Dolar/TL'de iyimserlik sürüyor
Türkiye-ABD ilişkilerinde ABD'li rahip Andrew Brunson'ın ülkesine dönmesi sonrası beklenen iyimserlik piyasalara yansımaya devam ederken bankacılar bu haftanın en önemli gündem maddesinin ise Merkez Bankası'nın faiz kararı olacağını söylediler.
Abone olGeçen hafta boyunca gelişmekte olan ülke para birimlerinden pozitif ayrışan TL küresel risk iştahındaki azalışın yanı sıra ve petrol fiyatlarındaki yükselişin de etkisiyle Cuma günü negatif ayrışmayla değer kaybetmişti.
Dolar/TL, Brunson sonrası beklentilerle geçen hafta 5.51'e kadar gerilemiş ancak 5.50 seviyesinin aşağı yönlü kırılamamasının da etkisiyle yeniden yönünü yukarı çevirmişti. Haftayı 5.70'i test ederek tamamlayan kur bu sabah ise güne sınırlı bir düşüşle saat 09:30'da 5.6425/6550 seviyesinde başladı.
Aynı saatte sepet bazında TL 6.0685/6.0827, euro/TL 6.4945/6.5103 seviyesindeydi.
Küresel piyasalarda Cuma günü dolar karşısında değer kazanan euro ve sterlin, İngiltere'nin AB'den ayrılması sürecine ve İtalya'nın Avrupa Birliği'nin eleştirdiği İtalya'nın bütçe tasarısına ilişkin gelişmelerle dolar karşısında az da olsa güç kaybetti.
Cuma günü 96.09'a kadar yükselen dolar endeksi, Asya piyasalarında güç kaybetmeyerek Cuma kapanışa göre yatay seyrederek 95.73'te bulunuyor.
Avrupa Birliği İtalya'nın hazırladığı ulusal bütçe tasarısının AB mali kurallarının çiğnediği uyarısında Perşembe günü bulunmuş ve Roma'nın bunun gerekçelerini bugüne kadar açıklamasını istemişti Yatırımcılar bugün İtalya'nın Avrupa Komisyonu'na vereceği cevabı izliyor olacaklar.
Dolar/TL'de rahip Andrew Brunson'ın ülkesine dönmesinin ardından ABD'nin Türkiye yaptırımlarının kaldırılacağı ve iki ülke ilişkilerinin daha iyi bir seyre gireceği beklentisiyle birkaç haftada 6.30 seviyelerinden 5.52'ye kadar yaşanan bir düşüş yaşandı.
Küresel risk iştahındaki azalma ve libor faizlerindeki yükselişle birlikte düşüş yerini geçen haftanın son işlem gününde yükselişe bıraktı. Ancak pozitif ayrışma Cuma günü hariç tüm hafta boyunca piyasada belirgin şekilde hissedildi.
Piyasalarda geçen hafta yaşanan pozitif ayrışmada ana etki ABD-Türkiye ilişkilerinin kuvvetleneceği ve yaptırımların kaldırılabileceği beklentileriyle oluşmuştu.
Her ne kadar mevcut yaptırımlar miktar olarak Türkiye ekonomisi açısından önemli bir tutar ifade etmese de, Halkbank süreci, uluslararası piyasalarda borçlanabilme kabiliyeti gibi sebepler nedeniyle ABD Türkiye ilişkileri yakından takip ediliyor. Brunson'ın ülkesine dönmesi sonrasında bu endişeler kısmen ya da tamamen ortadan kalktı.
Öte yandan Suudi gazeteci Cemal Kaşıkçı'nın akıbetine ilişkin süreç de iki ülke ilişkilerinde pozitif beklentileri artırdı.
Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan dün akşam ABD Başkanı Donald Trump ile telefonda görüşürken, görüşmede terörle mücadele, Suudi gazeteci Cemal Kaşıkçı ve Suriye'deki son gelişmeler hakkında görüş alışverişinde bulundu.
Bir bankanın döviz masası işlemcisi, "Dolar/TL'nin 5.50 seviyesinin altını test edememesi sonrası yeniden yükselişe eçtiğini görüyoruz. Kurda 6 seviyelerini alım fırsatı olarak görmeyen lokallerin 5.50'ye doğru yeniden alıma geçtiğini görüyoruz. Bu alımların devam edip etmeyeceği önemli" dedi ve ekledi:
"Bu hafta gündemin en önemli maddesi ise TCMB'nin faiz kararı olarak. Piyasa TCMB'den bir faiz artış beklemiyor. Dolayısıyla enflasyonla mücadele adına sınırlı da olsa yapılabilecek bir faiz artışı ya da benzer nitelikte bir adım kurda aşağı yönlü oldukça sert hareketleri beraberinde getirebilir. Bu açıdan karar piyasalarda yakından izlenecek."