Draghi'nin 'deflasyon' cesareti
Deflasyon endişesi ve ekonomide yavaşlamanın teyit edilmesi nedeniyle ECB’nin ekonomiyi destekleyici adım atacağına neredeyse kesin gözüyle bakılıyor
Abone olDeflasyon baskısının arttığı ve ekonominin yavaşladığı Euro Bölgesi’nde negatif faiz beklentisi tırmanıyor. Euro Bölgesi'nde enfl asyon, mayıs ayında beklenmedik bir düşüş sergileyerek, Avrupa Merkez Bankası’nın (ECB) bugün bölgeyi defl asyondan kurtarmak için ekonomiyi destekleyici adımlar atacağını uzmanlara göre neredeyse kesinleştirdi.
ECB Başkanı Mario Draghi’nin Danimarka’nın 2012 yılında yaptığı gibi faizleri sıfırın alkına çekmesi bekleniyor. Bu adım bankaların ECB’de tuttukları fonlar için ödeme yapmaları anlamına geliyor. Negatif faiz uygulaması ile bankaların kredi vermeye yöneltilebileceği ve ekonomiye destek sağlanacağı düşünülüyor.
Ortak para birimi euroyu kullanan 18 ülkede yıllık enfl asyon mayıs ayında yüzde 0.7’den yüzde 0.5’e geriledi.Euro Bölgesi'nde enfl asyonun ECB tarafından “tehlike bölgesi” olarak adlandırılan yüzde 1’in altı düzeyde seyretmesi, 9.5 trilyon euro büyüklüğündeki 18 ülke ekonomisinde toparlanmanın kırılgan olduğuna işaret ediyor. Enerji, gıda, alkol ve tütün fiyatlarının dahil olmadığı çekirdek enflasyon mayıs ayında yüzde 1 düzeyinden yüzde 0.7’ye geriledi. Enerji fiyatları ise beş aydır ilk defa düşüş kaydetmeyerek bir önceki yıla göre aynı kaldı.
Diğer yandan Euro Bölgesi'nde gayri safi yurtiçi hasılanın (GSYH) bu yılın ilk çeyreğinde bir önceki çeyreğe göre yüzde 0.2 büyüdüğü teyit edildi. GSYH’nin geçen yılın aynı dönemine göre kaydettiği büyüme ise yüzde 0.9 olarak teyit edildi. GSYH geçen yılın dördüncü çeyreğinde yüzde 0.3 büyüme kaydetmişti. Euro Bölgesi hizmet sektörü satın alma yöneticisi endeksi (PMI) mayısta nihai 53.2 ile beklentilerin hafif altında kalmıştı. Büyümenin zayıfl adığına işaret eden bu veriler de gevşek para politikasına zemin hazırlıyor.
Bu çerçevede şu an yüzde 0.25 seviyesinde olan faizlerin Danimarka’nın 2012’de yaptığı gibi sıfırın altına inmesi bekleniyor. 2009’de İsveç de faizi negatif bölgeye çekmişti ancak bu resmi olarak uygulanmamıştı. Danimarka’nın faizi indirmesinden sonra Danimarka Kronu euro karşısında 7.43 seviyesinden 7.46 düzeyine geriledi ve hala bu seviyelere yakın seyrediyor. ECB’nin aynı yolu takip etmesi halinde euronun değer kaybetmesi bekleniyor. Euro ECB toplantısını düşüşle bekledi. Avrupa’daki işlemlerde dolar euro karşısında yüzde 0.1 artışla 1.3621 seviyesinden alıcı buldu. İsveç Merkez Bankası (Riksbank) eski uzmanlarından Lars Svensson, ECB’nin yaratacağı etkinin Danimarka’dan daha fazla olacağını öngördü.
Bilinmeyen yöne atılmış adım
Uluslararası Ödemeler Bankası (BIS) Başkanı Jaime Caruana ise, ECB’nin mevduata uygulanan faizi aşağı çekerek sıfırın altına düşürmesinin bilinmeyen bir yöne atılmış bir adım olacağını ve bankaların daha fazla kredi vermelerini sağlamayabileceğini söyledi. Caruana, Alman Boersen Zeitung gazetesinde dün yer alan söyleşisinde, “Bu konuda pek fazla tecrübe bulunmuyor; ben olsam bu araçla ilgili olarak son derece temkinli davranırdım” dedi.
Faiz indirimi devam edebilir
Danimarka’nın faiz artışının kredilerde artışa yol açtığına dair de fazla bulgu yok. Nationalbanken’den bir yetkili Financial Times’a yaptığı açıklamada, faiz indiriminin Danimarka’da reel ekonomi üzerinde olumlu etki yaratmadığını kaydetti. Bu arada ECB’nin Danimarka modelini hayata geçirmeye hazırlanırken, Danimarka nisan ayında faizleri yeniden sıfırın üzerine çıkardı. ECB Başkanı Mario Draghi’nin açıklaması beklenen faiz kararının ardından gerekli görülmesi halinde yeni afiz indirimlerinin yapılabileceği belirtiliyor. Adının açıklanmasını istemeyen ECB yetkilileri Bloomberg’e yaptığı açıklamada, haziran hamlesini yeni faiz indiriminin takip edebileceğini ifade ettiler.
Kredi akışını artıracak tedbirler de masada
ECB’nin tüm faizleri düşürebileceği, küçük ve orta ölçekli işletmelere kredi akışını artıracak tedbirler de alabileceğini belirtilmişti. Bölgede borçlanma maliyetlerinin düşeceği beklentisi bir süredir küresel finans piyasalarında yükselişe neden oluyor. ECB’nin beklenilen gevşeme adımlarını atmaması piyasalarda keskin hareketlere neden olabilir.