“Halka arz yatırımcısı enflasyona yenildi”

Bu yıl Borsa İstanbul’un yüzde 26 dolar bazlı kazanç sağladığını ifade eden Stratejist Işık Ök­te, “Bankacılık endeksi yüzde 52 dolar bazlı, iletişim sektörü de yüzde 68 dolar bazlı kazanç sağladı.

Halka arzlarda ise cid­di para çıkışı oldu. 8,6 milyo­na kadar çıkan yatırımcı sayısı şu anda 7,7 milyon yatırımcı­ya geriledi. Bunun 6 milyonu halka arz yatırımcısı aslında. Ortalama 40 bin TL’lik bir ba­kiye ile yatırım yapılıyor. Bun­ların çoğu da halka arz endek­sinde dönüyor. Bu yatırımcı­ların ‘enflasyonun gerisinde kaldım’ demeleri çok doğru. Ancak enflasyonun altında ka­lanlar borsanın kötü perfor­mansından dolayı değil, için­de bulundukları hisselerden kaynaklı bir durum yaşadı.” di­ye konuştu.

Bu durumu değiş­tirmenin yatırımcıların elin­de olduğuna dikkat çeken Işık Ökte, “Uzun vadeli değer yatı­rımcıları belli rallilere katıla­mazsa o hisseyi satın almanın doğru olmadığını bilmeli. Ör­neğin yatırım bilişim endek­si 2 ayda dolar bazında yüzde 104 kazandırdı. Bu tip ralliler­de ya içindesindir ya dışında­sındır. Yatırımcılar bu yüzden çok dikkatli olmalı.” dedi.

Sorunun borsada olmadığı­nı ancak yapılan bazı tercihle­rin yanlış olabileceğini söyle­yen Analist Selçuk Gönençler ise “Yatırımcı tercihleri çok önemli. Türkiye’de en sıkın­tılı noktalardan biri finansal okuryazarlık. Şu anda para çı­kışı halka arz fonlarda.

Küçük yatırımcı küsmeye başladı. Küçük yatırımcıyı korumak noktasında belli olumsuzluk­lar oluyor. Eğer finansal okur­yazarlığın gelişmesini istiyor­sak, önce bazı şeylerin sorgu­lanmasını sağlamalıyız. Bazı sektörlerin, bazı dinamikle­rin değişeceğini yatırımcı öğ­renmeli. Türkiye’de hem ya­tırımcılar hem trader’lar piyasayı tek yönlü olarak dü­şünüyor. Risk yönetimi dedi­ğimiz zaman kimse ilgilen­medi. Çünkü son 5 yıldır piya­sa o kadar çoşkulu bir şekilde yukarı gitti ki. Ancak son 4 ay­da yatırımcı sudan çıkmış ba­lığa döndü” diye konuştu.

“Gelecek 6 ayda 5 sektöre dikkat”

Türk insanının yatırım psi­kolojisini ve yatırım yapmayı daha iyi kavraması gerektiği­ne dikkat çeken Işık Ökte, “Be­nim de yatırım yaparken ku­rallarım var. 28 kurala göre ya­tırım yaparım. Bu kuralların dışına çıkmam. Nasıl doktor­ların, mühendislerin, eczacı­ların, hemşirelerin, değişik iş kollarının kuralları varsa, para yönetmenin de kuralları var­dır. Türk yatırımcılara veri­lecek en büyük eğitim budur.

Yatırımcılara para nasıl yöne­tilir? Psikoloji nasıl yönetilir? Performanslara nasıl bakılır? bunları anlatmalıyız. Para yö­netebilmek bir kişiye öğreti­lebilecek en önemli konular­dan biridir.” ifadelerini kullan­dı. Pandemiden bu yana yani Mart 2020’den beri 175 halka arzın gerçekleştiğini ifade eden Işık Ökte, şunları söyledi: “Yatırım yapanların çok büyük kısmı bu alana odaklandı.

Çün­kü bu şirketler bir anda borsa­nın yüzde 30’unu oluşturdu. Artık yatırımcıların odağının biraz kayması gerektiğini dü­şünüyorum. Özellikle gele­cek 6 aylık süreçte holdingle­re, demir-çelik, petro kimya, madencilik ve gayrimenkul yatırım ortaklığı sektörlerine odaklanılmasının yararlı ola­cağı kanaatindeyim.”

 Son dönemde halka arzlar­daki zayıf seyir yatırım­cıları da negatif etkiledi. Fon Yöneticisi Işık Ökte ve Ana­list Selçuk Gönençler, yılın ge­ri kalanında borsada beklenen gelişmeleri değerlendirdi.

Bu yıl Borsa İstanbul’un yüzde 26 dolar bazlı kazanç sağladığını ifade eden Stratejist Işık Ök­te, “Bankacılık endeksi yüzde 52 dolar bazlı, iletişim sektörü de yüzde 68 dolar bazlı kazanç sağladı. Halka arzlarda ise cid­di para çıkışı oldu. 8,6 milyo­na kadar çıkan yatırımcı sayısı şu anda 7,7 milyon yatırımcı­ya geriledi. Bunun 6 milyonu halka arz yatırımcısı aslında. Ortalama 40 bin TL’lik bir ba­kiye ile yatırım yapılıyor. Bun­ların çoğu da halka arz endek­sinde dönüyor. Bu yatırımcı­ların ‘enflasyonun gerisinde kaldım’ demeleri çok doğru.

Ancak enflasyonun altında ka­lanlar borsanın kötü perfor­mansından dolayı değil, için­de bulundukları hisselerden kaynaklı bir durum yaşadı.” di­ye konuştu. Bu durumu değiş­tirmenin yatırımcıların elin­de olduğuna dikkat çeken Işık Ökte, “Uzun vadeli değer yatı­rımcıları belli rallilere katıla­mazsa o hisseyi satın almanın doğru olmadığını bilmeli. Ör­neğin yatırım bilişim endek­si 2 ayda dolar bazında yüzde 104 kazandırdı. Bu tip ralliler­de ya içindesindir ya dışında­sındır. Yatırımcılar bu yüzden çok dikkatli olmalı.” dedi.

Sorunun borsada olmadığı­nı ancak yapılan bazı tercihle­rin yanlış olabileceğini söyle­yen Analist Selçuk Gönençler ise “Yatırımcı tercihleri çok önemli. Türkiye’de en sıkın­tılı noktalardan biri finansal okuryazarlık. Şu anda para çı­kışı halka arz fonlarda. Küçük yatırımcı küsmeye başladı. Küçük yatırımcıyı korumak noktasında belli olumsuzluk­lar oluyor. Eğer finansal okur­yazarlığın gelişmesini istiyor­sak, önce bazı şeylerin sorgu­lanmasını sağlamalıyız.

Bazı sektörlerin, bazı dinamikle­rin değişeceğini yatırımcı öğ­renmeli. Türkiye’de hem ya­tırımcılar hem trader’lar piyasayı tek yönlü olarak dü­şünüyor. Risk yönetimi dedi­ğimiz zaman kimse ilgilen­medi. Çünkü son 5 yıldır piya­sa o kadar çoşkulu bir şekilde yukarı gitti ki. Ancak son 4 ay­da yatırımcı sudan çıkmış ba­lığa döndü” diye konuştu.

“Gelecek 6 ayda 5 sektöre dikkat”

Türk insanının yatırım psi­kolojisini ve yatırım yapmayı daha iyi kavraması gerektiği­ne dikkat çeken Işık Ökte, “Be­nim de yatırım yaparken ku­rallarım var. 28 kurala göre ya­tırım yaparım.

Bu kuralların dışına çıkmam. Nasıl doktor­ların, mühendislerin, eczacı­ların, hemşirelerin, değişik iş kollarının kuralları varsa, para yönetmenin de kuralları var­dır. Türk yatırımcılara veri­lecek en büyük eğitim budur. Yatırımcılara para nasıl yöne­tilir? Psikoloji nasıl yönetilir? Performanslara nasıl bakılır? bunları anlatmalıyız. Para yö­netebilmek bir kişiye öğreti­lebilecek en önemli konular­dan biridir.” ifadelerini kullan­dı.

Pandemiden bu yana yani Mart 2020’den beri 175 halka arzın gerçekleştiğini ifade eden Işık Ökte, şunları söyledi: “Yatırım yapanların çok büyük kısmı bu alana odaklandı. Çün­kü bu şirketler bir anda borsa­nın yüzde 30’unu oluşturdu. Artık yatırımcıların odağının biraz kayması gerektiğini dü­şünüyorum. Özellikle gele­cek 6 aylık süreçte holdingle­re, demir-çelik, petro kimya, madencilik ve gayrimenkul yatırım ortaklığı sektörlerine odaklanılmasının yararlı ola­cağı kanaatindeyim.”