İş seyahatine 2 ‘off’ gün karıştı
İş seyahati ve kişisel seyahatler birleştirildi: ‘Bleisure’ tatil trendi gelişti. İş insanları artık seyahate çıktıklarında gezilerine en az 2 günlük 'off' yani boş gün ekliyor, gittikleri şehri gezip öğreniyor.
Abone olKelimemiz şu: Bleisure. Bu da ne demek? Açıklayayım. Bu, İngilizcede ‘Lesiure’ (dinlence) kelimesi ile ‘Business’ (iş) kelimesinin ilk harfini alarak türetilmiş yeni bir kelime. İş ve seyahatin bir arada yapılmasını karşılıyor. Bu kelime ile ‘BridgeStreet Global Hospitality Bleisure Report 2014’ çalışmasında karşılaştım. Yoğun seyahat eden 640 uluslararası katılımcı ile anket yapılarak gerçekleştirilen çalışma iş seyahatlerinde değişen trendleri analiz ediyor. İlginç tespitler, rakamlar var. En çarpıcı olan şu: Artık iş seyahatlerine bir-iki günlük tatiller ekleniyor. Ankete cevap verenlerin, yüzde 60’ı iş ve tatili bir arada yaptığını ifade ediyor, yüzde 30’luk bir grup ise seyahatlerine 2 günlük boş günü de eklediğini belirtiyor.
Yani toplantılar, ikili görüşmeler biter bitmez gidilen şehir keşfe çıkılıyor, özgün yerlerde yemek yeniyor, müze ziyaretleri yapılıyor. Rapora göre bu saydığım aktiviteler işler biter bitmez yapılan en popüler ilk 3 aktivite.
Başka bir ilginç nokta da şu: İş ve seyahati bir arada yapanların yarısından fazlası (%54) gezilerine aile üyelerini ya da kendileri için önemli olan kişileri yanlarında götürüyor. Peki, böyle bir trendin gelişmesinde yatan en güçlü sebep ne? Rapora göre bunun nedeni dünyayı tanıma arzusu ve farklı kültürel deneyimler yaşama isteği.
Sağlığa olumlu katkı
Peki, tüm bunların sağlıkla ne ilgisi var? Rapora göre iş ile birlikte tatilin bir arada götürülmesi yapılan görüşmelerin verimli geçmesine neden oluyor. Kişi kendisi motive hissediyor. İş sırasında ruhen yenileniyor. Bu da sağlığına olumlu yansıyor. Bakın mesela ankete cevap verenlerin yüzde 78’i iş seyahatine bir-iki günlük tatilleri eklemenin iş görüşmelerine değer katacağını söylüyor. Başka dikkat çekici sonuçlar da var.
Örneğin ankete katılanların yüzde 20’si henüz ‘bleisure’ seyahate çıkmadığı ancak bunu yapmak isteyeceğini ifade ediyor. Yaşı 35’in altında olan katılımcılar ‘bleisure’ seyahet etmelerinin en önemli sebebini gittikleri şehri daha önce hiç ziyaret etmemeleri olarak gösteriyor. Genç ‘bleisure’ tatilcilerinin yüzde 39’u aile üyelerini bu tatillere götürmediğini ancak elbette bunu yapmak isteyeceklerini vurguluyor. Dahası genç tatilcilerin yüzde 94’ü gelecek beş yılda böyle bir tatile çıkma eğiliminde olduğunu söylüyor. Durum ortada işe 'tatil' karışıyor. Aslında bu ikisini yani işi, özel hayattan, tatilden ayırmak artık çok güç gibi duruyor. Çünkü kim tatile çıktığında sadece ‘tatil’ yapıyor? Aramızda tatile çıktığında e-maillerini kontrol etmeden, önce Twitter’a uzanıp oradan Instagram'a bir fotoğraf yollamadan duran kimse var mı?
Varsa parmak kaldırsın!