Depremde 25 kişinin can verdiği binada taşıyıcı kolondan tesisat geçirilmiş!

Kahramanmaraş merkezli depremlerde Gaziantep'te 25 kişinin öldüğü binada taşıyıcı elemanlardan tesisat borusu geçirildiği ortaya çıktı.

Haber Merkezi | Abone ol

Atatürk Mahallesi Naci Topçuoğlu Bulvarı'nda 6 Şubat'taki 7,7 büyüklüğündeki ilk depremde yıkılan Pamukkale Sitesi A Blok'la ilgili Gaziantep Cumhuriyet Başsavcılığınca yürütülen soruşturma tamamlandı.

Tutuklu sanıklar Atilla G, Sadık D. ve Yusuf A. hakkında "bilinçli taksirle birden fazla kişinin ölümüne ve yaralanmasına neden olma" suçundan 2 yıl 8'er aydan 22 yıl 6'şar aya kadar hapis cezası istemiyle hazırlanan iddianame, 10. Ağır Ceza Mahkemesince kabul edildi.

Sitenin statik proje müellifinin ve teknik uygulama sorumlusunun Atilla G. olduğu, temel ve ilk 3 katının müteahhitler S.G. ve Sadık D. tarafından yapıldığı, bu kattan sonrasına ise müteahhit Yusuf A'nın devam ederek inşaatı tamamladığı belirtilen iddianamede, enkaz kaldırma çalışmaları devam ederken, olay yerine keşfe gidilerek karot, donatı ve zeminden kayaç örneklerinin aldığı ve sismik inceleme yapıldığı kaydedildi.

'Korozyon var... Beton iyi değil... Taşıyıcı eleman zarar görmüş...'

Yapılan keşiflerde bilirkişilerce yapılan ilk tespitlere göre binanın ilk 3 katının tamamen çöktüğü, üst katların ayakta kaldığı, alt katlarda düz demir kullanıldığı, üst katlarda nervürlü (çıkıntılı) demir kullanıldığı bilgisine yer verilen iddianamede, "Demirlerde korozyon gözlemlendiği, beton kalitesinin iyi olmadığı, beton numuneleri içinde büyük taşlar bulunduğu ve demir işçiliğinin bütün katlarda kötü olduğu görülmüştür. Bazı donatılar arasında hiç boşluk bırakılmadığı, bazı taşıyıcı elemanlardan elektrik tesisat borularının geçirildiği, etriye kanca detaylarına ve etriye aralıklarına dikkat edilmediği, düz demirlerin deprem performansı açısından iyi olmadığı ve binanın alt katlardan mafsallaşarak çöktüğü gibi tespitler yapılmıştır." ifadeleri kullanıldı.

Yönetmeliklere aykırı

Binanın alt katlarında kullanılan düz demirlerde aderans (yapışma) sağlanmadığı ve demirlerin betondan sıyrıldığı belirtilen iddianamede şu bilgiler yer aldı:

"İnşaatın beton işçiliğinin kötü olduğu, beton içerisinde, kullanımı uygun olmayan büyük çaplı agregaların kullanıldığı ve binanın yapımına ruhsat alınmadan önce başlandığı, etriye aralıklarının ve etriye kancalarında uygulanması gereken açının, hem 1975 hem de 1998 yönetmeliklerine aykırı olduğu görülmüştür. Yapı ruhsatında dolgu malzemesi olarak tuğla kullanılacağı belirtilmesine rağmen tuğla yerine briket kullanıldığı ve demir işçiliğinin kötü olduğu, binada ruhsata aykırı olarak yapılmış asmolen tavan bulunduğu anlaşılmıştır. Binanın taşıyıcı elemanlarından elektrik tesisat boruları geçirildiği, statik projede yazan temel derinliklerine uyulmadığı, temel işçiliğinin kötü olduğu, beton sınıfının ve bazı donatıların yönetmeliklerdeki standartları sağlamadığı anlaşılmıştır."

Sanıkların ifadelerinde suçlamaları kabul etmediği kaydedilen iddianamede şu değerlendirmelere yer verildi:

"Pamukkale Sitesi'nin teknik uygulama sorumlusu ve statik proje müellifi Atilla G. ile müteahhitleri Sadık D. ve Yusuf A'nın, meslekleri gereği tüm riskleri bilmelerine, ülkemizin deprem kuşağı içerisinde olması ve daha önce ülkemizde meydana gelen depremler nedeniyle çok sayıda vatandaşımızın hayatını kaybetmesine rağmen meydana gelebilecek bir deprem neticesinde Pamukkale Sitesi'nin, dönemin mevzuatına uygun olarak inşa edilmemesi durumunda yıkılabileceğini öngörecek durumda oldukları halde söz konusu siteyi yasal mevzuata uygun olarak inşa etmemeleri sebebiyle bilinçli taksirle hareket ettiklerinin kabulü gerekmektedir. Şüphelilerin Pamukkale Sitesi'ni bilirkişi raporlarında belirtilen eksik ve kusurlarla inşa ederek, suç tarihinde meydana gelen deprem neticesinde yıkılan binada 25 vatandaşımızın hayatını kaybetmesi ve 16 vatandaşımızın yaralanmasına neden olmaları sebebiyle "Bilinçli taksirle birden fazla kişinin ölümüne ve yaralanmasına neden olma" suçunu isledikleri ve haklarında kamu davası açılması için yeterli şüphe oluşturacak delil elde edildiği anlaşılmıştır."

Erdoğan'dan İstanbul Sözleşmesi açıklaması: Hiçbir anlamı yok İstanbul'da kiralar fırladı, küçük esnaf kepenk kapattı Adalet Bakanı Tunç'tan kadına şiddete karşı 'sıfır tolerans' mesajı Merkez Bankası kapasite kullanım verilerini açıkladı İki şirketi için konkordato başvurusunda bulundu