İşgücüne katılımda kadınların oranı erkeklerin oranının 3'te 1'i

TÜİK, 'İstatistiklerle Kadın 2013' araştırmasının sonuçlarını açıkladı. Araştırmaya göre, Türkiye'de, erkeklerin işgücüne katılma oranının kadınlara göre daha yüksek olduğu belirlendi

Abone ol

ANKARA - Türkiye İstatistik Kurumu (TÜİK), İstatistiklerle Kadın 2013 araştırmasının sonuçlarını açıkladı. Yapılan araştırmaya göre, AB üyesi ve aday ülkeler arasında kadınların işgücüne katılma oranının en düşük olduğu ülke Türkiye'de, erkeklerin işgücüne katılma oranının kadınlara göre daha yüksek olduğu belirlendi. İşgücüne katılma oranı erkeklerde en yüksek yüzde 95,4 ile 35-39 yaş grubunda, kadınlarda ise yüzde 38,3 ile 25-29 yaş grubunda gerçekleşti. 

Yine yapılan araştırmanın sonuçlarına göre kadınlar, Türkiye nüfusunun yüzde 49,8'ini oluşturdu. Türkiye'nin 76 milyon 667 bin 864 olan nüfusunda, kadınların sayısı 38 milyon 194 bin 504'e karşılık geldi. Kadın nüfusun yüzde 24'ünü 0-14 yaş, yüzde 5'ini 15-17 yaş, yüzde 11,3'ünü 18-24 yaş, yüzde 31'ini 25-44 yaş, yüzde 20'sini 45-64 yaş, yüzde 7,9'unu 65-84 yaş, yüzde 0,8'ini ise 85 ve daha yukarı yaş grubundakiler oluşturdu. 

Türkiye'de 2013'te erkek nüfusun yüzde 69,6'sı, kadın nüfusun ise yüzde 71'i 18 ve daha yukarı yaşta bulunurken, kadın nüfus oranının ileri yaşlara doğru, erkek nüfus oranını geçtiği belirlendi. 

Okuma yazma bilmeyen kadın nüfus oranı en fazla Şırnak'ta 

Türkiye'de 2012 yılında okuma yazma bilmeyen erkek nüfus oranı yüzde 1,4 iken, kadınlarda bu oran yüzde 7 seviyesinde gerçekleşti. Okuma yazma bilmeyen kadın nüfus oranının en yüksek olduğu il yüzde 18,2 ile Şırnak, okuma yazma bilmeyen erkek nüfus oranının en yüksek olduğu il ise yüzde 4,1 ile Mardin oldu. Yükseköğretim mezunu nüfusun en yüksek olduğu il, kadınlarda yüzde 15,3, erkeklerde yüzde 19,2 ile Ankara oldu. Yükseköğretim mezunu nüfusun en düşük olduğu il ise kadınlarda yüzde 2,6 ile Hakkari, erkeklerde yüzde 4,7 ile Ağrı olarak belirlendi. 

Çiftlerin yüzde 13,7'sinde gelinin yaşı büyük 

Resmi nikahla evlenen çiftlerin yüzde 13,7'sinde gelinin yaşı damadın yaşından büyük, yüzde 8'inde ise gelin ve damadın yaşı eşit oldu. Evlenen çiftler arasında damadın yaşının gelinin yaşından 11 yaş ve daha büyük olduğu evliliklerin oranının en yüksek olduğu il, yüzde 13,3 ile Ardahan, damat ve gelinin yaşlarının eşit olduğu evliliklerin en yüksek olduğu il yüzde 10,4 ile Bolu ve Eskişehir, gelinin yaşının büyük olduğu evliliklerin en yüksek olduğu il ise yüzde 21,7 ile Hakkari oldu. 

Resmi olarak ilk evliliğini 2012'de yapan kadınların ortalama evlenme yaşı 23,5 iken, bu yaş erkeklerde 26,7 olarak gerçekleşti. İlk evlenme yaşının en yüksek olduğu il, erkeklerde (28,7) ve kadınlarda (25,5) Tunceli oldu. İlk evlenme yaşının en düşük olduğu il ise erkeklerde Afyonkarahisar (24,8), kadınlarda Niğde (21,3) oldu. 

Eğitim düzeyi düşük olan kadınlarda doğum sayısı daha fazla 

Nüfus ve Konut Araştırması (NKA) sonuçlarına göre 2011'de 15 ve daha yukarı yaşta ve en az bir evlilik yapan okuryazar olmayan kadınların yüzde 74,9'unun, lise ve dengi okul mezunu kadınların ise yüzde 4,8'inin 4 ve daha fazla çocuk sahibi olduğu belirlendi. Yüksek öğretim mezunlarının yüzde 22,9'u hiç doğum yapmazken, yüzde 1,9'u 4 ve daha fazla çocuk doğurdu. İşgücündeki kadınların yüzde 35,6'sının, işgücünde olmayan kadınların yüzde 52,8'inin 3 ve daha fazla çocuk doğurduğu belirlendi. 

Doğum öncesi bakım alan kadın nüfus oranı yüzde 97 

Doğum öncesi bakım alan kadın nüfus oranı 2002'de yüzde 70 iken, 2012'de bu oran yüzde 97'ye yükseldi. Sağlık personeli tarafından gerçekleştirilen doğumlar da artış göstererek 2012'de yüzde 97 oldu. Kuzeydoğu Anadolu (Erzurum, Erzincan, Bayburt, Ağrı, Kars, Iğdır, Ardahan) ile Ortadoğu Anadolu'da (Malatya, Elazığ, Bingöl, Tunceli, Van, Muş, Bitlis, Hakkari) sağlık personeli tarafından gerçekleştirilen doğumların tüm doğumlar içindeki oranı 2012 yılında yüzde 88 olurken, bu oran İstatistiki Bölge Birimleri Sınıflaması 1. Düzey'e göre en düşük oran oldu.  

Kadınlarda obezite oranı yüzde 20,9, erkeklerde yüzde 13,7 

Türkiye'de 2012'de, 15 ve daha yukarı yaştaki nüfusun yüzde 17,2'sinin obez olduğu, kadınlarda obezite oranının yüzde 20,9, erkeklerde yüzde 13,7 olduğu gözlendi. Yerleşim yeri ve cinsiyete göre obezite oranları incelendiğinde, kentsel yerleşim yerlerindeki kadınlarda obezite oranı yüzde 20,8 iken erkeklerde bu oran yüzde 13,3 olarak gerçekleşti. Kırsal yerleşim yerlerindeki kadınlarda obezite oranı yüzde 21,1 iken, erkeklerde bu oran yüzde 14,8 oldu. 

İşgücüne katılımda kadınların oranı erkeklerin oranının 3'te 1'i  

[PAGE]

İşgücüne katılımda kadınların oranı erkeklerin oranının 3'te 1'i  

NKA sonuçlarına göre 2011'de, 15 ve daha yukarı yaştaki nüfus içerisinde işgücüne katılma oranı yüzde 47,5 olurken, bu oran erkeklerde yüzde 69,2, kadınlarda ise yüzde 25,9 olarak gerçekleşti. AB üyesi ve aday ülkeler arasında kadınların işgücüne katılma oranının en düşük olduğu ülke Türkiye'de, erkeklerin işgücüne katılma oranının kadınlara göre daha yüksek olduğu belirlendi. İşgücüne katılma oranı erkeklerde en yüksek yüzde 95,4 ile 35-39 yaş grubunda, kadınlarda ise yüzde 38,3 ile 25-29 yaş grubunda gerçekleşti. 

Erkeklerin işgücüne katılma oranının en yüksek olduğu il Kars (yüzde 80,1), en düşük olduğu il Karabük (yüzde 59,5), kadınlarda işgücüne katılma oranının en yüksek olduğu il Artvin (yüzde 43,5), en düşük olduğu il ise Şırnak (yüzde 9,7) oldu. 

Türkiye genelinde işveren ve kendi hesabına çalışan kadın oranı yüzde 9,9, erkek oranı ise yüzde 24 olurken, işveren ve kendi hesabına çalışan kadın oranının en yüksek olduğu il yüzde 25,5 ile Artvin, en düşük olduğu il ise yüzde 3,9 ile Bingöl olarak gerçekleşti. 

Ücretsiz aile işçisi olarak çalışan kadın oranının en düşük olduğu il İstanbul  

Ücretsiz aile işçisi olarak çalışan kadın oranı 2011'de yüzde 31,8, erkek oranı ise yüzde 3,8 olurken, ücretsiz aile işçisi olarak çalışan kadın oranının en yüksek olduğu il yüzde 79,7 ile Ağrı, en düşük olduğu il ise yüzde 1,3 ile İstanbul oldu. 

Erkeklerde bilgisayar kullanım oranı 2013 yılında yüzde 60,2, kadınlarda yüzde 39,8 olarak gerçekleşti. Bilgisayar ve internet kullanım oranları geçen yıl 16-74 yaş grubundaki erkeklerde sırasıyla yüzde 60,2 ve yüzde 59,3, kadınlarda yüzde 39,8 ve yüzde 38,7 oldu. İstatistiki Bölge Birimleri Sınıflaması 1.Düzey'e göre bilgisayar ve internet kullanımının kadın ve erkeklerde en yüksek olduğu bölge İstanbul Bölgesi, en düşük olduğu bölge ise Ortadoğu Anadolu Bölgesi (Malatya, Elazığ, Bingöl, Tunceli, Van, Muş, Bitlis, Hakkari) olarak gerçekleşti. 

Üst düzey kadın yönetici oranı yüzde 9,3 

Türkiye'de 2013'te kamusal alanda üst düzey kadın yönetici oranının yüzde 9,3, kadın hakim oranının ise yüzde 36,3 olduğu belirlendi. Akademik personel içinde kadın profesörlerin oranı 2012-2013 öğretim yılı için yüzde 28,1 oldu. Kadın polis oranı yıllara göre bir değişiklik göstermeyerek geçen yıl da yüzde 5,5 seviyesinde kaldı. 

Kadınlar siyasette daha az yer alıyor 

Türkiye Büyük Millet Meclisi'ndeki kadın milletvekili oranı 1935'te yüzde 4,5 iken, 2013 yılında bu oran yüzde 14,4'e yükseldi. Geçen yıl kadın bakan sayısı 1 olurken, kabine içindeki kadın bakan oranı olarak yüzde 4'e karşılık geldi. Ülke karşılaştırmalarına bakıldığında, bu oranın en yüksek olduğu ülkelerin yüzde 52,6 ile Norveç ve yüzde 52,2 ile İsveç olduğu görüldü. 

‘Dünyada yirmi yıl sürecek çatışma dönemine girdik’ Yapı Kredi'den 'sınırları kaldıran' 25 kadına e- ticaret desteği Türkiye’nin dev şirketi Dardanel'den flaş karar! KAP'a bildirildi Rusya'dan Batı'ya yönelik gıda yaptırımlarına devam kararı Türkiye teknik resesyona mı girdi? Cevdet Yılmaz cevapladı