10 kadın başekonomistten 2015 öngörüsü

Güldem Atabay Şanlı / Egeli&Co Araştırma ve Strateji Direktörü

2015 ilginç ve zor bir yıl olacak

2015 ilginç ve ilginç olduğu kadar da zor bir yıl olacak. İki önemli dönüm noktası var: biri FED’in faiz artırım süreci, diğeri de 7 Haziran genel seçimleri. FED tarafında, en azından tahmin yapmak için uygun bir zemin var ve Yellen küresel ölçekte öngörülebilir bir manevra yapmakta. Türkiye’ye özel genel seçim ise, daha yılın başından kendini belli ettiği üzere sürprizlerle dolu bir sürecin daha başlangıcına işaret ediyor. 2008’den bu yana küresel ölçekte yaşanan “büyük durgunluk” FED’in faiz artırmaya başlayacak olması ile ABD adına son bulmuş demek. Dolayısıyla, dolar 2015 boyunca daha değer kazanmaya devam edecek. Türkiye için anlamı, 2008’den bu yana elde edilen GSMH artışının büyük ölçüde dayandığı likidite bolluğunun adım adım azalması. 

Avrupa merkez bankası, Japonya ve Çin tarafından gelen parasal genişleme adımları ise ana hareketin yönünü ancak yumuşatmaya yardımcı olabilir. Gelişmekte olan ülkelerin para birimlerinde değer kaybı, dalgalanma, ekonomik aktivitede önemli yavaşlamalar 2015-2017’nin ana temaları. Bu öngörülen süreçte, merkeze verimlilik artışlarını koyarak hazırlık yapan gelişmekte olan ekonomiler daha az hasar alırken; Türkiye gibi seçimler silsilesi içinde ekonomik öncelikleri kaybetmiş ülkeler zorlukları daha derinden hissedecekler. Daha şimdiden merkez bankası üzerinden yaşanan tartışmalar çoktan düşen petrol fiyatlarının yarattığı olumlu alanı yok etmişe benziyor. 2015’in Türkiye için en önemli gelişmesi ise 7 Haziran genel seçimleri. Sertçe tartışılan başkanlık sisteminin alacağı şekil kadar Kürt barış süreci ile beraber HDP’nin %10 barajını geçerek Meclis’e girebilme ihtimali, yeni Meclis tarafından artık hazırlanması beklenen yeni anayasa açısından kritik önemde. Bu anlamda, seçim sonrası Türkiye için büyük bir değişim ve denge savaşına gebe gibi görünüyor.