Merkez'in kararı isabetli
Bakan Babacan, MB'nin zorunlu karşılıklar kararını doğru bulurken, kredilerde hedefi aşacak bir büyümenin cari açığı zorlayabileceğine dikkat çekti.
Abone olESKİŞEHİR - Devlet Bakanı ve Başbakan Yardımcısı Ali Babacan, Merkez Bankasının zorunlu karşılıkları artırmasıyla ilgili kararı konusunda, "Merkez Bankasının aldığı karar zamanlı ve isabetli bir karardır" dedi.
Bir grup gazetecinin gündeme ilişkin sorularını yanıtlayan Babacan, "Merkez Bankasının son aldığı kararları biraz aceleye getirdiği, önceki kararların etkisi henüz görülmeden yeni kararların alındığı" yönündeki eleştirilerin hatırlatılması üzerine, daha önce "son alınan kararlardan sonra şubat ve mart ayındaki gelişmeleri izleyip, buna ilave tedbir gerekir mi, ne kadar bir tedbir gerekir, bu konuya ayrıca zamanı gelince bakılır" yönünde açıklamalarda bulunduğunu söyledi.
İsabetli bir karar
Babacan, dolayısıyla Merkez Bankası'nın da şubat ve mart ayındaki gelişmelere baktığını, zaten mart ayının sonuna gelindiğini ifade ederek, şunları kaydetti:
"Özellikle kredi hacmine bakıldığında bir miktar daha ilave tedbirin gerekli olduğu Para Politikası Kurulunda karar verildi. Ben kararın zamanlı ve isabetli bir karar olduğunu düşünüyorum. Belki beklentilerde Merkez Bankasının zamanlaması açısından bir miktar fark olabilir. Belki çoğu bankamız Merkez Bankasından böyle bir adım beklemiyordu. Bir yandan da bu tür konularda adımların zamanında atılması çok önemli. Çünkü zamanında doğru bir adım atmazsanız, ileride çok büyük adım atsanız dahi isabetli gelmeyebilir. Dolayısıyla bana göre zamanında ve isabetli bir adım oldu."
Babacan, "Finans sektöründe, bu kararın kredi faizlerini artıracağına yönelik eleştiriler var. Buna katılıyor musunuz?" yönündeki soruya karşılık, şunları ifade etti:
"O her bankanın kendi takdiri. Bankalar tabii ellerindeki mevduatın belli bir bölümünü faiz almadan Merkez Bankasında tuttuklarına göre, bu, bankaların ortalama maliyetlerini artıracaktır. Ortalama maliyetleri arttığı zaman da bunun bir miktarını kredi faizlerine yansıtırlar diye düşünüyorum. Kimisi yansıtmayıp, 'bünyemde tutuyorum' derse o da bankanın kendi bileceği iştir. O konuda bankalarımız kendi politikalarını kendileri belirliyorlar."
Kredilerdeki büyüme
Merkez Bankası yeni başkanının ne zaman belli olacağına ilişkin soruya, "Belirleyince açıklarız" diye yanıt veren Babacan, "Kredilerle yapılan yüzde 20-25 oranındaki sınırlama düşüncesinin belki bir miktar esnetilebileceği, özellikle konut kredilerinde bir miktar daha artış yapılabileceği yönünde değerlendirmeler yapılıyor. Sizce buna gerek var mı?" sorusunu ise şöyle yanıtladı:
"Biz aslında yüzde 20-25 rakamını söyledik ama bunun da kesin, kati bir hedef olmadığını ifade ettik. 'Bu bizim beklentimiz' dedik. Bu, yıl içinde bankacılık sektörünün kredi hacminin yüzde 20-25 oranında büyümesidir. Eğer, bu aralıkta büyürse bizim programımızla uyumlu olacaktır. Eğer, bundan daha hızlı bir kredi genişlemesi olursa özellikle cari açık konusu olumsuz etkilenir. 'Bu olabilecek' diye söyledik. Ancak, daha sonra Bankalar Birliği'nden 'toplam kredi hacmi için yuvarlak bir rakam olmasın da, yani kredi türleri itibariyle biraz detaylandırsanız' diye bir öneri geldi. Bu öneri üzerinde arkadaşlarımız çalışıyor ama bu 'olumlu bakıyoruz ya da yapacağız' anlamına gelmiyor. Sadece bu öneriyi teknik açıdan değerlendiriyor arkadaşlarımız. Onun ötesinde bir şey söylemem mümkün değil. Henüz bir karar kesinlikle yok. Şu an eski aldığımız kararlar, uygulamalar yürürlükte."
Kayıtdışı sorunu
Babacan, kayıt dışı ekonomiyle ilgili somut adımların ne zaman atılacağına ilişkin soruya karşılık, şunları söyledi:
"Aslında genel anlamda kayıt dışı ile ilgili mücadeleyi biz Ekonomik Koordinasyon Kurulu'nda değerlendirdik ve uzun bir süre üzerinde çalıştık. Nihayetinde kayıt dışı ekonomiyle mücadeleyle ilgili 2011 yılı eylem planımıza son şeklini verdik. Ancak, bunu bizim Gelir İdaremiz açıklayacaktı. Açıkladılar mı bilmiyorum. Ama son hali verilmiş durumda. Bu işin kayıt dışı tarafı."
Bakan Babacan, ayrıca sigara kaçakçılığıyla ilgili ayrı bir çalışma başlattıklarını, onunla ilgili birkaç toplantı yaptıklarını, bu toplantılara devletin tüm ilgili birimlerini çağırdıklarını hatırlattı. Sadece ekonomik birimleri değil, güvenlik birimlerini de toplantılara çağırdıklarını bildiren Babacan, şöyle dedi:
"Orada da İçişleri Bakanlığımızın koordinasyonunda bir eylem planlaması oluşturulması yönünde de talimatlarımızı verdik. O çalışma da son safhalarda. Bu eylem planı içinde pek çok adım var, pek çok kuruluşa düşen görev var. Çünkü özellikle son dönemlerde bu sigara kaçakçılığı sadece bizim vergi kaybımıza yol açmıyor aynı zamanda buradan elde edilen haksız kazancın maalesef birtakım kanun dışı örgütlenmelerin finansmanında da kullanıldığını öğrenmiş durumdayız. Dolayısıyla her açıdan acil bir şekilde müdahaleler gerektiren bir konu. Çünkü son dönemlerde, sigara kaçakçılığının Türkiye'de arttığını gözlemliyoruz. Hem vergi kaybı açısından hem de kanun dışı örgütlenmelerin finansı açısından önem verdiğimiz bir konu."