Karamollaoğlu: Vergi ve cezalar cep değil, can yaktı
Saadet Partisi Genel Başkanı Temel Karamollaoğlu, vergi ve cezaların harç bedellerinin artık sadece "cep değil, can yaktığı"nı da ileri sürerek, "Vergi, sigorta, muayene ücretleri derken en uygun modellerin bile yıllık gideri 5-10 bin lirayı buluyor. Özellikle araç muayene istasyonları, adeta resmi soygun istasyonlarına dönüştü" dedi.
Abone olKaramollaoğlu, partisinin genel merkezinde düzenlediği basın toplantısında, gündemi değerlendirdi, soruları yanıtladı.
"Geçmişin hatalarını telafi edeceğimiz, geride bırakılan enkazı kaldıracağımız, travmalarını atlatıp yaralarını da hep birlikte saracağımız yeni bir dönemin artık şafağındayız." diyen Karamollaoğlu, "Benden bize giden bu yolu kararlılıkla yürüyecek, şahısların ve partilerin değil 85 milyonun menfaatini gözetecek, hakkını ve hukukunu koruyacağız" ifadelerini kullandı.
85 milyonun tamamının insanca yaşam standartlarına kavuşacağını ifade eden Karamollaoğlu, "Yaşanabilir ve yeniden büyük Türkiye'yi hep birlikte inşa edeceğiz." dedi.
Merhum Muhsin Yazıcıoğlu'nun ölümü üzerindeki soru işaretlerinin hala giderilmemesine değinen Karamollaoğlu, eski Ülkü Ocakları Genel Başkanı Sinan Ateş cinayetine ilişkin, "2023 yılında hala bir sis ve suskunluk perdesinin gerisinde böyle vahim bir hadiseyi konuşuyor olmaktan dolayı çok üzgünüz" diye konuştu.
Karamollaoğlu, iktidarın mart-nisan aylarında devreye alınacak projelerini ve ekonomi politikalarını eleştirerek "Tıpkı koskoca bir dönem gezip tozan, yatıp uyuyan ve ancak sınavdan bir gün önce sınavda hiçbir şey yapamayacağını idrak edip son gece ve son dakikalarda çırpınmaya başlayan bir öğrencinin telaşına kapılmış durumdalar" yorumunu yaptı.
AK Parti iktidarının suni gündem oluşturduğunu savunan Karamollaoğlu, "Olmayan başarılarını da büyük başarılar elde etmiş gibi takdim etmeyi huy edindi. Baz etkisiyle artış hızı düşen enflasyon rakamlarıyla 'enflasyonu düşürdük' diye övünemezsiniz" dedi.
"Dış ticaret açığı 110,2 milyar dolara ulaştı"
"Dış ticaret açığı rekor kırarken sadece ihracat rakamları üzerinden başarı hikayesi anlatamazsınız" diyen Karamollaoğlu şu ifadeleri kullandı:
"TÜİK marifetiyle milyonların hakkına girmenize rağmen, 'Maaşlara şu kadar zam yaptık' diye eksik verdiğiniz enflasyon farkını dahi maaşlara zam yapılmış gibi göstererek bu işten kurtulamazsınız. 'IMF’ye borcumuzu bitirdik' diye övünürken diğer taraftan başta Rusya olmak üzere, Katar ve Suudi Arabistan'dan gelecek birkaç milyar dolara muhtaç hale düşmüş bir iktidarla karşı karşıyayız. Evet, ihracatta yıllık bazda bir artış var ve bu bir rekor. Ama madalyonun öteki yüzünü görmek istemiyorlar. 2022 yılında ihracat bir önceki yıla göre yüzde 12,9 artarak 254 milyar 210 milyon dolara yükselmiş. Ancak ithalat da yüzde 34,3 yükselişle 364 milyar 395 milyon dolara çıkmış. Böylece, dış ticaret açığı 110,2 milyar dolara ulaşmış. Dış ticaret açığı, bir önceki yıla göre yüzde 138 artış göstermiş. İşte esas rekor burada. Bu rakamlarla dış ticaret açığında Cumhuriyet tarihinin rekoru kırılmış oldu."
"Araç muayene istasyonları, resmi soygun istasyonlarına dönüştü"
Vergi ve cezaların harç bedellerinin artık sadece "cep değil, can yaktığı"nı da ileri süren Karamollaoğlu şöyle devam etti:
"Bırakın araba almayı, arabanın yakıtını karşılamayı, var olan bir arabayı kapının önünde, kaldırımda bekletmenin bile bedeli karşılanamaz hale geldi. Vergi, sigorta, muayene ücretleri derken en uygun modellerin bile yıllık gideri 5-10 bin lirayı buluyor. Özellikle araç muayene istasyonları, adeta resmi soygun istasyonlarına dönüştü."
Gazetecilerin sorularını da yanıtlayan Temel Karamollaoğlu, millet ittifakında olası "çoklu aday"a ilişkin değerlendirmesi sorulması üzerine şunları söyledi:
"Belli kesimler, bunu her zaman gündemde tutuyorlar. Bizim kanaatimiz de böyle çoklu bir adaydan ziyade, bizim bir araya geldiğimiz arkadaşlarla bir aday üzerinde anlaşmanın daha doğru olduğu kanaatindeyiz. Çoklu adayı, belli çevreler, aylardır gündemde tutuyorlar. O da 'Türkiye'nin gündemindedir' demek yanlış olmamakla beraber, bizim gündemimizde olduğunu söylememiz mümkün değil. Yarın ilk toplantımızı bu yıl yapmış olacağız, orada da bu konular mutlaka gündeme gelecektir. Biz bugüne kadar altılı masa olarak nasıl bu ülke yönetilecek, seçimlerden sonra onun hazırlığını yaptık. Bir numaralı meselemiz, Cumhurbaşkanlığı Sistemi'nin değişmesi, diktatörlükten vazgeçiyoruz. Meclis aktif hale gelecek, konular Meclis'te enine, boyuna görüşülüp, mütalaa edip sonra kanunlar çıkacak."
Karamollaoğlu, konuşmasına şöyle devam etti:
"Cumhurbaşkanlığı sisteminden güçlendirilmiş parlamenter sisteme geçerken bir zamana ihtiyaç var. Bu zaman zarfında ülke nasıl yönetilecek, biz bunun hazırlıklarını yaptık bu zamana kadar, açıklamalarda bulunduk. Cumhurbaşkanlığı Sistemi'nin değişmesi için Anayasa'da hangi değişiklikler yapılacak, bunu son toplantımızda kamuoyu ile paylaştık. Ondan önce bazı açıklamalarımız oldu. Şimdi en son olarak ise bir hükümet kurulmuş değil, aslında biz cumhurbaşkanını seçtiğimiz zaman, onun kuracağı hükümet, bizim bugünden prensiplerini gündeme getirdiğimiz, anlaştığımız politikaları izleyecek bir hükümet olacak."