, kanuni şartlar içinde. Ama açık söyleyeyim, bu yasa geçtikten sonra eğer eline molotofkokteyli alırsan, Kılıçdaroğlu ya da başka biri, kim olursa olsun, Alioğlu, Velioğlu arasında, Kılıçdaroğlu arasında bir fark yok. Aynı muameleyi sen de görürsün" dedi.
Davutoğlu, "Şimdi soruyorum, molotofkokteyli niye alınır ele, şenlik yapmak için mi, düğün yapmak için mi yoksa birilerini yakmak, bir yerleri yıkmak, terör estirmek için mi? Bu molotofkokteylilye genç bir kızımızın belediye otobüsünde nasıl yandığını biz biliriz" değerlendirmesinde bulundu.
"Bunu destekleyen ses New York'tan geliyor"
Ahmet Davutoğlu, şöyle devam etti:
"Kılıçdaroğlu'nun bu direniş çağrısını yaptığı gün, yani dün Pensilvanya'daki zat var ya hani paralel çetenin başındaki zat, New York Times'ta bir makale yayınladı ve bütün muhalefet unsurlarını birleşmeye çağırdı, aynen Kılıçdaroğlu gibi, aynen dün muhalefet adına Demirtaş'ın 'Bütün muhalefet partileri birleşip bu yasayı engelleyelim' dediği gibi, aynen Bahçeli gibi, Türkiye'yi Kuzey Kore'ye benzeten Bahçeli gibi, bu Pensilvanya'daki ihanet çetesinin başı da dün New York Times'ta Türkiye'ye açıkça hakaret eden bir makale yayınladı. Nasıl bir koalisyonla karşı karşıya olduğumuzu görüyor musunuz? Nasıl bir koalisyonla mücadele etmek zorunda olduğumuzu görüyor musunuz? Bir tarafta Türkiye'de farklı siyasi kanaatlere sahip olduğunu iddia eden üç parti, mesele milletin huzuru, asayişi söz konusu olduğunda, o huzuru bozmak için bir araya gelmeye karar veriyorlar, diğer taraftan da bunu destekleyen ses, bunu destekleyen söz Philadelphia'dan, New York'tan geliyor."
"İskilipli Atıf Hoca'nın şehadet günü"
Evliyaya, ulemaya saygı duyan bir nesilden geldiklerini ifade eden Davutoğlu, "Bugün mübarek bir zatın, İskilipli Atıf Hoca'nın şehadet günü. Allah rahmet eylesin. 4 Şubat 1926'da tek parti döneminin uygulamaları içinde şehit edildi. Ama biz din adına yola çıkıp milletimizin güzel duygularını, himmet ve yardım hislerini istismar ettikten sonra Amerika'ya gidip kendi yetiştiği ülke aleyhine, dün olduğu gibi New York Times'ta yazı yazanları ilim ehli olarak görmeyiz. Bütün vatandaşlarımızı da bu komplo karşısında uyanık, diri olmaya davet ediyorum" ifadelerini kullandı.
Bugünlerin imtihan günleri olduğunu dile getiren Davutoğlu, "12 yılı aşkın süre içinde Türkiye'yi nereden nereye getirdik. 12 yıl önce Türkiye'de olağanüstü hal vardı. Türkiye'de isteyen istediği ana dili konuşamadığı gibi, başörtülü kardeşlerimiz üniversite önlerinde büyük bir zulümle karşı karşıyaydılar. Başörtülüler ki şehit Şerife Bacı'nın bugünkü torunları, Meclise girdiklerinde, Mecliste 'dışarı dışarı' diye tempo tutularak Meclis dışına çıkarılmışlardı" diye konuştu.
Kendileriyle bu ülkeye özgürlük, demokrasi, hukuk ve adalet geldiğini anlatan Davutoğlu, bugün hiç kimsenin inancı, örfü, düşüncesi, kanaati dolayısıyla tahkir edilmediğini, aşağılanmadığını, herhangi ayrımcılığa muhatap kalmadığını kaydetti.
Babakan Davutoğlu, "Kim gösteri hakkını kullanmak isterse, teminatı biziz" ifadelerini kullanan Başbakan Davutoğlu, "Gösteri hakkını kullanma konusunda hiçbir engellemeye, sınırlamaya, kısıtlamaya izin vermeyiz. Ama eğer birisi 'gösteri yapacağım' diyerek elinde molotofkokteyli ile meydana gelirse, yüzüne maske takmışsa, elinde yıpratıcı bir takım silahlar, araçlar varsa, onlara karşı da her türlü tedbiri alırız, almaya da kararlıyız" şeklinde konuştu.
Davutoğlu, "Yürürsün, kimse de karışmaz, kanuni şartlar içinde. Ama açık söyleyeyim: Bu yasa (İç Güvenlik Paketi) geçtikten sonra, eğer eline molotofkokteyli alırsan Kılıçdaroğlu veya başka biri, kim olursa olsun, Alioğlu Velioğlu arasında, Kılıçdaroğlu arasında bir fark yok. Aynı muameleyi sen de görürsün" ifadelerini kullandı.