IMF: Küresel risk artmış durumda
IMF Türkiye Temsilcisi Lewis, Türkiye'nin seçilmiş ülkeler içinde en büyük kredi artışına sahip ülke olduğunu söyledi.
Abone olDENİZLİ - Uluslararası Para Fonu (IMF) Türkiye Daimi Temsilcisi Mark Lewis, enflasyonun tüm ülkelerde arttığına dikkati çekerek, "Ancak bu artış gelişmekte olan ülkelerde daha fazladır. Aynı zamanda gelişmekte olan ülkelere bono ve varlık akışı da bir hayli fazladır. Bu durum kredi artışını tetiklemektedir. Türkiye seçilmiş ülkeler içinde en büyük kredi artışına sahiptir. Son dönemlerde finansal istikrara bakacak olursak, küresel risk artmıştır. Tüm piyasalardaki finansal duyarlılıkta bir artış olmuştur" dedi.
Pamukkale Üniversitesinin (PAÜ), Merkez Bankası ve Türkiye Ekonomi Kurumunun (TEK) desteğiyle düzenlediği Ekonomi Yaz Seminerlerinin kapanış oturumu, PAÜ Kongre ve Kültür Merkezinde yapıldı.
IMF Türkiye Daimi Temsilcisi Mark Lewis, kapanış oturumunda yaptığı "Küresel Finansal İstikrar" konulu sunumda, yaşanan çeşitli sıkıntılara rağmen dünya ekonomisinin büyümeyi sürdürdüğünü belirtti.
Gelişmekte olan ülkelerin, gelişmiş olan ülkelere oranla daha hızlı büyümeyi yakaladığına işaret eden Lewis, şöyle dedi:
"IMF olarak biz iki parçalı bir toparlanmadan söz etmekteyiz. Gelişmekte olan ülkeler, gelişmiş ülkelere göre daha hızlı büyümektedirler. Burada gelişmiş ülkelerden kasıt Japonya, Avrupa, ABD, Güney Kore ve benzerleridir. Gelişmekte olan ülkeler ise Çin, Hindistan, Brezilya ve Türkiye gibi ülkelerdir."
Lewis, ülkelerde enflasyon seyrinin de çok farklılık gösterdiğini anlatarak, "Enflasyon tüm ülkelerde artmaktadır. Ancak bu artış gelişmekte olan ülkelerde daha fazladır. Aynı zamanda gelişmekte olan ülkelere bono ve varlık akışı da bir hayli fazladır. Bu durum kredi artışını tetiklemektedir. Türkiye seçilmiş ülkeler içinde en büyük kredi artışına sahiptir. Son dönemlerde finansal istikrara bakacak olursak, küresel risk artmıştır. Tüm piyasalardaki finansal duyarlılıkta bir artış olmuştur" diye konuştu.
Mark Lewis, gelişmiş ülkelerdeki en büyük riskin devlet borçları olduğunu, ancak finansal sistem risklerinin de önem taşıdığını vurgulayarak, şöyle devam etti:
"Yunanistan, Portekiz ve İrlanda ekonomilerinin kredi notları bildiğiniz gibi son dönemlerde düşürülmüştür. Ayrıca ABD'deki borç sınırlaması uygulaması da önemlidir. Bu durum piyasa algısını etkilemektedir.
Türkiye'de genel olarak tasarruf açığı sorunu var
Gelişmiş ekonomilerdeki ekonomik iyileşme devam etmekte ancak borç kaynaklı sorunlar nedeniyle sekteye uğramakta ve kimi ülkelerde piyasa baskıları artmaktadır. Politikalar, güvenilir orta vadeli mali konsolidasyon planlarına, finansal sistemin güçlendirilmesine ve devam eden parasal uyuma yoğunlaşmalı fakat daha geniş kapsamlı enflasyon riskleri konusunda da tetikte olunmalıdır. Bunun aksine yükselen piyasalar ise makro-ihtiyati araçlar ile birlikte yürütülecek hızlı makroekonomik sıkıştırmaları baz alarak ekonomik aşırı ısınmaya ve finansal dengesizliklere karşı kendilerini korumalıdırlar.
Gelişmekte olan ülkeler büyük baskı altında. Bu baskılar, güçlü büyüme, enflasyon baskısı oluşturma, finansal varlıkların fiyat artışı ve yüksek sermaye girişidir. Bu baskıları yönetmek için ülkeler çeşitli yollara başvurmaktadır. Bazı ülkeler para politikası oranlarını artırırken, Türkiye gibi bazı ülkeler de makro politikalarla ihtiyatlı davranmaktadırlar. Gelişmekte olan ülkelerde, bu baskılar altında sıkı politikalar gereklidir."
Son dönemde harcamaların kısıtlanması yönündeki telkinlerle ilgili bir soru üzerine Lewis, "Türkiye'de genel olarak tasarruf açığı sorunu var. Bu nedenle büyümenin artırılması için tasarrufların artırılması önerisi iyi bir öneri" dedi.