"Yabancı sermayeli şirketler şubesi" açtı
Genel Müdür Bali, "Hedef kitlemiz, Türkiye'de faaliyet gösteren ve yeteri kadar bankacılık sistemine erişememiş firmalara hizmet verebilmek" dedi.
Abone olİSTANBUL - İş Bankası Genel Müdürü Adnan Bali, sadece yabancı sermayeli şirketlere hizmet sunan yeni bir şube açtıklarını belirterek, "Burada hedef kitlemiz, Türkiye'de faaliyet gösteren ve yeteri kadar bankacılık sistemine erişememiş ve yeteri kadar yüksek paylarla çalışma imkanı bulamadığımız firmalara hizmet verebilmek" dedi.
Bu firmalara şu anda İstanbul, Ankara, İzmir başta olmak üzere birçok şehirde kurdukları kurumsal şubeler kanalıyla hizmet verdiklerini söyleyen Bali, "Bu tür firmaların bankacılık sisteminden kullandığı krediler içerisinde bankamızın payı yüzde 8.5-9 gibi oranlardan, bu kurumsal şube yapılanması suretiyle yüzde 22'lerin üzerine çıkmıştır. Biz şimdi aynı tecrübeyi, odaklanmayı ayrıca gerektiren yabancı sermayeli şirketler için yapacağız" dedi.
"İstanbul'da 13 bin yabancı sermayeli şirket var"
Bali, Yabancı Sermayeli Şirketler Şubesi'nin açılışı öncesinde gazetecilerin sorularını yanıtladı. Türkiye'de 30 bin yabancı sermayeli şirket olduğunu, bunun 13 bininin İstanbul'da bulunduğunu söyleyen Bali, Türkiye'ye 1975-2000 yılları arasında gelen doğrudan yatırımların toplamının 10.6 milyar dolar olduğunu, 2001 yılından bugüne kadar gelen doğrudan yatırım tutarının ise 110 milyar dolar seviyesine yükseldiğini hatırlattı.
İş Bankası'nın Türkiye'de uzun yıllardır iş yapan yabancı sermayeli şirketlere, büyük kurumsal şubeleri vasıtası ile hizmet verdiğini söyleyen Bali, ancak Türkiye'ye son dönemde hızlı giren ve bankacılık hizmetlerinden yeteri kadar yararlanamayan firmaları da bu yapılanmanın içine almayı planladıklarını belirtti. Yabancı sermayeli şirketlerin tamamına hizmet vermeyi planladıklarını dile getiren Bali, bu şubede kaç firmaya ulaşılmasının hedeflendiğine ilişkin olarak, "Bunun için şimdiden sayısal bir şey getirmeyi doğru bulmuyorum. Şunu söyleyebilirim, çok hızlı büyüyecektir" demekle yetindi.
"Yabancı firmaya özgü hizmet sunulacak"
Yabancı sermayeli şirketlere ne tür özel hizmetlerin verileceğine ilişkin olarak Bali, "Bu ülkeyi bilmeyenlere yönelik, kimlerle işbirliği yapılabilir, gelen firmanın tedarikçiden tutun da, nihai müşteriye kadar zincir içerisinde Türkiye'de hangi firmalarla bağlantı kurabileceği gibi, o firmaya özgü hizmetler sunmayı hedefliyoruz. Danışmanlık bunun çok önemli bir boyutudur. Burası genel esaslara göre çalışan bir şube değil, karşılaştığınız müşterinin, her bir vakanın gerektirdiği ne ise onu yapmaya çalışacağız" karşılığını verdi.
[PAGE]"Müşteri portföyü için aktif gayret içindeyiz"
Türkiye'de iş yapmayı arzulayan ve potansiyel olabilecek müşteri portföyü için ticaret ateşeliklerinden konsolosluklara, uluslararası iş örgütlerinden IFC'ye kadar her yer ile bu portföyü oluşturmak için aktif bir gayret içinde olduklarını açıklayan Bali, bu konuda çıkartılmış bir liste olduğunu ve o çerçevede yürüyeceklerini bildirdi.
Bali, "HSBC'nin Pakistan'daki şubelerine talip olduğunuz çıktı. O konu hakkında bilgi verir misiniz?" yönündeki bir soru üzerine, bankanın Pakistan Karaçi'de şubeler açmak üzere iradesini açıkladığını söyledi. Bu kapsamda esnek bir strateji benimsediklerini belirten Bali, "Bir yer temsilcilik gerektiriyorsa temsilcilik, şube gerektiriyorsa şube, uygun şartlarda banka yatırımı yapmayı gerektiriyorsa banka yatırımı...
Buna, diğer finansal hizmetler ağımız da dahildir. Yatırım bankacılığı, sigorta dahildir. Böyle bir ortamda biz bu esneklikle bakıyoruz. Belli ülkelerde şube açma koşullarıyla, banka satın alma koşulları farklılaşa biliyor. Minimum sermayeden tutun, birçok başka kısıtlar altında.. Dolayısıyla giriş bariyerleri anlamında da yeniden değerlendirerek gidiyoruz. O arada başka fırsatlar çıkarsa, daha 'emre amade' bir yapılanma varsa, siz onu kurup da belli bir noktaya getirinceye kadar, onu gerektirecek bir bedelle satın alma imkanları görüyorsak, tabiki onu da değerlendirmek durumundayız" dedi.
"Başka oyuncular da var"
İş Bankası'nın Pakistan'da Karaçi'den başlamak üzere beş şube açarak yoluna devam etmeyi hesapladığını, ancak o sırada HSBC'nin kendi stratejileri çerçevesinde belirli pazarlardan çekilme kararı doğrultusunda burada böyle bir imkanın doğduğunu gördüklerini ve oradaki sürece dahil olmak istediklerini söyleyen Bali, Pakistan'ın ilgi duydukları bir pazar olduğunu ve bütün bu süreçlere katılarak sonucu göreceklerini ifade etti.
"Müzakerenin olgun olduğu bir fazdayız"
Türkiye dışından başka yerlerden de ilgisi olan oyuncuların, aynı sürece dahil olduğunu açıklayan Bali, "Sadece pazara daha fazla hakim, dominant bazı bankaları o sürecin içinde tutmama yönünde bir prensipleri olduğuna dair bir bilgi var. Biz, önümümüze gelen koşulların bizim için ne kadar uygun olup olmadığına bakarız. Netice olarak ortaya bizim justify (onaylamak) etmediğimiz bir rakam çıkarsa, biz şube seçeneğimize...
Dediğim gibi çok esnek olmak durumunda bu strateji. Biz, müzakerenin iyi, olgun olduğu bir fazdayız ama belli olmaz bu işler. Hangi aşamada, hangi koşullarda uzlaşıp uzlaşmayacağınızı bilemezsiniz. Bunların hepsi detayın detayı çalışılması gereken işler. Bu konuda kesin bir öngörüde bulunmak zor" diye konuştu. HSBC'nin Pakistan'daki bankasının büyüklüğüne ilişkin bir başka soruya Bali, "12 şubeli" yanıtını verdi.
"Yüzde 3.5-4 büyüme hedefi rahatlıkla aşılır"
Bali, şubenin açılışında yaptığı konuşmada ise dünyanın ekonomik ve buna bağlı olarak siyasal konjonktürden geçtiği bir dönemde, Türkiye'nin özellikle 2010 ve 2011 yıllarında büyüme, enflasyon, bütçe ve borç istatistikleri performansı ile çok olumlu yönde bir ayrışma gösterdiğini söyledi. Türkiye'nin 2011 yılında yüzde 8.5 büyürken, bu yıl yaklaşık yüzde 3.5-4 büyüme hızında gideceğinin hemen hemen bütün finansal katılımcılar tarafından kabul gören bir tablo olarak göründüğünü söyleyen Bali, "Fakat böyle bir büyüme hızının, konjonktürün müsait olması halinde Türkiye gibi dinamik bir ekonomide çok rahatlıkla aşılabileceğini düşünüyorum" yorumunu yaptı.
[PAGE]"16.7'lik sermaye yeterlilik rasyosu ile yolumuza devam ediyoruz"
Türkiye'de bankacılık sektörünün iyi bir konumda olduğunu ifade eden Bali, diğer taraftan yüzde 8'lik sermaye yeterlilik rasyosunu yüzde 9'a çıkarmak için stres testini geçemeyen Avrupa Bankalarının ise 115 milyar Euro civarında yeni bir sermayeye ihtiyaç duyduğunu, böyle bir ortamda Türkiye'de bankacılık sektörünün görece çok ciddi yüksek yüzde 16.7'lik sermaye yeterlilik rasyosu sektör ortalaması ile yoluna devam ettiğini söyledi.
"Bankacılık sistemine yeterince erişememiş firmalar hedefimiz"
Türkiye'nin dinamik iş dünyası, müteşebbisliği, bölge ülkelerindeki fırsat ve potansiyellerle birlikte düşünüldüğünde çok önemli imkanlar sunduğuna dikkati çeken Bali, ayrıca ülkenin, Avrupa, Avrasya, Kuzey Afrika ve Ortadoğu'nun kesişme noktasında çok özel bir konuma sahip olduğunu vurguladı. Bu coğrafyalardaki 1.5 milyar müşteriye ve 23 trilyon dolarlık gayrisafi yurtiçi hasılalar toplamı itibariyle Türkiye'nin, pazara hitap etmek için merkezi bir konumda olduğunu belirten Bali, konuşmasını şöyle sürdürdü:
"İşte böyle bir ortamda biz İş Bankası olarak, bu fonksiyonu üstlenmeyi kendimize misyon olarak biçtiğimizden, yurt dışı örgütlenme anlamındaki ataklarımızın paralelinde bu 'Yabancı Sermayeli Şirketler Şubesi'ni hayata geçirmeyi düşündük. Bu sektörümüzde esas olarak bir ilktir. Farklılaştırılmış, özelleştirilmiş ihtiyaçları karşılamak üzere oluşturulmuş, bir şube entegresyonuyla sunulan ilk hizmet.. Çok umutluyuz. Biz, bu şube ile mevcut, uzun yıllardan bu yana çalışmaya devam ettiğimiz, Türkiye'de uzun süreden beri iş yapmakta olan yabancı sermayeli şirketleri hedefliyor değiliz.
Bu şirketlerimizle olan ilişkimiz gayet tatminkar, gayet iyi düzeylerde sürüyor, sürecek. Burada ise hedef müşteri kitlemiz, Türkiye'de şu anda faaliyet gösteren ve yeteri kadar bankacılık sistemine erişememiş, yeteri kadar yüksek paylarla çalışma imkanı bulamadığımız firmalarla, onların ihtiyaç duyduğu alanlarda özelleşen kadrolar, yetkinlikler, iş süreçleri, fiziki donanım dahil hizmet verebilmek."
"Bu şubemizin, zengin dış ticaret ilişkilerine girdiğimiz bu dönemde katkıları olacak"
İş Bankası'nın ciddi bir kurumsal şube deneyimi olduğunu söyleyen Bali, bankanın karma şubeler kanalıyla yeterince etkin hizmet veremediği bu firmalara, son 4-5 yılda İstanbul, Ankara ve İzmir başta olmak üzere birçok kurumsal şubeyle hizmet verdiğini ve çok başarılı sonuçlar alındığını açıklayarak, "Bu tür firmaların bankacılık sisteminden kullandığı krediler içerisindeki bankamız payı yüzde 8.5-9 gibi oranlardan, bu şube yapılanması suretiyle yüzde 22'lerin üzerine çıkmıştır. Şimdi aynı tecrübeyi biz, odaklanmayı ayrıca gerektiren yabancı sermayeli şirketler için yapacağız. O bakımdan da son derece umutluyuz. arkadaşlarımız şimdiden önemli rakamlara ulaşacaklarını görüyorlar" diye konuştu.
İş Bankası'nın kısa vadeli kazançlardan ziyade, ülkenin içine girmiş olduğu genel trendlerle uyumlu, ona katkıda bulunabilecek bir çalışma anlayışına sahip olduğunu vurgulayan Bali, "Bu şubemizin de çoklu ve zengin dış ticaret ilişkilerine girdiğimiz bu dönemde, çok katkıları olacağını düşünüyoruz" dedi.