Çözüm süreci devam edecek
HDP milletvekilleri, İmralı’ya giden heyette herhangi bir değişikliğin olmayacağını açıkladı
Abone olANKARA - HDP İmralı heyeti üyeleri, son dönemde yaşanan gelişmelerin ardından çözüm sürecinde hükümet ile yaşadıkları tıkanıklıkların aşılarak, sürecin devam ettirilmesi yönünde karşılıklı bir iradenin ortaya çıktığını ve görüşmelerin süreceğini açıkladı.
Suriye'nin Kürt nüfus ağırlıklı Kobani kentine İslam Devleti'nin düzenlediği saldırılar 6-7 Ekim günlerinde HDP'nin yaptığı çağrı ile Türkiye'deki çeşitli kentlerde protesto edilmiş, çıkan şiddet olaylarında 40'a yakın kişi hayatını kaybetmişti. Hükümet, şiddet ve ölüm olayları nedeniyle HDP'yi suçlamış ve bu nedenle çözüm süreci Kobani olaylarının ardından duraklama dönemine girmişti.
HDP İmralı heyetini oluşturan Grup Başkanvekilleri Pervin Buldan, İdris Baluken ile İstanbul Milletvekili Sırrı Süreyya Önder TBMM'de basın toplantısı düzenleyerek çözüm sürecinde gelinen aşamayı değerlendirdi.
Buldan, çözüm sürecinin devem ettirilmesi konusunda uzlaşmaya varıldığını kaydederek, "Bir süredir kesintiye uğramış olan diyalog sürecinin dün itibariyle heyetimizin Çözüm Kurulu'nda yer alan yetkililerle yapmış olduğu temas ve görüşmeler sonucu kaldığı yerden devam etmesinde karşılıklı irade ortaya çıktı" dedi.
HDP'li yetkililer, Çözüm Kurulu'nda kimler olduğu konusundaki ısrarlı soruları ise yanıtsız bıraktı.
Baluken de dün yapılan toplantıda sürecin hızlandırılması ve tıkanıklıkların aşılması konusunun ele alındığını bildirdi.
Buldan, heyetin İmralı'da bulunan PKK Lideri Abdullah Öcalan ile görüşmek için geçen hafta Adalet Bakanlığı'na yaptıkları başvuruya halen yanıt beklediklerini de kaydetti ve şöyle devam etti:
"Heyetimizin İmralı Adası'na gidişinin engellenmesi Sayın Öcalan ile başlayan diyalog sürecinin bittiği anlamına gelecek ve bu da sürecin sonlandığı gibi olumsuz sonuç doğuracaktır."
Önder, PKK'lı Cemil Bayık'ın zaman zaman çözüm sürecinin gidişatına yönelik olumsuz yönde değerlendirmeleri için, "Oradan bakınca bu gerçeklik öyle gözüküyor olabilir. Bizim açımızdan da böyle. Ama biz bir sivil siyaset kurumuyuz, PKK ise silahlı bir örgüt. Baktığımız noktalarda yaklaşım biçimleri anlamında farklar olması da doğal" dedi.