"Nükleer enerji artık bir zorunluluktur"
Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanı Yıldız,"Türkiye'nin hızlı şekilde artan enerji ihtiyacını gidermek için nükleer enerji bir alternatif değil, artık bir zorunluluktur" dedi
Abone olANKARA - Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanı Taner Yıldız, Uluslararası Atom Enerjisi Ajansının (UAEA) denetimi sonucu Türkiye'nin "nükleer güvence denetimi" bakımından en üst sınıftaki ülkeler arasına girdiğini belirterek, "Türkiye'nin hızlı şekilde artan enerji ihtiyacını gidermek için nükleer enerji bir alternatif değil, artık bir zorunluluktur" değerlendirmesinde bulundu.
Bakanlıktan yapılan yazılı açıklamaya göre, Bakan Yıldız UAEA'nın denetimine ilişkin bilgi verdi. Bu çalışmanın UAEA üyesi ülke olarak Türkiye'nin isteğiyle yapıldığını bildiren Yıldız, şunları kaydetti:
"Çalışma sonunda UAEA işbirliğinde kendi işleyişimizde var olan eksiklikler giderilecek ve yola daha donanımlı devam edilecek. Biz, özellikle Fukuşima kazasından sonra güvenlik tedbirlerinin çok daha fazla alındığı, standartların yükseldiği nükleer santrallere sahip olacağız. Ayrıca bu çalışma nükleer enerjinin teknik ve yasal altyapısı, çevresel etkileri, yerel sanayinin katılımı gibi konularda ülkemize önemli katkı sağlayacaktır. Ülkemiz ayrıca, nükleer enerjinin barışçıl amaçlarla kullanılmasına ilişkin ilgili uluslararası anlaşmaları onaylamıştır ve bu anlaşmaların gereği olarak ülkemiz, Uluslararası Atom Enerjisi Ajansının denetimine açıktır. UAEA'nın denetimi sonucu ülkemiz 'nükleer güvence denetimi' bakımından en üst sınıftaki ülkeler arasına girmiştir. Türkiye'nin hızlı şekilde artan enerji ihtiyacını gidermek için nükleer enerji bir alternatif değil, artık bir zorunluluktur."
Öz-Değerlendirme Raporu
Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanlığı bir yandan Rusya ile Akkuyu'da, Japonya ile Sinop'ta nükleer santral yapımıyla ilgili çalışmalarına devam ederken, bir yandan da UAEA ile teknik ve mevzuat altyapı çalışmalarını tamamladı.
Bu bağlamda UAEA'nın nükleer santral projelerine yeni başlayan ülkeler için santral sahası seçiminden santralin sökümüne kadar tüm süreçleri içeren nükleer altyapı programı (INIR) kapsamında Türkiye, bir yıl önce UAEA ile başlattığı çalışmayı bitirdi. Bakanlık tarafından yapılan çalışma kapsamında yaklaşık 300 sayfadan oluşan Öz-Değerlendirme Raporu hazırlanarak UAEA'ya sunuldu. Bakanlığın ilgili kamu kurumlarıyla çok sayıda toplantı yaparak çok kısa süre içerisinde bu raporu hazırlamasını UAEA "örnek bir çalışma" olarak raporunda kayda geçirdi.
Türkiye "broader conclusion" sınıfında
Türkiye, nükleer enerjinin barışçıl amaçlarla kullanılmasına ilişkin bazı anlaşmalara imza koymuştu. Bu anlaşmalar şöyle:
- Nükleer Silahların Yayılmasının Önlenmesi Ant (NPT), Türkiye 1969 yılında imzalamış ve 1979 yılında taraf olmuştu. Bu anlaşmada 190 ülkenin onayı bulunuyor.
- Türkiye Cumhuriyeti Hükümeti ve UAEA Arasında Nükleer Silahların Yayılmasının Önlenmesi Antlaşmasına İlişkin Olarak Güvenlik Denetimi Uygulamasına Dair Anlaşmayı (Güvence Denetimi Anlaşması), Türkiye 1981 yılında imzalamış ve 20 Ekim 1981 tarih ve 17490 sayılı Resmi Gazetede yayımlanarak yürürlüğe girmişti. Bu anlaşmayı 181 ülke tarafından onaylanmıştı.
- Güvence Denetim Anlaşmasını (GDA), Türkiye, 1981 yılında imzalamıştı. GDA gereği Türkiye'de barışçıl faaliyetlerde kullanılan tüm nükleer maddeler ulusal sayım ve kontrolün yanı sıra UAEA'nın denetimine de tabi tutuluyor. Bu denetim sonucu Türkiye, "nükleer güvence denetimi" bakımından en üst seviyeye karşılık gelen "broader conclusion" sınıfındaki ülkeler arasına girdi.
- Nükleer Terörizmin Önlenmesine İlişkin Uluslararası Sözleşmeyi (ICSANT) Türkiye, 8 mayıs 2012'de onaylamıştı. Bu sözleşmeye toplam 56 ülke imza koymuştu.
- Türkiye'nin ayrıca nükleer enerjinin barışçıl amaçlarla kullanılmasına ilişkin olarak ABD, Rusya, Kanada, Arjantin, Güney Kore ve Japonya ile anlaşmaları bulunuyor.