Kontenjanlar yüzde 5 artacak
Gelecek eğitim öğretim yılı için üniversitelerin kontenjanlarında yüzde 5 civarında bir artış olacak.
Abone olANKARA - YÖK Başkanı Prof. Dr. Yusuf Ziya Özcan, üniversitelerin kontenjanlarında 2010-2011 akademik yılında yüzde 5 civarında artış olacağını bildirdi.
YÖK Genel Kurulu, Prof. Dr. Özcan başkanlığında toplandı. YÖK'teki toplantıya yemek arası verildiği sırada Özcan, gazetecilerin sorularını yanıtladı.
Toplantıda, YÖK üyesi Prof. Dr. Durmuş Günay'ın meslek yüksek okulları ve teknoloji fakülteleriyle ilgili iki ayrı sunum yaptığını ifade eden Özcan, üniversitelerin kontenjanlarını görüşmeye daha yeni başladıklarını söyledi.
Üniversitelerin kontenjanlarının gelecek yıl için yüzde 5 artırılmasını planladıklarını söyleyen Prof.Özcan, şunları kaydetti:
"Vakıf üniversitelerinin kontenjanlarını bu yıl fazla artırmadık, ikinci öğretimleri de çok artırmadık. Rektörlüklerin talebi olsa bile artırmadık. Çünkü geçen yıl bir araştırma yaptık, hangi kontenjan ne kadar doldu diye. Bunu esas aldık, üniversiteden gelen talebi değil. Tüm Türkiye için baktık, o program ne kadar tercih edilmiş, kaçta kaçı dolmuş, buna göre kontenjan veriyoruz.
Doluluk oranları yüzde 5 ile yüzde 95, yüzde 100 arasında değişen miktarlarda çıktı. Biz de dedik ki yüzde 20'nin altındakilere hiç kontenjan vermeyelim. Hatta bazılarına sıfır kontenjan verdik ki kapatılsın diye. Çünkü 2-3 yıldır hiç kimse gitmiyor.
Bilgisayarla ilgili bölümlere daha fazla kontenjan veriyoruz ancak, laboratuvar, alet edevat gerektiren bölümleri artırmadık. Dişçilik, tıp, mühendislik gibi bölümleri bu nedenle çok fazla artıramadık. Tıp fakültelerini zaten geçen yıl artırmıştık, onları çok fazla artıramayız."
Milli Eğitim Bakanlığı'nın da okul öncesi öğretmenliği ve engelli çocukların eğitimleriyle ilgili bölümlerin kontenjanlarının artırılmasını istediğini belirten Özcan, "Biz de onlar ne istediyse onları artırdık. Mesela sınıf öğretmenliği hiç istemiyorlar" diye konuştu.
17 bin yabancı öğrenci var
YÖK Başkanı, Türkiye'deki yabancı öğrenci sayısının artırılmasına önem verdiklerini ifade ederek, çeşitli ülkelerle iş birliği yaptıklarını anlattı.
Suriye ile yapılan anlaşma çerçevesinde, bu ülkeden 100 öğrencinin devlet burslusu olarak Türkiye'deki üniversitelerde okuyacağını belirten Özcan, Suudi Arabistan ve Kazakistan'dan Türkiye'ye öğrenci gelmesine için anlaşmalar yapıldığını kaydetti.
Türkiye'deki üniversitelerde İngilizce bölümler çoğalırsa yabancı öğrencilerin sayısının da hızla artacağını ifade eden Özcan, sözlerini şöyle sürdürdü:
"Bu konuda epey yol aldık. 1-2 sene içinde siz de şaşıracaksınız ne kadar öğrenci çektiğimize. Şimdi Türkiye'de 17 bin civarında yabancı öğrenci var. Bu rakamı seneye en azından iki misline katlamamız lazım, ondan sonra da artarak devam etmesi lazım. Kapasitemiz fena değil. Yabancı öğrenciler için, Türkiye'de aldığımız öğrencilerin dışında ayrıca kapasiteler düşünüyoruz. Tüm üniversitelere haber verdik, yabancı öğrenciler için yer bırakın diye. Onlar da hazırlıklılar. İlk yıllarda biraz olur ama şimdi geleni alacak durumdayız. Zaten öğrencilerin çoğu tıp ve mühendislik okumak için geliyorlar, onlarda da bir sorun yok."
Dubai, Birleşik Arap Emirlikleri, Kuveyt, Katar, Azerbaycan ve Türk Cumhuriyetleri ile Kosova gibi ülkelerden Türkiye'ye üniversite öğrencisi gelmesi için çalıştıklarını anlatan Özcan, "Rektörlerden beklediğimiz bütün eğitim fuarlarına katılmaları, hatta kendileri ellerine çantalarını alıp oraları ziyaret ederek okullarını tanıtmaları, promosyon faaliyetlerinde bulunmaları ve oralardan daha fazla öğrenci getirmeleri. Biz protokoller yaparak onlara öncülük yapıyoruz, yol açıyoruz" diye konuştu.
Özcan, Türk-Alman Üniversitesi Rektörlüğü için başvuran aday adaylarından 3'ünün YÖK Genel Kurulu tarafından belirlenerek, içlerinden birini rektör ataması için Cumhurbaşkanı Abdullah Gül'e sunulduğunu söyledi. Ancak, Cumhurbaşkanı Gül'e sunulan adaylardan ilk sırada bulunan ve aynı zamanda YÖK üyesi olan Prof. Dr. İzzet Özgenç'in rektör adaylığından istifa ettiğini bildirdi.
Akademisyenlerin askerlik durumu
Araştırma görevlilerinin askerliklerini yeni kurulan üniversitelerde görev alarak yapmış sayılmalarına yönelik çalışmanın henüz sonuçlanmadığını anlatan Özcan, "Üniversitelerde bu durumda olan kaç kişi var bunu öğreneceğiz. Rektörlüklere bu konuda yazı yazdık. Onların cevaplarını aldıktan sonra Genelkurmay'a bir yazı yazabiliriz" dedi. Prof. Özcan, böylece yeni kurulan üniversitelerin öğretim elemanı ihtiyacını karşılamayı amaçladıklarını kaydetti.
25 yaşın üstündekilere bir sınav yaparak üniversitede okuma olanağı verilmesine ilişkin planı olduğunu ancak bunu henüz Genel Kurul toplantısında üyelere aktaramadığını ifade eden Özcan, şöyle konuştu:
"25 yaşını bitirmiş üniversiteye gidememiş insanlar, ev kadınları, ikinci bir diploma almak isteyenler için böyle bir şeyin çok yararlı olacağını düşündük. Esas faydası da bütün toplumun niteliğini yükseltiyorsunuz. Bunu yaparken kaliteli bir iş gücü elde edilebilir. Aslında ben bunun peşindeyim, insanların özlük haklarını iyileştirmekten ziyade çalışanların kalitelerini yükseltmek esas olmalı. Bu uygulamayı öncelikle daha az talep olan bölümler için kullanacağız. Esasında ideal olan 25 yaşın üstündekileri hiç sınav bile yapmadan almalı ama biz böyle bir şey olmasın, gideceği bölümle kişinin özellikleri arasında bir ilişki olsun diye bir yetenek sınavı yapmayı düşündük."