"İsrail'den özür bekliyoruz"

İSTANBUL - Devlet Bakanı ve Başmüzakereci Egemen Bağış, Türkiye'nin, İsrail'in Gazze'ye yardım götüren gemilere saldırısı karşısında bağımsız uluslararası bir soruşturma komisyonu oluşturulmasını istediğini ve İsrail'den özür beklediğini bildirdi.

AB İletişim Stratejisi çerçevesinde Ekonomi ve Dış Politika Araştırmaları Merkezi (EDAM) tarafından düzenlenen "Avrupa Politika Kuruluşları Ağı/European Policy Institutions Network" yıllık toplantısının açılış yemeğinde konuşan Bağış, Türkiye'nin, İsrail'in Gazze'ye yardım götüren gemilere yaptığı terör saldırısını şiddetle kınadığını söyledi.

Uluslararası toplumun da bu saldırıyı kınadığını vurgulayan Bağış, "İsrail, dışlanma ve yalnızlığa itilme durumuyla karşı karşıya. Türkiye, bu saldırı karşısında bağımsız uluslararası bir soruşturma komisyonu oluşturulmasını istiyor ve İsrail'den özür bekliyor" dedi.

Bağış, Türkiye'nin ve Türk halkının, İsrail halkına karşı hasmane bir tutumu bulunmadığını ifade ederek, yaşananların bazı yönetici ve liderlerin sorumluluğu olduğunu, liderlerin değiştiğini ancak ülke ve halkların kalıcı olduğunu anlattı.

Devlet Bakanı Bağış, "Türkiye, Ortadoğu'da İsrail-Filistin sorunu çözülmeden barışın sağlanamayacağını bilmektedir. Türkiye, güvenliği temel alan iki devletli bir çözümden yanadır" diye konuştu.

Eksen kayması tartışması

Devlet Bakanı ve Başmüzakereci Bağış, Türkiye'nin, İran ile nükleer krizin aşılmasında Brezilya ile oynadığı barışçı yol ve çözüm rolünün, esasen herkesin istediği bir yöntem olduğunu belirterek, şöyle konuştu:

"Biz diyalog ve diplomasiyle sorunlara köklü çözümler bulunabileceğine inanıyoruz. Türkiye'nin ekseninin kayması söz konusu değildir. Türkiye, batının en doğulusudur, doğunun da en batılısıdır. Her coğrafyada etkin olmak durumundadır. Türkiye'nin bu çok yönlü dış politikası 'eksen kayması' olarak görülmemelidir. Türkiye, AB'nin karşılaştığı ve karşılaşacağı birçok sorun ve güçlüğün çözülmesinde anahtardır. Türkiye, küresel ekonomik sorunun aşılmasında, yasa dışı göç, terörle mücadele ve enerji güvenliğinin artırılmasında belirleyici rol oynamaktadır. Türkiye, AB üyelik müzakerelerini kararlılıkla sürdürmektedir. Bir yandan da kendi halkının yararına olacak siyasi reformları gerçekleştirmektedir. Şu anda önemli olan Türkiye'nin üyelik ve katılım sürecidir. Bu süreç en az sonuç kadar önemlidir ancak şu anda üzerinde durulması gereken süreçtir. Bu sürecin devam ettirilmesi herkesin yararınadır."