Dolardan korkan faiz gazına bastı!

Küresel borçlanma maliyetindeki artış ve güçlenen dolar, gelişmekte olan ülkelerde faizlerin rotasını yukarı çevirdi. Yılbaşından bu yana Türkiye dahil 15 gelişen ülke gösterge faizini artırdı.

Abone ol

EVRİM KÜÇÜK

Yükselen küresel borçlanma maliyetleri ve güçlenen dolar ortamı gelişmekte olan ülkelerde neredeyse 3 yıldır düşüş eğiliminde olan faizlerde ibrenin yeniden yukarı dönmesine neden oldu. 12-13 Haziran toplantısında bu yıl faizleri ikinci kez artması beklenen ABD faizinin gelişmekte olan ülkelerde yarattığı enflasyon baskısı faiz artışlarını tetikledi. Diğer yandan gerek jeopolitik nedenler gerekse iç siyasi sorunlar nedeniyle gelişen ülkelerin paralarının değerinde yaşanan sert kayıplar merkez bankalarını paralarını savunmak için harekete geçirdi. Aralarında Türkiye'nin de olduğu birçok gelişen ülke faizlerini art arda artırmaya başladı.

Ocak 2015'ten bu yana gelişmekte olan ülkelerde yüzlerce faiz indirimi yapıldı ve o dönemde yüzde 7 olan ortalama borçlanma maliyeti bu yılın başında yüzde 6'nın altına indi. Ancak ABD'Nin faiz artırması ve jeopolitik risklerin beslediği dolar, faizde rotayı değiştirdi. Gelişen ülkelerin merkez bankalarının bu yılki faiz hamleleri şöyle:

● Arjantin

Parası bu yıl dolar karşısında en çok değer yitiren ülke olan Arjantin mayıs başında politika faizini 675 baz puan artırdı ve yüzde 33,25’ten yüzde 40’a çıkardı. Banka, piyasadaki iniş çıkışları önlemek ve enflasyonu düşürmek amacıyla her türlü önlemin alınacağını bildirdi. Banka ayrıca banka varlıklarındaki yabacı döviz oranının yüzde 10'dan yüzde 30'a yükseltilmesine karar verdi.

● Hindistan

Merkez bankası enflasyon endişelerinden dolayı dün, dört yıldan uzun süredir ilk kez politika faizini 25 baz puan artışla yüzde 6.25'e çıkardı, ancak 'nötr' para politikası yaklaşımını sürdürdü. Ekonomistler repo faizinin yüzde 6'da tutulmasını bekliyorlardı. Para politikası kurulunun altı üyesinin tamamı faiz oranlarını artırılması lehine oy kullandı.

● Endonezya

Gelişen piyasalardaki satış dalgası ortamında, para birimindeki düşüşü durdurmak için gösterge faizi bir ayda iki kere yükseltti. İlk olarak 17 Mayıs'ta, yedi günlük ters repo faizini 25 baz puan yükselterek yüzde 4.50'ye çıkardı ve 2014 yılından bu yana ilk kez yükseltti. ABD tahvil faizlerinde yükselişin parası rupiye verdiği hasar nedeniyle Endonezya Merkez Bankası 30 Mayıs'da bir hamle daha yaparak faizi yüzde 4.75'e getirdi.

● Filipinler

Hızlı ekonomik büyümenin yarattığı enflasyon baskısını dizginlemek için Filipinler Merkez Bankası mayıs ayında politika faizini yüzde 3.25'e yükseltti. Politika faizini 2016 yılının Mayıs ayında 100 baz puan indirmesinden bu yana faizde değişiklik yapmayan banka, böylece, faizi 25 baz puan yukarı çekmiş oldu.

● Malezya

25 Ocak'ta yaptığı 25 baz puanlık artışla Güneydoğu Asya'da son yıllarda faizi yükselten ilk ülke oldu. Merkez Bankası faizi 25 baz puan artırarak yüzde 3.25 seviyesine getirdi.

● Pakistan

Ülke bu yıl iki kaz faiz yükseltti. 2018'den önceki son dokuz politika kararında faizde değişikliğe gitmemiş olan Pakistan, ocakta faizini yüzde 5.75'ten yüzde 6'ya yükseltti. Mayısta, cari açıkla ile ilgili kaygılar ve artan petrol fiyatlarının enflasyonu tetiklemesi nedeniyle gösterge faizini 50 baz puan artırarak yüzde 6.50'ye çıkardı.

● Çekya

 Enflasyonun hedefin üzerine çıkması nedeniyle Çekya Merkez Bankası şubatta kilit önemdeki iki haftalık repo faizini 25 baz puan artırarak yüzde 0.75 seviyesine yükseltti. Finans krizinden sonra ilk faiz artışını Ağustos 2017'de gerçekleştiren Çekya, sonrasında 3 kez daha faizi yükseltti.

● Romanya

10 yıl aradan sonra ilk faiz artışını Ocak 2018'de yaptı. Merkez Bankası gösterge faizi yüzde 1.75'den yüzde 2'ye yükseltti. Romanya, bu yıl toplam üç kez faiz artırarak faizi faizi yüzde 2.50'ye yükseltti.

● Suudi Arabistan

Krallıktan para çıkışını durdurmak amacıyla iki kilit faiz oranı 15 Mart 'ta 25 baz puanlık artışla sırasıyla yüzde 2.25 ve yüzde 1.75'e çıkardı.

● Kuveyt

Fed'in faiz artışını takip ederek 21 Mart'ta ana faiz oranını 25 baz puan artırarak yüzde 3.0'a getirdi. Geçen yılın mart ayından bu yana ilk kez faiz artışı oldu.

● Bahreyn

Fed'in haman ardından 21 Mart'ta gösterge faizi 25 baz puan yükseltti.

● Meksika

Merkez Bankası şubat ayında faiz oranlarını 9 yılın en yüksek seviyesine getirdi. Mayıstaki toplantısında gecelik faizleri yüzde 7.5'te sabit bıraktı. Bu oran 2009'dan beri faiz oranlarının bulunduğu en yüksek seviye konumunda.

● Tunus

Enflasyonun 1990'dan bu yana en yüksek seviyeye çıkmasından dolayı mart ayında faizi 75 baz puan artışla yüzde 5.75'e çıkardı.

● Ukrayna

İnatçı enflasyonla mücadele edebilmek amacıyla 1 Mart'ta faizi yüzde 16 seviyesinden yüzde 17'ye yükseltti.

● Hong Kong

Fed'in mart ayındaki faiz artışının ardından faizleri 25 baz puan artırdı ve yüzde 2'ye yükseltti.

Piyasaların gözü bugünkü PPK kararında

ECE CEYHUN - Merkez Bankası'nın bugün yapılacak PPK toplantısı faiz artırımı konusunda ekonomistleri böldü. 23 Mayıs'ta olağanüstü toplanarak 300 baz puan faiz artışını yapan, ardından 1 Haziran itibariyle sadeleşme sürecini başlatan Merkez Bankası'nın bugünkü PPK'da faiz artırmasını bekleyenler kadar beklemeyenler de var. MB'nin faiz artıracağını düşünenler, bir hafta vadeli repo faizinde 50-100 baz puanlık artış bekliyor.

Merkez Bankası faiz artırır çünkü;

■ TCMB'nin 300 baz puanlık artırımı kurda kötüye gidişi durdurdu. TL'nin güçlenmesi için bir miktar daha sıkılaşma ihtiyacı var.

■ Kur tarafında sadeleştirme adımı sonrası bir rahatlama yaşandı. Fakat, sadece yabancı yatırımcı tarafında değil, vatandaşın da eli hala dövize gitmeye devam ediyor. Kur tarafında 'yükseldi-yükselecek' beklentisi kuvvetli bir şekilde kırılmadı.

■ Mayıs ayında enflasyondaki bozulmanın devam etti. Gelecek aylarda da enflasyondaki yüksek seyir devam edecek. Beklentilerde kötü ve TÜFE’nin yüzde 13-14 bandına yükseleceği düşünülüyor. Enflasyonu iyileştirmek ve finansal istikrarı desteklemek için TL'de kalıcı iyileşme sağlamak üzere para politikasında ölçülü bir sıkılaştırma adımı atılması gerekiyor.

■ TCMB enflasyon sonrası yayınladığı değerlendirme raporunda şahin bir tonlama kullandı. Tüketici fiyatları üzerinde maliyet baskılarının önemli ölçüde arttığını vurgulayan TCMB, enflasyondaki yükselişin alt gruplar geneline yayıldığını belirtti.

■ Londra'da yabancı yatırımcılar ile yapılan görüşmelerde enflasyonda yükselişin sürmesi halinde daha fazla sıkılaştırma yapılacağı sinyali verildi.

Merkez Bankası faiz artırmaz çünkü;

■ Merkez Bankası 300 baz puanlık artırım ile 10 milyar doları bulan likidite adımlarının yarattığı etkiyi bir miktar daha izlemek isteyecektir.

■ Enflasyonda gelinen seviyeler Merkez Bankası’nın öngörüleri dahilinde. 300 baz puanlık artışı yaparken mayıs ayındaki yıllık enflasyonu biliyordu. Banka açısından enflasyonda bir sürpriz yok. Dolayısıyla mevcut politika setinin içinde bu rakam var.

■ Merkez sadece mayıs ya da haziran ayı enflasyonlarına bakarak değil daha orta-uzun vadeli enflasyon dinamiklerine bakarak kararını verecektir.

■ Merkez Bankası hem faiz artırımı hem de sadeleşme adımlarıyla kendisine parasal sıkılaşmada önemli bir alan yarattı. MB gerekirse, gecelik olarak faiz koridorunun üst bandından (%19.5) fonlayarak ek parasal sıkılaştırma sağlayabilir.

■ Büyümeden de çok iyi sinyaller gelmiyor, yavaşlamayı da gözetmeli.

■ TCMB iletişiminde, "23 Mayıs'ta gerçekleştirilen 300 baz puanlık faiz artırımı ve sonrasında operasyonel çerçevedeki sadeleştirme ile beraber mevcut para politikası duruşunun enflasyon baskılarını azaltabilecek yeterlilikte görüldüğü" sinyali ön plana çıktı.

Tüketici tüketmiyor, tükeniyor 2 bin 667 projeye 2,2 trilyon lira yatırım A Milli Erkek Basketbol Takımı finale kaldı Erdoğan'dan İstanbul Sözleşmesi açıklaması: Hiçbir anlamı yok Adalet Bakanı Tunç'tan kadına şiddete karşı 'sıfır tolerans' mesajı