Kılıçdaroğlu'dan Başbakan Yıldırım'a çağrı

CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, partisinin TBM Grup Toplantısı’nda konuşma yaptı.

Hapisteki gazeteci sayısının 150’yi aştığını ifade eden Kılıçdaroğlu, konuşmasına şöyle devam etti:

"12 Eylül askeri darbesini bile aratıyorsunuz"

Türkiye Cumhuriyeti tarihinde hiçbir darbe döneminde yaşanmadı. Die Welt’in Türkiye temsilcisi Deniz Yücel’i gözaltına alıyorlar, uzun süredir tutuklu. Kısa sürede serbest bırakılmasını istiyoruz. Gazetecileri tutuklamak, susturmak doğru değil. Berat Albayrak’ın e-mailleriyle ilgili internette haberler vardı. Berat Albayrak kulağına küpe etsin, yeri ve zamanı geldiğinde söyleyeceğiz. 12 Eylül’de üniversiteden uzaklaştırılan akademisyen sayısı 120’ydi. 20 Temmuz darbesinden sonra 4 bin 811 kapı önüne konuldu. 12 Eylül askeri darbesini bile aratıyorsunuz.

İnsanın siyasi düşüncesine bakmıyoruz, kimliğine bakmıyoruz, yaşam tarzına bakmıyoruz, kılık kıyafetine bakmıyoruz. İnsansa, bu ülkede yaşıyorsa başımız üstünde yeri var diyoruz. Gerçekleri kimse örtemez. Sağı solu, ileriyi geriyi bırakalım kim demokrasiyi, kim özgürlüğü istiyorsa el ele gönül gönüle hayır oyu verelim. Kim mağdursa onların yanında duracağız. Size sözüm söz adalet gerçekleşinceye kadar her zaman mağdurların yanında olacağım.

Halkın gündeminde birinci sorun işsizlik. 18 yaşına bastın mı milletvekile olacaksın diyorlar. Bir baba geldi. ‘Oğlum 28 yaşında, milletvekilliği değil iş istiyoruz’ diyor. 18 yaşında milletvekili yapacağım, askerlikten de muaf tutacağım diyor. Kendi çocukları ve torunlarını milletvekili yapacaklar. Gençlerin oyunu almak istiyorlar. Gençler bu oyuna gelecek misiniz? Kimse bu oyuna gelmez.

Garibanın çocuğu El Bab’a gider, eksi 30 derecede terörle mücadele eder şehit olur. Rakka’ya gideceğiz diyorlar. Kimin çocuğuna güveniyorsun da Rakka’ya gidiyorsun. Alın çocuklarınızla Rakka’ya gidin. Kim teşvik ediyor. Hangi devletin kara kuvvetleri haline geliyorsunuz. Bunlar bir ara Şam’a da gideceklerdi. Emevi Camisi’nde namaz kılıcaklardı.

"İşsiz sayısı 771 bin arttı"

Anayasa değişikliği ile Türkiye’yi uçuruyoruz diyorlar. 15 yıldır siz yönetiyorsunuz zaten. İki yıldır fiilen başkanlık uygulanıyor. Sayın Cumhurbaşkanı söylecek de Binali Yıldırım buna itiraz edecek. 500 metreden görse 100 düğmesini 10 saniyede ilikler. İşsiz sayısı 771 bin arttı. Ülke bir felaketin eşiğine doğru ağır ağır gidiyor. 6 milyon işsiz var. Danimarka’nın nüfusu 5 milyon 600 bin. İşsiz ordumuz Danimarka nüfusundan daha fazla. Norveç nüfusundan daha fazla.
Boşanmalar arttı diyoruz. Bunun nedenlerinden biri de işsizlik.

‘Yeni işçi almayanları teşhir edeceğim’ diyor. Bütün dünya bilir ki, ilkokul öğrencileri bile bilir fabrikalar kuruyorsanız, istihdam alanları kuruyorsanız işsizlik olmaz. Bir işçi alacaksın diyor.

Ankara’daki beyler bir tek işçi bile almadılar. Her fabrikana işçi al. Bu milletin ferasetine ahlakına, gelecek umudunu güveniyorum. Bu milletin bu palavralara kulak asmayacağını biliyorum.

Çiftçi kardeşlerime seslenmek istiyorum. Bunlar kimin hükümeti? Yatın, kotranın vergisini sıfırladılar. Senin mazotunda vergiyi sıfırlamadılar. İyi düşün. Bir ders vermenin zamanıdır. Sen de sandıkta onları sıfırla kardeşim.

"Sermaye girişi yüzde 64.4 oranında düştü"

Uluslararası sermaye girişi yüzde 64.4 oranında düştü. Yabancı yatırımcı Türkiye’den kaçıyor. Cennette yaşıyoruz ama turist gelmiyor. Turist, Türkiye’ye güvenmiyor, imajı bozulmuş durumda. Demokrasisi olmayan ülkeye neden gideyim diyorlar. Beş yıldızlı otellerimizin eksiği mi var, hizmette mi kusur var? Ama gelmiyorlar. Bütün bunların sorumlusu Türkiye’yi yönetenlerdir, iyi yönetmiyorlar. Fatura kime çıkıyor, millete çıkıyor. Bu faturayı artık ödemiyoruz demenin zamanı gelmiştir. Ortadoğu bataksa Rakka’ya asker göndermeyeceksin.

424 milyar lira kredi borcu var vatandaşın. Benim borcumu sıfırladı mı diye sorsun. Milletin anasına küfreden müteahhidin vergisini sıfırladılar. Bu Ankara’daki beylerin hükümeti kimin hükümeti? Vatandaşın mı yoksa birilerinin mi?

"550 neyine yetmiyor?"

50 milletvekilini niye artırıyorlar? Bunu anlamıyoruz. 178 milyon lira milletvekili maaşı olarak vatandaşın cebinden çıkacak. Niye 600’e çıkarıyorsun, 550 neyine yetmiyor? Buna hayır diyorsan sandığa gidip hayırlı bir iş yapacaksın.

"Güç tek elde toplanıyor"

Ben ‘Güç tek elde toplanıyor’ desem kıyamet kopartırlardı. Sayın Cumhurbaşkanı çıkıyor bütün yetkiler tek elde toplanıyor diyor. Teşekkür ederiz Sayın cumhurbaşkanı. Tek adam rejimine geçildiğini söylediğin için sana teşekkür ediyorum Sayın Erdoğan.

Türkiye’yi uçaracağız diyorlar. Uçuracağınız kadar uçurdunuz zaman. Hayır dediğiniz zaman adalet gelecektir.

İstikrar gelecek diyorlar. 15 yıldır istikrarsızlık varmış da sizin haberiniz yokmuş. Bir gün gelecek 15 yıldır biz yönetmiyorduk, başkaları yönetiyormuş diyecekler.

Çiftbaşlılık kalkacak diyorlar. Çiftbaşlılık mı var? Sayın Binali Yıldırım ben başbakım diyebiliyor mu? Ben emninizdeyim diyebilir, o kadar. Bununla çift başlılık gelecek. Bir şapkamın taktığımda başkan diğerini taktığımda parti başkanı olacağım.  Kaç başkan yardımcısının, kaç bakan olacağı belli değil. Buna bir açıklık getirsinler. İl başkanını başkan yardımcısı tayin ederse vali ne diyecek?

Sayın Cumhurbaşkanı’na teşekkür ediyorum. ‘Bir insanın karakterinde tarafsızlık diye bir şey olur mu, olmaz” diyor. TBMM’de namus ve şeref üzerine yemin eden kimdi? Meclis Başkanı da cumhurbaşkanı da tarafsız olmak zorundadır çünkü 80 milyonu temsil ediyor. Galatasaray ve Fenerbahçe maçını düşünün. Galatasaray Başkanı’nın hakemlik yaptığını düşünün. Tarafsızlık demek objektif olmak demektir.

"Türkiye’yi bir maceraya teslim ediyorlar"

Yargı bağımsızlığı ve tarafsızlığı diyorlar. İnsanın karakterinde tarafsızlık yoktur diyor, o zaman niye anayasaya ilave edeceksin. Sonra meclis’e gelip yemin edecek. Oturup tartıştılar mı? Hayır. Türkiye’yi bir maceraya teslim ediyorlar.

Sayın Erdoğan’a söz veriyorum. 'Ben evet oyu için meydana çıkıyorum, açılış için çıkmıyorum' desin, bir şey demeyeceğim. Ben anayasa evet demek için çıkıyorum de.

Türkiye Cumhuriyeti’nin tapusunu bir kişiye teslim etmem diyorsan sandığa gidip hayır oyu kullanacaksın. Osmanlı’da bile tek adam yok. Padişah var, bir de vezir-i azam var. Tarihini doğru bilmeyen toplumu felakete sürükler. Oy kullanmamaya gitmemek referandumda evet demektir. Bütün üniversite öğrencilerine sesleniyorum kaydınızı alın, oyunuzu kullanın.

‘Hayır' diyenler 82 anayasasını savunuyor diyorlar. Böyle bir düşüncemiz asla olmadı. Sayın Binali Yıldırım, Siyasi Ahlak Yasası’nı çıkarmaya var mısın? Açık ve net çağrı yapıyorum. Sayın Davutoğlu, Siyasi Ahlak Yasası dedi, bir başka darbeyle kapı önüne konuldu. Seçim Yasası’nı, Siyasi Partiler Yasası’nı değiştirmeye var mısınız? Hayır çıkarsa Sayın Cumhurbaşkanı yerinde kalır. Millet ona 80 milyonun cumhurbaşkanı ol der. Hayır, Binali Yıldırım’ın da güvencesi de olacak. Bakanlar görevlerinde kalacaklar. Hayır çıkarsa kimse Meclis’i fesh edemeyecek. TBMM daha güçlü olacak. Çift başlılık olmayacak. Ölçün, biçin tartın ve düşünün sandığa öyle gidin. Hayır oyu bu kadar değerli bu kadar güzeldir. Geleceğimiz hayırlı olsun.