Kurumsal yönetim hayati önem taşıyor

İSTANBUL - İstanbul Menkul Kıymetler Borsası (İMKB) Başkanı İbrahim Turhan, kurumsal yönetimin hayati önem taşıdığını düşündüğünü dile getirerek, "kurumsal yönetim yüksek standartta entegrasyon, güçlü muhakeme ve şeffaflık gerektirmektedir" dedi.

Turhan, İstanbul'da gerçekleştirilen Ekonomik Kalkınma ve İşbirliği Örgütü'nün Ortadoğu ve Kuzey Afrika Borsaları Kurumsal Yönetim Çalışma Toplantısı'nda yaptığı konuşmada, güçlü bir ekonominin oluşmasının iyi kurumsal yönetimin oluşturulmasına bağlı olduğunu söyledi.

Büyümeyi desteklemek ve gelişmiş ekonomilere yetişmek için güçlü ve kurumsal özel sektör şirketlerine ihtiyaç olduğunun altını çizen Turhan, şöyle devam etti:

"Kurumsal yönetimin önemini düşündüğüm zaman aklıma iki isim geliyor. Bunlardan birisi dün görüştüğüm Massachusetts Institute of Technology'den (MIT) Sayın Daron Acemoğlu. Geçen akşam akademik çalışmalarından ötürü bir ödül aldı. Acemoğlu ilk akademik çalışmalarını kurumsal ekonomiler konusundaki çalışmalar üzerine yaptı. Kendisi lise yıllarında bile güçlü ülkelerle zayıf ülkeler arasındaki fark nedir üzerine düşünüyormuş. Çalışmalarının sonucunda bunun sebebinin kurumsal kapasite olduğunu görüyor.

Ben bizim bölgemize baktığımda, yer altı kayaklarımızın, insan kaynağımızın olduğunu, kültür ve medeniyetler açısından büyük bir zenginlik görüyorum, fakat kurumsal kapasite eksikliğimiz olduğunu da görüyorum. Organize olmak, unsurları bir araya getirerek sonuca ulaşmak konusunda eksikliklerimiz olduğunu görüyorum.

Diğeri de Sayın Douglas North. Onun çalışmalarından sıklıkla yararlanıyorum. Her ikisi de kurumsallığın öneminden bahsediyor, fark yaratmak için yapılanmanın öneminden bahsediyorlar. Kurumsal yönetimin hayati önem taşıdığını düşünüyorum. Kurumsal yönetim yüksek standartta entegrasyon, güçlü muhakeme ve şeffaflık gerektirmektedir."

Turhan yakın zamanda birçok Ortadoğu ve Kuzey Afrika borsasının Sürdürülebilir Borsalar Girişimi'ne katılacağı beklentisini ifade ederek, "İki gün önce Rio'daydım. Orada Rio Plus 20 toplantısına katıldım. Orada, Sürdürülebilir Borsalar Girişimi'ne imza atan ilk kurucu ülkelerden olduk. Bu anlaşmayı Brezilya, Güney Afrika, NASDAQ ile imzaladık. Çok mutluyum ki bu resim karesinde Mısır da vardı. Türkiye ve Mısır bu girişimin ilk katılımcılarından oldular ve ben yakın zamanda birçok yeni ülkenin bu girişime katılacağının düşünüyorum" dedi.

"Uzun vadeli yatırımlar için, güveni yatırımcıya sağlamamız gerekiyor"

Sermaye Piyasası Kurulu (SPK) Başkanı Vedat Akgiray da, büyük yatırımcıların yatırımlarını gerçekleştirmeden önce o ülkedeki kurumsal yönetim kurallarını, uygulamalarının işlerliği konusunda bilgi almak istediklerini belirterek, "Dün dünyanın en büyük varlık yönetim şirketlerinden birisi ile görüşme yaptık.

Bize iki sayfa uzunluğunda Türkiye'de kurumsal yönetim konularını nasıl ele aldığımız yönünde soruların olduğu bir liste sundular. Biz bu soruları cevapladık ve bu soruların neden bize yöneltildiğini sorduk. Bize, eğer İstanbul'da, Türkiye'de kurumsal yönetim kurallarını, prensiplerini daha fazla uygularsanız, biz de size daha fazla yatırım yaparız dediler" dedi.

Akgiray, sözlerine şöyle devam etti:

"Bir şirket yetkisi ile tanıştığımız zaman, o şirketin nasıl yönetildiğini bilmek istediklerini ifade ettiler. Çünkü insanlar onların parası ile ne yaptığınızı bilmek istiyor. 'Eğer bana şirketiniz tam olarak ne yaptığını söylerseniz, size yatırım yapabilirim.

Ama eğer sizin şirketin ne yaptığını bilmiyorsam, çok başarılı işler yapsa da, sizin şirketinize yatırım yapmam.' Aslında mesele bu kadar basit. Kurumsal yönetim aslında başkalarını şirketimizi nasıl yönettiğimiz hakkında başkalarını da bilgilendirmektir. Uzun dönemli yatırımlara ihtiyacımız var. Bu hepimizi ilgilendiriyor. Suudi Arabistan pazarını bile ilgilendiriyor. Eğer uzun vadeli yatırımlar istiyorsak o güveni yatırımcıya sağlamamız gerekiyor.

Şirketlerin yatırım ihtiyacı var, yatırımcı da uzun vadeli yatırımlar yapmak istiyor, bunları bir araya nasıl getirebiliriz? Bunun için varlık yönetimine ve borsalara ihtiyacımız var. Fakat varlık yönetim şirketlerinin başında olanlar o paranın sahibi değil, sadece yöneticisi.

Portföy yönetim şirketleri uzun zamandır fazla bilgi sağlamayarak paranın sanki sahibi gibi davrandılar. Fakat şirketler bu paraları en iyi şekilde kullanmalı. Yatırımcılar, tasarruf sahiplerinin de en nihayetinde iyi bir getiri elde etmesi gerekiyor. Şirketlerin ne yaptığını bilmiyorsam, bu durumda yatırım yapmak için de bir sebebim olmaz. Bu sürecin etkin hale gelmesi, öngörülebilirliğin artırılması için borsalar en önemli oyunculardır."

OECD Kurumsal İlişkiler Bölüm Başkanı Matt İsaksson ise "OECD neden Ortadoğu ve Kuzey Afrika Borsaları ve kurumsal yönetim konuları ile ilgileniyor? Bizler ne şirketleri yönetmek ne de borsalarla ilgili konularda uzman değiliz. Tasarruf sahiplerinin girişimcilerle buluşabileceği bir ortamın hazırlanması, büyümenin devam ettirilmesi, yeni istihdam fırsatlarının yaratılması, çeşitlendirilmiş farklı iş alanlarının oluşturulması açısından son derece önemli" dedi.