Vakıfbank'ın devrinde üç taraf da kazanacak
VakıfBank'ın yüzde 58,51'lik hissesi Hazine'ye devrediliyor.
Abone olİSTANBUL - Piyasa değeri yaklaşık 10 milyar liraya ulaşan VakıfBank'ın, vakıflara ait yüzde 58,51 oranındaki hissesi Hazine'ye devrediliyor. Yapılacak hisse devriyle birlikte vakıflar sürekli bir getiriye sahip olurken, VakıfBank stratejik hedefleri doğrultusunda büyümesini sürdürmesi, Hazine'nin de bankanın büyümesiyle kazanan taraflardan biri olması hedefleniyor.
Hisse devri dolayısıyla düzenlenen basın toplantısında konuşan Vakıfbank Genel Müdürü Süleyman Kalkan, Vakıfbank'ın 2002'den 2012'ye kadar 8 kat büyüdüğünü belirterek, bankanın bugün 100 milyar liraya yaklaşan aktif büyüklüğe ulaştığını hatırlattı.
Bankanın özkaynaklarını 2002'den 2012'ye 13 kat arttırdığını, 2001 krizinden sonraki dönemde kredilerde 21 katlık büyüme görüldüğünü anlatan Kalkan, "Şu anda şube sayısı 741'e ulaştı. Son iki yılda açılan şube sayısı 200'e yaklaştı. Banka inanılmaz bir büyüme gerçekleştiriyor. Personel sayısı itibariyle de 13 binleri geçtik, 7-8 bin civarında da emeklimiz var. Bundan sonra ne olacak? Hedeflerimiz çok büyük" dedi.
Süleyman Kalkan, 2015 yılında bankanın bin şubeli bir bankaya dönüşmesini ve Türkiye'nin ilk 4 büyük bankası arasında yer almasını istediklerini belirterek, "Hedefler çok büyük. Bu hedeflere ulaşmak için bazı noktaları açmak, netleştirmek, belirsizliği ortadan kaldırmak gerekiyor" diye konuştu.
Belirsizliklerin ilkinin, ortaklık yapısından kaynaklandığını söyleyen Kalkan, şunları anlattı:
"Mülkiyetin kime ait olduğu, gerçek anlamda kamuya mı ait, özel kişiden mi bahsediyoruz? Bazen bunu anlatmak kolay olmuyor. Bugüne kadar Vakıfbank'ın Anadolu insanı ile bu ölçüde kaynaşmasın gerisinde vakıflarla olan o sinerjinin çok büyük etkisi var. Ancak sermaye yapısındaki bu belirsizlik, bazen sıkıntılara yol açıyor. Bunu bizim yatırımcılara anlatmamız çok mümkün olmuyor. Burada mülkiyet Vakıflar Genel Müdürlüğü'ne ait değil. Kendisine ait bir malı yönetmiyor. Bir kamu malı var, kamuya ait bir şey var. Dolayısıyla bu belirsizliği ortadan kaldırmak istiyoruz."
"Bankayı başka bir platforma, hedef noktaya taşımak istiyoruz"
Diğer bir belirsizliğin ise hukuki yapıda net olmayan durumlardan kaynaklandığını söyleyen Kalkan, bazı durumlarda çoğu kez Vakıfbank'ın bir kamu bankası olarak algılandığını belirterek, konuşmasını şöyle sürdürdü:
"Çünkü yönetimde yüzde 58 hisseye sahip kamu kuruluşu var, bu anlamda kamu kuruluşu. Bazı durumlarda da özel bir banka olarak addediliyor. Bu belirsizliğe bir son vermek ve durumu netleştirmek gerekiyor. Bunu yabancı yatırımcılara anlatmakta hakikaten sıkıntı çekiyoruz. Halk Bankası'nın ya da Ziraat Bankası'nın statüsüne baktığımızda orada durum çok daha net. Hisselerinin ağırlığı tamamen Hazine'ye ait ve Hazine'nin kendi koyduğu bir para bir mülkiyet tartışması da söz konusu değil. Fiyatlamada bile fark ortaya çıkıyor.
Bizim hayallerimiz çok büyük. Bankayı başka bir platforma, hedef noktaya taşımak istiyoruz. Bugüne kadar Vakıflar Genel Müdürlüğü ile iyi bir sinerji yarattık. Bankanın bundan sonra büyüme stratejilerinde ortaya çıkacak olan sermaye ihtiyacı konusunda başka bir güce, sermayedara ihtiyacımız var. Bunun yanında Vakıflar Genel Müdürlüğü'nün de istikrarlı bir gelire ihtiyacı var. Çünkü çok büyük gayrimenkul portföyü var, atalarımızdan kalan çok büyük bir vakıf varlığı söz konusu. Bunların bakım ve onarımları konusunda ciddi oranda, sürekli gelire ihtiyaç var."
Vakıflar Genel Müdürlüğü açısından bu hisse devrinin son derece karlı olduğunu ifade eden Kalkan, "Çünkü Hazine'ye bu hisseleri devredecekler, vakıflara sürdürülebilir gelir akışını sağlamış olacağız. O gelirlerin kullanımında bir yasal güvence ile teminat altına alınmış olacak. Kullanım yerleri ve şekli de orada net olarak belirlenmiş olacak" dedi.
Kalkan, Hazine'nin Vakıflar Genel Müdürlüğü'ne ait olan hisseleri, değeri karşılığında satın alacağını, parasını vereceğini ancak verirken bunu menkul kıymet ihracı suretiyle yapacağını ve özel bir fon oluşturacağını belirterek, "Burada sermayedar değişmiş oluyor. Yüzde 58'lik bir sermaye çok büyük bir varlık. Bu blok bir satış olmuş olacak. Vakıfbank'ın bugünkü defter değeri 10 milyar lira civarında, bunun yüzde 58'i kadar bir bedelle Hazine tarafından alınacak" dedi.
"Üç taraf da kazanacak"
Hisse devri ile hisse yapısında olan belirsizliğin ortadan kaldırılacağının altını çizen Kalkan, şunları kaydetti:
"Artık hisse yapısında bir netlik söz konusu. Mal varlığının kime ait olduğu konusunda en ufak bir tartışma söz konusu olmayacak. Açıkça Hazine'nin sahip olduğu bir banka olacak. Devir sonrasında bankanın hukuki statüsünde bir netleşme olacak. Mülkiyet tartışması da ortadan kalkacak, bu malın kime ait olduğu tartışması da kalmıyor artık. Çok net olarak para, sermaye Hazine'ye ait varlık olarak ortaya çıkacak. Uluslararası piyasalarda da bankanın kredibilitesi açısından önemli bir kazanım elde edilmiş olacak. Bütün yabancı yatırımcılar açısından da Hazine çok daha anlaşılır görünüyor. Bankanın büyüme stratejilerini destekleyen bir sermaye yapısına sahip olacağız.
Sonuçta 3 tarafın da kazanacağı bir devirden bahsediyoruz. Banka sermaye yapısındaki belirsizliği ortadan kaldırmış olacak, büyüme stratejilerine uygun güçlü bir sermayedara kavuşmuş olacak. Vakıflar Genel Müdürlüğü açısından da düzenli istikrarlı planlanabilir bir gelire ulaşma imkanı çıkmış olacak. Hazine için de doğru, karlı bir yatırım olacağını düşünüyorum."
Verilen bilgiye göre; yılbaşına kadar tamamlanması beklenen devirle birlikte Vakıflar Genel Müdürlüğü'nün temsil ve idare edeceği bir fon oluşturulması ve bu fon ile beraber vakıfların kuruluş senetlerinde yer alan amaçlarını yerine getirmelerini sağlayacak sürekli bir gelir elde etmesi amaçlanıyor. Hazine'nin, Vakıflar Genel Müdürlüğü'ne bu hisseler karşılığında özel tertip menkul kıymet ihraç etmesi planlanıyor.