Erdoğan seçim startı verdi
Yerel yöneticilere hitap eden Erdoğan, cumhurbaşkanlığı seçimine ilişkin, "Herhangi bir değişiklik olursa bu değişiklik partiyi de Türkiye’yi de ileri götürecektir. Sizden çalışmalara başlamanızı istiyorum" dedi
Abone olANKARA - AK Parti Genel Başkanı ve Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, Rixos Otelde, AK Parti Belediye Başkanları İstişare ve Değerlendirme Toplantısı'nda konuştu.
Belediye başkanlarına hitap eden Başbakan Erdoğan, yerel yöneticilere cumhurbaşkanlığı seçimleriyle ilgili olarak, "Sizden çalışmalara başlamanızı istiyorum" mesajı verdi. Erdoğan yerel yöneticilere verdiği mesajda şu ifadeleri kullandı:
Türkiye’de güven ortamı devam edecek, paralel yapıyla mücadele, çözüm süreci mücadelemiz devam edecektir. Parti politikamız şahıslarla bağlı değil. Herhangi bir değişiklik olursa bu değişiklik partiyi de Türkiye’yi de ileri götürecektir. Sizden çalışmalara başlamanızı istiyorum. Bu aynı zamanda 2015 seçimlerine hazırlıktır. Ne CHP ne MHP ne de diğerleri cumhurbaşkanını halkın seçmesini istediler mi? Hayır onun da karşısında durdular.
Yaklaşan cumhurbaşkanlığı seçimlerine ilişkin muhalefetin çatı aday formülüne de değinen Erdoğan, "Şimdi çatı cumhurbaşkanı adayı arıyorlarmış. Temeli olmayanın çatısı olur mu? Çatıdan temele inilmez" dedi.
Başbakan Erdoğan'ın konuşmasında öne çıkan başlıklar şöyle:
Şimdilerde moda var ya çatı cumhurbaşkanı arıyorlarmış falan. Temeli olmayanın çatısı olur mu? Çatıdan temele inilmez, temelden çatıya çıkılır.
"Her bir şehrin İstanbul’dan da güzel olması gayemiz"
Ecdadımız temelleri doğru atmıştır ama bunu yıktılar. Biz bu yıkılan çarpık kentleşmeyi düzeltmeye çalışıyoruz. Çoğunuz yurtdışına gitti. Her bir belediye başkanımızın kendisine her gün bu soruyu defalarca sorması gerekir: Benim şehrim neden böyle değil?
Konya bugün de ihtişamlı bir şehir ama tarihte çok daha ihtişama sahipti. Bizim yeniden hayranlık duyulan şehirlerimiz olmak zorunda. Bu şehirleri yine biz bozduk. İmara aykırı gecekondu, her vatandaşın açık bulduğu meydana istediği şeyi kondurmasıyla bozuldu. Şehirler nasıl bozulduysa bu kadro şehirleri yeniden inşa edecek. Dizlerinin üzerine çökmesi istenen bu medeniyet sizlerin gayretleriyle ayağa kalkacak.Her bir şehrin İstanbul’dan da güzel olması gayemiz olacak.
Belediyecilikte damdan düşen biri olarak söylüyorum
Benim ilim, kentim küçük. Rezerv alanı meydana getirmem mümkün değil gibi bahanelerin arkasına sığınmak gayretiyle bu tür kentsel değişim yapmaktan kaçmanın yollarını arıyor. Hiçbir yere sığınmanın anlamı yok. Belediyecilikte damdan düşen biri olarak açık söylüyorum: Hiç bunlara sığınmayın. Birilerine rant sağlamanın peşinde olmayacağız.
Fevkalade haller dışında hiçbir zaman dikey mimariden yana olmamamız lazım. Mimari estetiğimiz yatay mimari üzerinedir. 50 kat 10 kat binalar yapmak suretiyle kimseye hava atmanın peşinde olmayalım. Birilerine rant sağlamak için 100 kat bina yap, oradan götürsün. Biz buralarda hassas olacağız.
Küçük meseleler son derece önemlidir. Halkın kullandığı küçük alanlarda göze gönle yapılan yatırımlar büyük altyapı yatırımlarından kıymetlidir.
"Siz yolları 24 ayar altınla döşeseniz onlar bunun için teneke der"
Kararlarınızı şehrin tüm sahipleriyle istişare etmeniz üzerinizdeki vebaldir. Tek bir çocuğun kanaati bile Mimar Sinan için önemliydi sizin için de öyle olsun. İdeolojik yaklaşımlar ne yaparsanız yapın karşı çıkacaklar. Onlar için söylemiyorum. Siz yolları 24 ayar altınla döşeseniz onlar bunun için teneke der. Onlar böyle. Emaneti yere düşürürseniz sadece şehrinize değil bu davaya haksızlık etmiş olursunuz. Bu hareketin içinde kibir, şımarmak, insanlardan uzaklaşmak, kapıları kapatmak yoktur.
Gezi'den örnek verdi: O kadar önemli bir projeyi bile olumsuz gösterdiler
Öyle belediye başkanları vardı ki kibirlerinden yanlarına yaklaşılmıyordu. Bakın şimdi onlar yok. Gezi olayları, 17 ve 25 Aralık darbe girişimleri Türkiye’de güven ve istikrar ortamını hedef aldı. Dik durduk, milletin kazanımlarını koruduk 30 Mart’ta bayrağı bırakmadık. Gezi’de siz ne yaparsanız yapın o malum çevreler o kadar önemli bir projeyi bile olumsuz, kötü göstermeye, bu paralel yapı, medyayla, yargıyla beraber hareket ederek böyle bir adım attılar. O kışlanın röleveleri falan ortadayken bunlar gösterilmesine rağmen o zihniyet buna karşı çıktı. Onu biz değil de kendilerinden bir zihniyet yapsaydı karşı çıkmazlardı. İşte Kültür Merkezi. Yıkılmak üzere. Onda da aynı yerde daha iyi bir kültür merkezi dedik. Onda da aynı şey. Taksim mabetsiz. Onda da aynı şey. Trafiğin yeraltına alınması gündeme geldiği halde buna karşı bir tavır. Yapılacak olumlu şeylere karşı bunların yaklaşımı olumsuz.
"Beyoğlu’nda plebisite gitsek..."
Beyoğlu’nda plebisite gitsek Beyoğlu buna hayır demez, buna evet der. Mahalli seçimde de Beyoğlu’nu AK Parti’nin kazanması bunun ispatıdır. Beyoğlu halkı hayır demiyor, evet diyor.
"Gezi, ağaç için yapıldı sanmayın"
Bu gelişmeler kardeşlerimizi mutlu ederken aynı derecede hasımlarımızı ve hazımsızları da rahatsız ediyor. Onların da hazımsız olması bizi mutlu ediyor. Sanmayın ki Gezi ağaç için yapıldı. Büyük Türkiye birilerini rahatsız etmiş, içerideki piyonlarını kullanarak büyük Türkiye kuruluşunu engellemek istediler.
Bayrak indirme olayı üzerinden muhalefeti eleştirdi
Biz bayrak şiirini Türkiye’nin her yerinde okuduk. Beyefendiler bu şiiri dün fark etti. CHP Hakkari’de miting yaptı. Hakkari’de o meydanda toplananlarda neden Türk bayrağı yoktu ey Kılıçdaroğlu? Sende yürek yok. Şimdi utanmadan sıkılmadan o bayrağı indirdiğimi söyleyecek kadar alçalıyor. Bendeki bayrak sevgisinin zerresi yok sende. Sen kimsin? Bahçeli de ‘istifa etsin’ diyor. Sen ne zamandan beri cumhurbaşkanı oldun da istifa diyorsun? Sen önce Sivas’tan öteye gitmeyi öğren. 30 Mart seçimlerinde ne sen ne de Kılıçdaroğlu gidebildiniz mi? Orada Türk Bayrağı dalgalanmıyor mu? Neden gidemediniz? Hakkari’ye Kılıçdaroğlu bir kez gitti. O seçimden 4. parti çıktı. Ey MHP, ey CHP Şemdinli’de Çukurca’da neden yoksunuz. Orada teşkilatlarımızı dik tutabilmek için her türlü mücadeleyi veriyoruz.
"Türk Bayrağı’nı kimsenin istismar aracı yapmayız"
Bunlar bayrağı da uzaktan seviyor. Şimdi CHP’li vekiller çıkıyor Lice’de ölen 2 vatandaşın cenazesine koşuyorlar. Gelin şu gençleri yaşatalım desen gelmezler. Lice’de olaylar başlayınca Diren Lice dediler, olayları tahrik ettiler. Bayrağa saldırı olunca gerisin geri geldiler. Ankara’da bayrağı yakacaksın, hiç gitmediğin Diyarbakır’da saldırı olunca üzerine atlayacaksın. Türk Bayrağı’nı kimsenin istismar aracı yapmayız. Ne MHP ne de CHP bizim bayrak sevgimizi ölçecek kalibreye sahip değildir.
"O provokatör vurulsaydı..."
Alçakça saldırının hesabını soruyoruz. O hainin bulunması için çalışmalar sürüyor. O provokatör vurulsaydı cesedi üzerinden istismar yapılacaktı. Şimdi bayrak üzerinden yapılıyor. Gezi’de yarım kalan oyunu şimdi burada ilerletmek isteyecekler. Türkiye bu saldırılara geçmişte eyvallah etmedi, şimdi de etmez. Bunlarda karakter yok. Karakter olsa o çocukların arkasına, o hanım kardeşlerimizin arkasına saklanmazlar. O kadar zavallılar ki MHP, CHP ve paralel yapıdan medet umar hale geldiler. Terör örgütü de HDP de bölgeye acıdan başka bir şey vermedi. Öldürdüler. Şimdi Diyarbakır’da çocukları için eylem yapanları görünce elleri ayaklarına dolaştı. Tek parti zulmü daha kurulmadan çatırdamaya başladı. Halkım bu kan emici vampirlere itirazlarını daha da yükseltecek.