ÖSYM topu yazılım şirketine attı

YGS'deki kopya iddilarına ilişkin savunmasını açıklayan ÖSYM, şifre iddialarını reddetti.

Abone ol

ANKARA - YGS’deki şifre iddiaları sonrasında Ankara 7. İdare Mahkemesi’ne açılan davaya savunmasını veren ÖSYM, soru ve cevap şıklarının yerlerine ilişkin düzenlemelerin rastgele yapıldığını, buna göre hazırlanan soru kitapçıklarının ‘belirli bir kişiye ait değil, herhangi bir aday adına’ basıldığını belirtti. ÖSYM’nin 17 sayfalık savunmasında, kitapçık üzerinde adayın adının ve fotoğrafının yer almasının hangi adayla hangi kitapçığın verileceğinin önceden bilinmesinin kopya anlamına gelmediği iddia etti.

ÖSYM sınavın iptal edilmesine yönelik açılan davanın popülarist argümanlara dayandığını savunarak, YGS sınavının çok güvenli ve adil bir şekilde bilimsel ölçülere uygun olarak gerçekleştirildiğini dile getirdi. ÖSYM’nin savunmasında, “Kopyayı imkansız hale getiren, yerine başka bir kişiyi sınava sokma ihtimalini ortadan kaldıran adaylar arasında hiçbir üstünlüğe yol açmayan bilimsel olarak yerindeliği test edilerek uygulanan bir sınavın iptalinin istenmesinin hukuki gerekçesi ve kamu yararı bulunmamaktadır” ifadelerine yer verildi.

Davaya bakan 7. İdare Mahkemesi, bir taraftan ÖSYM’nin savunmasını, bir taraftan iddianın tarafı Avukat Ahmet Gürol Şağban’ın cevabını değerlendirirken diğer taraftan da Ankara Cumhuriyet Başsavcılığı’ndan gelecek bilirkişi raporunu bekliyor. Şifre iddiasını sınava giren öğrencilere gönderdiği mektupta “sehven” ifadesi ile kabul eden ÖSYM, Ankara 7. İdare Mahkemesi’ne sunduğu savunmada ise şifreyi kabul etmedi.

Şifreleme 'sehven' var kopya yok

27 Mart 2011'de 153 merkezde uygulanan YGS’nin esasında herhangi bir sorunun yaşanmadığının belirtildiği savunmada, basın yayın organlarında YGS’de gizli şifre başlığı altında ÖSYM’yi yıpratıcı, sınava katılan adaylarda sınava yönelik tereddüt oluşturmak gayreti içinde bir takım iddialar yer aldığı ifade edildi. Adaylara gönderdiği mektupta şifreleme işleminin soru kitapçıklarında "sehven" yer aldığını kabul eden ÖSYM, mahkemeye sunduğu savunmada şifre konusunu kabul etmedi.

Sorun kitapçıkların basımında kullanılan yazılımda

Savunmada, “Sınavda yer alan soruların bir şifre tekniği kullanılarak cevap anahtarının oluşturulduğu iddiası tamamen gerçek dışıdır. Ortaya çıkan durum soru kitapçıklarının basımı ile ilgili geliştirilmiş olan yazılımın kapalı dönemde kullanılmasından kaynaklanmıştır. Ancak bunun kesinlikle hiçbir adaya üstünlük sağlayacak şekilde dışarıya iletilme ihtimali mümkün değildir” ifadelerine yer verildi.

Sınavın denemesi yapılmış

Dünyada 1950’lerden beri hem kopya çekilmesinin önüne geçmek amacıyla hem de soru hazırlama maliyetinin yüksek olması nedeniyle kitapçıklarda soru yerlerinin değiştirilme yoluna gidildiğinin vurgulandığı savunmada, şu değerlendirmeye yer verildi:

“Sınavlarda kopya olaylarını azaltmak amacıyla kitapçıklar oluşturulurken madde sıralamasının değiştirilmesinin yanında maddelerin seçeneklerinin yer değiştirilmesinin, hatta madde içeriğinde verilen birbirinden bağımsız bilgilerin sıralamasının yer değiştirilmesinin her bir sınav için oluşturulabilecek kitapçık sayısını artıracağı açıktır. ÖSYM bu konuda bir inceleme yapma gereğini duymuş ve böyle bir uygulamaya geçmenin olası sonuçlarını görebilmek, kitapçıkları oluştururken uygulanacak metodun geliştirilmesinde yol göstermek üzere bir ön çalışma ve deneme sınavı yapılmıştır.”

 Hizmette kusurumuz yok

ÖSYM sınavın iptal edilmesine yönelik açılan davanın popülarist argümanlara dayandığını savundu. YGS sınavının çok güvenli ve adil bir şekilde bilimsel ölçülere uygun olarak gerçekleştirildiğini dile getiren ÖSYM, kimseye avantaj sağlanmadığını haksız bir durum oluşmadığını öne sürdü. Sınavın iptali yoluna gidilmesinin 1.7 milyon öğrenciyi ve milyonlarca aile bireyini maddi ve manevi yıpratmaktan öteye götürmeyeceğini iddia eden ÖSYM’nin savunmasında, “Kopyayı imkansız hale getiren, yerine başka bir kişiyi sınava sokma ihtimalini ortadan kaldıran adaylar arasında hiçbir üstünlüğe yol açmayan bilimsel olarak yerindeliği test edilerek uygulanan bir sınavın iptalinin istenmesinin hukuki gerekçesi ve kamu yararı bulunmamaktadır” ifadelerine yer verildi. Savunmada ayrıca, iddia edildiğinin aksine hiçbir adayın soruları çözmeden cevapları işaretleme yoluna gitmediğine de dikkat çekildi.

ÖSYM’nin hizmet kusurunun bunmadığına iddia edilen savunmada, kitapçık üzerinde adayın adının ve fotoğrafının yer almasının hangi adayla hangi kitapçığın verileceğinin önceden bilinmesinin kopya anlamına gelmediği ifade edildi.

Borsa günü düşüşle tamamladı 'Ateşkes' derken İsrail yine Beyrut'u vurdu Bahçeli'den son dakika Ahmet Türk açıklaması Elon Musk: İngiltere zalim bir polis devleti İstanbul Eğitim Araştırma Hastanesi'nde yangın