Kızılderililer ortaklık için geldi

ABD'den gelen aralarında 6 kabile lideri ile 17 özerk bölge temsilcisi, Dış Ticaret Kompleksinde bir araya geldi.

Abone ol

İSTANBUL - Devlet Bakanı Zafer Çağlayan, Türk Amerikan Koalisyonu (TCA) organizasyonu ile ABD'den gelen ve aralarında 6 kabile liderinin yer aldığı toplam 17 yerli Amerikalı özerk bölge temsilcisinden oluşan heyetle Dış Ticaret Kompleksinde bir araya geldi.

Çağlayan, yaptığı konuşmada, ziyaretin ABD'nin yerli kabileleri açısından Türk-ABD ilişkilerinin geliştirilmesine önemli bir imkan tanıyacağını belirterek, yerli Amerikalılarla sürekli irtibat halinde olmayı ve başlatılan çalışmayı sürdürmeyi istediklerini söyledi.

Türkiye ve ABD arasındaki stratejik dostluğun 50 yıldan uzun bir geçmişe sahip olduğunu, ancak bu ilişkinin ekonomik bacağının eksik kaldığını vurgulayan Çağlayan, "Bir masanın ayakta durması için bir bacak yetmiyor, en az üç bacağı olması lazım. Stratejik müttefiklik işbirliğiyle birlikte bunun ekonomik ve ticari bacağının da olması gerekiyor. Dünyadaki en büyük ithalatçı olan ABD'nin 1,6 trilyon dolarlık ithalatı içinde Türkiye'nin aldığı pay yalnızca 3,2 milyar dolar ve Türkiye ABD'nin ithalatında 48. sırada" diye konuştu.

Bu konudaki eksikliği gidermek için başlatılan çalışmalar hakkında bilgi veren Çağlayan, eyaletler bazında çalışmaya başladıklarını ve 6 eyaletin kendileri için öncelikli olacağını anlattı.

Bakan Çağlayan, daha önce gerçekleştirilen temaslarda da yerli Amerikalıların sahip olduğu maden kaynaklarının işletilmesi, elektrik, su, kanalizasyon gibi altyapı ve hastane, okul, konut gibi üstyapı çalışmalarının gerçekleştirilmesi konularında işbirliği yapılabileceğinin dile getirildiğini anımsatarak, bu kapsamda heyetin Müteahhitler Birliği ve maden üreticileriyle bir araya getirileceğini kaydetti.

Amerikan yerli toplumunu kalkındırmak amaçlı çabaları çok anlamlı bulduğunu ve bu anlamda Türkiye'deki işadamlarıyla temaslarının büyük önem taşıyacağını ifade eden Çağlayan, yerli Amerikalı bölgelerin gelişme yolunda yöreler olmaları nedeniyle federal hükümetin sunduğu ve yatırımı hedefleyen birçok yasa ve teşvik edici kanundan yararlandığını dile getirdi. Çağlayan, bu bölgelerin özel sektör için de çok çekici yatırım alanları olduğunun altını çizdi.

Özerk bölgelerin avantajlı özelliklerine ilişkin de bilgi veren Çağlayan, bu bölgelerdeki yatırımların dünyada ikinci sırada yer alan Türk müteahhitlerinin de ilgisini çekeceğine inandığını belirtti.

560'tan fazla özerk bölgenin sadece 8'inin kendi kablolu iletişim şirketini işlettiğini, bu bağlamda telekomünikasyon alanında da önemli fırsatlar bulunduğunu kaydeden Çağlayan, özerk bölgelerde güneş ve rüzgar enerjisi projelerinin de yürürlüğe sokulduğunu, kumarhanelerden elde edilen gelirle turizm, otelcilik alanlarında yatırımlar planlandığını, tarım projelerinin yanı sıra imalat sanayisinin de önem kazandığını, daha önceki ziyaretinde sadece Hopi kabilesinin 2 binin üzerinde konut, yol, su, kanalizasyon gibi altyapı yatırımlarına ihtiyacı olduğunun tespit edildiğini, bunun yanında alışveriş merkezleri de yapmak istediklerini anlattı.

Zafer Çağlayan, "Altyapı ve üstyapı çalışmalarınızda kendinize Türklerden daha iyi ortak bulamazsınız. Sakın ha başkalarıyla flört etmeyin. Türk firmaları, müteahhitleri ve iş adamları size en yakın dostluğu gösterecek firmalar olacaktır" diye konuştu.

"Amacımız ABD'nin ithalatından daha fazla pay almak"

Türkiye İhracatçılar Meclisi (TİM) Başkanı Mehmet Büyükekşi de, Türkiye'nin ihracatı son 8 yılda 30 milyar dolardan 130 milyar dolara çıkarken, ABD'ye olan ihracatta ciddi bir gelişme yaşanmadığını ve ancak 3,1 milyar dolardan 3,2 milyar dolara bir artış gözlendiğini kaydetti.

Büyükekşi, "Amacımız en büyük ithalatçı olan ABD'nin ithalatından daha fazla pay alabilmek. Karşılıklı ticari ilişkileri artırıp her iki ülkenin dış ticaretine katkı sağlayacağımızı düşünüyoruz" diye konuştu.

Türk Amerikan Koalisyonu (TCA) Bakanı Lincoln McCurdy ise, öncelikle iki ülke arasında bağları daha güçlendirmeyi amaçladıklarını belirterek, bu bölgede refah ve istikrar için ABD ve Türkiye'nin birlikte çalışması gerektiğini, iki ülke diyaloğunun bozulmasının dünyaya zarar vereceğini söyledi.

Türkiye ve ABD arasındaki ticaretin çok düşük bir seviyede bulunduğunu ve bunun geliştirilmesi gerektiğini vurgulayan McCurdy, "Umuyoruz ki siz de ABD'deki kabilelerle çalışmanın avantajlarını göreceksiniz" dedi.

McCurdy, Hopi özerk bölgesinin Bakan Çağlayan'a olan davetini de iletti.

Kabile liderleri

Toplantıda, kabile liderleri ve temsilcileri de söz alarak bölgelerindeki iş fırsatları hakkında bilgi verdi.

Oklahoma'dan Quapaw Özerk Bölgesi Başkanı John Berrey, 3,2 milyar dolarlık kumarhane ve turizm operasyonlarında önemli rol oynadıklarını belirterek, bunların yanı sıra doğalgaz, kömür ve petrol kaynakları bulunduğunu kaydetti.

Wisconsin'den Mohikan yerlileri Stockbridge-Munsee Kolu Başkanı Kimberly Vele, kumarhane işlerinin bölgelerindeki işsizliği önemli oranda azalttığını, şimdi ekonomik faaliyetlerin tabanını çeşitlendirmek istediklerini ifade ederek, yenilenebilir enerji ve organik tarım konusuna büyük önem verdiklerini söyledi.

Washington'dan Coleville Alanı Özerk Bölgeleri Başkanı Michael Finley, zengin ticari mülklere ve doğal kaynaklara sahip olduklarını, bunun yanı sıra kırsal alanda da kalkınmalarının devam ettiğini dile getirdi. Finley, endüstriyel parklar gibi işlere de açık olduklarını ifade ederek, "Buraya gelme sebeplerimden biri hem burada hem kendi evimizde iş fırsatlarını birlikte değerlendirebilirmiyiz diye görmek. Sınırlarımızın dışına da odaklanmak istiyoruz. Kabilelerimiz kendi içinde özerk, federal vergilere de tabi değiliz, bu da birçok şirket için çok çekici bir durum" diye konuştu.

Montana'dan Crow Özerk Bölgesi Başkanı Shawn Real Bird ise, Türkiye'deki yetkililerden, ekonomik kalkınma konuşulurken ABD'den, Kızılderililerin de masada bulunmasını talep etmelerini istedi.

Elon Musk: İngiltere zalim bir polis devleti Bahçeli'den son dakika Ahmet Türk açıklaması İstanbul Eğitim Araştırma Hastanesi'nde yangın Deniz Akkaya hakkında gözaltı kararı Tüketici tüketmiyor, tükeniyor