"Partilerin sergiledikleri görüntü göz boyama"
Seçim sonuçlarını değerlendiren Bakan Yıldız, "Oy oranları artmadığı halde, bazı partilerin zafer kazanmış gibi görüntü sergilemelerinin bir göz boyama olduğunu söylemem lazım" dedi.
Abone olEnerji ve Tabii Kaynaklar Bakanı Taner Yıldız, Uluslararası Yatırımcılar Derneği (YASED) üyelerini Bakanlık'ta kabul etti.
AK Parti'nin seçimin ardından ilgili kişilerle bütün olasılıkları ve ihtimalleri düşündüğünü belirten Yıldız, ülke için iyi olabilecek kararın uygulanacağını söyledi.
Ülke menfaatinin her zaman ön planda olacağını ifade eden Yıldız, "HDP'nin 'AK Parti ile koalisyon yapmayacağız' demesi, AK Parti istediği halde koalisyon yapılmayacak anlamına gelmez. Kaldı ki şu ana kadar AK Parti'nin istikrarı ülke istikrarı ile eş anlamlı kullanılmıştır. Bundan sonra da böyle olmaya devam edecektir. Seçim sonuçlarının büyük tabloyu, resmi bozmadığı kanaatindeyim. Ama bir ikilemi de söylemek zorundayım. Kendilerinin oy oranları artmadığı halde, bazı partilerin zafer kazanmış gibi bir görüntü sergilemelerinin bir göz boyama olduğunu söylemem lazım" diye konuştu.
Seçim sonuçlarına rağmen Türkiye'nin büyümeye devam edeceğini vurgulayan Yıldız, vatandaşın sandıkta kullandığı tercihlerin son derece açık ve net olduğunu, bunun sadece saygı değil itinayla da karşılanması gerektiğini kaydetti.
Bundan önce benzer sonuçları farklı yollardan elde etmeye çalışan partilerin sandıkta elde ettikleri sonuçlarla beraber demokrasinin avantajlarını kullandığını anlatan Yıldız, şöyle konuştu:
"Demokrasi herkese lazım derken bunları kastediyorum. AK Parti kendisiyle ilgili mesajları son derece iyi algılamıştır. Ancak büyük resim şunu söylemekte: Bakın HDP'nin aldığı oy sayısı 6 milyon, AK Parti'nin kendisinden sonra gelen partiye attığı fark 7 milyon. MHP'nin oy yüzdesi 16, AK Parti kendisinden sonra gelen partiye yüzde 16 fark atmıştır. AK Parti'nin ana moderatör olduğunu, vatandaşın 10. seçimde hala birinci parti olarak gördüğünü unutmamak lazım. Ülkemiz için ümit var. Seçim sonuçlarına her zaman olduğu gibi çıkarımlarını uygulayabilecek bir partiyiz. Türkiye'nin gelişmesine AK Parti'nin koyacağı katkı şüphesiz ki diğer partilerden daha fazla olacaktır. İstediği oyu alamadığında elektriğin arkasına sığınanlar bu seçimde bunun gerçeğini görmüşlerdir. Önceki seçimde de hiçbir vatandaşımızın oyu zayi olmamıştır. Gerek yerel seçimlerde gerekse cumhurbaşkanlığı seçimlerinde olayın aslı, gerçeği buydu. Şimdi de aynı şekilde hiçbir vatandaşımızın oyu zayi olmamıştır."
"Bizim için vatandaşımız 13 yıl önce de 10 Haziran'da da baş tacıdır"
Sandıkta vatandaşın daha önce hafife alındığını belirten Yıldız, "Sandıkta vatandaşımızı, başka partiyi tercih ettiği zamanlarda hafife alanlar, şu anda vatandaşlarımızı gerçek yerine koyma çabasına girmişlerdir. Bizim için vatandaşımız 13 yıl önce de 10 Haziran'da da baş tacıdır. Seçim sonuçları vatandaşımıza istediğiniz oyu aldığınız zaman saygı, almadığınız zaman da hakaret edeceğiniz makam değildir. Ortak paydaya konabilecek en büyük kazanım vatandaşımızın değerinin yükselmiş olmasıdır. AK Parti gözünde vatandaşımız daima baş tacıydı" değerlendirmesinde bulundu.
Koalisyon kurulmaması ve erken seçime gidilmesi durumunda 3 dönem kuralının kendileri için işleyip işlemeyeceğinin sorulması üzerine Yıldız, "Şimdiden bunları konuşmanın erken olduğu kanaatindeyim. Bunlar ihtimal dahilindedir. Erken seçim bu kurguların, ihtimallerin dışında değildir ama ben önümüzdeki özellikle 3 haftanın hem zihni hem de pratikte dinamik geçeceğine inanıyorum. Hissi açıklamaların yerini gerçekçi açıklamalara bırakacağına inanıyorum. Ülkenin gerçekleriyle yüzleşen partilerin yeni söylemlerde bulunacağına inanıyorum. O açıdan 3 dönem kuralı ne getirir ne götürür, bundan sonrasıyla alakalı erken seçim olma ihtimali nasıl uygulanır bunların hepsini zamana bırakalım" yanıtını verdi.
Yıldız, muhalefet partilerinin koalisyon oluşturması halinde enerji yatırımlarının durup durmayacağına ilişkin soruyu yanıtlarken şunları söyledi:
"Enerji sektörü, devlet politikaları haline gelmiş önemli uluslararası yatırımları içermektedir. TANAP Projesi'nin, Irak politikalarımızın, Kuzey Irak sözleşmelerinin, Bağdat anlaşmalarının, Hazar'daki operasyonların, petrolün sahibi olmayla doğalgazın sahiplenilmesiyle alakalı her bir konunun önemli olduğuna inanıyorum. Nükleer santralle alakalı anlaşmalar doğrudan yatırımlardır. Şu ana kadar yalnızca Akkuyu'dan 3,1 milyar dolar para girişi olmuştur. Seçim beyannamesinde 'nükleere karşı değilim ama Akkuyu'da kurulmasına karşıyım' diyen bir parti bunu tartışılır hale getirmek isteyecektir. Biz bunu doğru bulmuyoruz. Biz uluslararası yatırımların, hele hele Türkiye'nin menfaatiyle çıkar büyümesiyle alakalı yatırımların Türkiye'ye büyük katkı sağladığına inanıyoruz. Olası bir koalisyon hükümetinin enerji sektörüyle alakalı büyük uluslararası sermaye içeren projelere çok dikkat etmesi lazım. Bu konuda bizden daha ziyade uluslararası yatırımcının pozisyonu önemlidir. Önemli olan Türkiye'nin büyümesine devam etmesidir."