Lavrov hakkımızı teslim ediyor Kılıçdaroğlu etmiyor

ANKARA  - Dışişleri Bakanı Ahmet Davutoğlu, Esenboğa Havalimanı'na indirilen Suriye uçağına, telefonla uyarı yapılarak Türk hava sahasına girmesi halinde Ankara'ya inmesinin gerekeceğinin bildirildiğini ancak uçağın bu uyarıya rağmen Türk hava sahasına girdiğini söyledi.

 

Davutoğlu, A Haber kanalının canlı yayınında gündeme ilişkin soruları yanıtladı.

 

Türkiye'nin Suriye ile savaşa ne kadar yakın olduğunun sorulması üzerine Davutoğlu, son dönemde bir kısmı kamuoyu tarafından bilinen bir kısmı bilinmeyen çok ciddi türbülanslar yaşandığını ama Türkiye'nin soğukkanlılığını kaybetmediğini söyledi.

 

"Hiçbir zaman olayların bizi bir yerlere sürüklemesine izin vermedik. Türkiye'nin kendi stratejisi var" diyen Davutoğlu, Suriye'deki savaşın başlamasından itibaren Türkiye'nin, takip edilebilecek en makul stratejiyi ve rasyonel çalışmayı ortaya koyduğunu kaydetti.

 

Suriye'nin, Akçakale'de beş vatandaşın hayatını kaybetmesiyle ilgili soruşturma başlattığını bildirdiğinin hatırlatılması ve bu olayla ilgili Suriye'den özür gelip gelmediğinin sorulması üzerine Davutoğlu, Suriye tarafından olayla ilgili bir özrün gelmediğini söyledi. Davutoğlu, şöyle devam etti:

 

"Bu, 'dostlar alışverişte görsün' şeklinde bir soruşturma mantığı. Bu soruşturmaya belki de en fazla itibar eden bizim anamuhalefet partisi oldu. Çünkü onların meselesi öldürülen vatandaşlarımızın, katledilen vatandaşlarımızın hukukunu korumak değil, Suriye rejiminin argümanlarına sahip çıkmak. CHP dışında kimse, uluslararası alanda da böyle bir soruşturmayı ciddiye almadı. Çünkü herkes biliyor. Biz defaatlerce söyledik, soruşturmayı gerektiren bir durum yok. Kendi içinde 'Niye böyle yanlış yaptığınız?' diye soruşturulabilir. Ama bu işin Suriye güvenlik güçleri tarafından yapıldığı konusunda en ufak bir şüphemiz yok. Elimizde istihbarat verileri var. Elimizde atılan top mermisinin hangi toptan çıktığı da dahil olmak üzere her türlü teknik bilgi var."

 

"Muhalefetin elinde top olup olmadığına emin miyiz?" sorusu üzerine Davutoğlu, "Muhalefetin elinde top yok. Söz konusu değil" dedi.

 

Son gelişmeler üzerine bazı çalışmalar yaptıklarını söyleyen Davutoğlu, "İnşallah olmaz, hiçbir zaman olmasını arzu etmeyiz. Herhangi bir sınır ihlali olursa, anında, bu sefer uyarmaya gerek kalmaksızın, cezalandırılacak. Bu da savaş şeyi değil. Her ülkenin kendini koruma hakkının doğal bir sonucu. Ben bunu söylediğimde savaş çağrısı gibi yansıtıyor muhalefet. Son derece yanlış. Bu sorumsuzca bir tutum" diye konuştu.

Suriye'den gelenlerin sayısının artması durumunda neler yapılacağının sorulması üzerine Davutoğlu, "Suriyeli mülteciler sorunu Türkiye'nin sorunu değil, bütün dünyanın sorunu" dedi.

Türkiye'ye sığınanların sayısının artma ihtimalinin yüksek olduğunu belirten Davutoğlu, Türkiye'nin elinden gelen hazırlıkları ve uluslararası topluma uyarılarını yaptığını söyledi.

 

Suriye rejiminin, "ateşkese hazır" olduklarını bildirdiğinin hatırlatılması üzerine Davutoğlu, bu ifadenin kendileri için çok anlam ifade etmediğini, ateşkesi ancak, alanda doğrudan kontrol edecek, etkin bir şekilde ateşkesi garanti altına alacak bir uluslararası gücün temin edebileceğini kaydetti.

Davutoğlu, "Ateşkesi ilan edebilirsiniz ama sürdürülebilirliği konusunda uluslararası toplumun bazı tedbirler alması lazım" dedi.

Kurban Bayramı'nda Suriye'de ateşkes ilan edilmesi konusunda ise Davutoğlu, bu konuyu BM ve Arap Birliği Suriye Özel Temsilcisi El Ahdar El İbrahimi'nin gündeme getirdiğini, Başbakan Recep Tayyip Erdoğan ile İran Cumhurbaşkanı Mahmud Ahmedinejad arasında yapılan görüşmede de konunun ele alındığını anlattı.

Davutoğlu, "Biz prensipte Kurban Bayramı'nda bir ateşkesin, bu bir hazırlık mahiyetinde de olur, ilan edilmesinde fayda mütala ediyoruz. İran destek ifade etti" dedi. Davutoğlu, bu konuda diğer bölge ülkeleriyle de bazı görüşmeler yapacağını kaydetti.

 

Suriye'de tutuklu bulunan gazeteci Cüneyt Ünal ile ilgili pek çok kanalı harekete geçirdiklerini belirten Davutoğlu, "Ancak bu kanallar her gün zikredilerek bu kardeşlerimizin hayatı riske edilmez" diye konuştu.

Ünal ile ilgili kısa vadede bir gelişme bekleyip beklemediğinin sorulması üzerine Davutoğlu, "İnşallah, çok gayret sarf ediyoruz" dedi.

 

Rusya ile ilişkiler

Türkiye'ye indirilen Suriye uçağının Rusya ile ilişkilerde sorun yaratıp yaratmadığı sorusu üzerine Davutoğlu, olayın akabinde Rusya'ya sürekli bilgi verdiklerini belirterek, "Biz bu sorunu bir Türkiye-Rusya sorunu olarak görmedik. Öyle de görülmesini istemeyiz" dedi.

Rusya Dışişleri Bakanı Sergey Lavrov'un uçakta kontrol yapmanın Türkiye'nin hakkı olduğunu söylediğini anımsatan Davutoğlu, Türkiye ile Rusya arasında bir gerginlik olmadığını kaydetti.

Davutoğlu, "Sayın Lavrov Türkiye'nin hakkını teslim ediyor, Sayın Kılıçdaroğlu teslim etmiyor. Olmaz ama, demek ki Sayın Kılıçdaroğlu Türkiye'de hükümet görevi üstlense Türkiye'nin hava sahası kevgire dönecek. Sivil uçakların içinde, nereye neyin gittiği belli olmayan her şey geçebilecek" diye konuştu.

 

Suriye uçağına, Türk hava sahasına girmesi halinde Ankara'ya inmesi gerektiğinin iletildiğini bildiren Davutoğlu, şöyle devam etti:

"Hava sahama girmeden bunu yaptığım için bu şu demek: 'Eğer mahsurlu bir malzeme varsa, dönebilirsin. Sen kendin bak, değerlendir. Ama girersen benim hava sahama kontrol edeceğim diyoruz.' Buna rağmen giriyor. Telefonla uyarı yapılmıştır. Uluslararası hukukun gereği olan herşey yapıldı. Meselemiz bir kriz çıkarmak değil, ne Suriye ile ne de hele hele Rusya ile bu konuda" diye konuştu.