Borsa 4 haftanın ardından yükselişe geçti

Borsa İstanbul'da hisse senetleri, haftalık bazda 4 hafta süren düşüş eğilimini, erken seçim kararının pozitif etkisiyle sonlandırarak yükselişe geçti. BIST 100 endeksi, bu hafta yüzde 1,2 değer kazanarak, 12 Şubat haftasından bu yana ilk kez yüzde 1'in üzerinde yükseliş kaydetti. Endeks, 109.861 puandan başladığı haftada en düşük 107.439 puanı görmesinin ardından Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın erken seçim kararını açıklaması sonrası yükselişe geçerek 112.406 puana kadar çıktı.

Cumhurbaşkanı Erdoğan, çarşamba günü Cumhurbaşkanlığı ve milletvekili genel seçiminin 24 Haziran 2018 Pazar günü yapılacağını açıkladı. Bu açıklama sonrası döviz kurları hızlı bir şekilde düşerken, BIST 100 endeksi de düşüş eğilimini sonlandırdı.

Analistler, teknik açıdan BIST 100 endeksinin, geçen haftaki düşüşünde önemli destek konumundaki 107.700 puanın üzerinde tutunduğunu belirterek, yükselişin güçlenebilmesi için 112.500 üzerinde kapanış gerçekleştirmesi gerektiğini kaydetti. Endeksin 112.500 üzerinde kalıcılık sağlaması durumunda yeni hedeflerinin sırasıyla 118.500 puan ve 121.532 zirvesi olacağına değinen analistler, olası düşüşlerde ise 110.000 puanın destek konumuna gelebileceğini ifade etti.

Son yapılan seçimler öncesinde borsa pozitif seyretti

Son 3 senedir gerçekleştirilen seçimlerden önceki iki ay içinde Borsa İstanbul pay piyasalarının seyrine bakıldığında genel olarak yükseliş eğiliminin öne çıktığı görülüyor. 2014 yılında gerçekleştirilen Cumhurbaşkanlığı seçiminden iki ay önce yükselişe geçen ve yaklaşık yüzde 9 değer kazanan BIST 100 endeksi, seçime haftalar kala kazançlarını geri vermişti.

Borsa İstanbul'da 2015 genel seçimi öncesinde de 2014 Cumhurbaşkanı seçimine paralel bir seyir izlendi. Genel seçime iki ay kala yükselişe geçen endeks, yaklaşık yüzde 10 değer kazandı. Seçime 3 hafta kala etkisini artıran kar satışlarıyla gerileyen BIST 100 endeksi, seçim sonuçlarının koalisyona işaret etmesiyle sonraki süreçte de genel olarak düşüş eğiliminde hareket etti.

2015'te 1 Kasım'da yapılan erken genel seçim öncesinde ise Borsa İstanbul'da seçime iki ay kala başlayan yükseliş rallisi BIST 100 endeksinin yüzde 18 değer kazanmasını sağlamıştı. Önceki seçimlerden faklı olarak seçime kadar yükseliş eğiliminde hareket eden BIST 100 endeksi, seçimin ardından güçlenen kar satışları ile kazançlarını 6 haftada geri verdi.

Anayasa değişikliği referandumu için 2017'nin nisan ayında sandık başına giden Türkiye'de, borsanın 17 Şubat-16 Nisan dönemi performansına bakıldığında yüzde 2 değer kazandığı görülüyor. Referandum sonrasında ise yükseliş eğilimini güçlü bir şekilde devam ettiren BIST 100 endeksi, 4 ay süren bir yükseliş rallisi gerçekleştirmişti.

Yurt dışı gündemi de takip edilecek

Analistler, yurt içinde yapılması planlanan seçimin gündemin ilk sırasına yerleştiğini, ancak yurt dışındaki önemli haber ve veri akışının da küresel risk iştahı üzerinden piyasaların yönü üzerinde belirleyici olacağını ifade etti.

24 Haziran'da gerçekleştirilmesi planlanan seçime kadar başlıca merkez bankalarının 10 adet para politikası toplantısının takip edileceğine dikkati çeken analistler, yılın ilk çeyrek bilançoları ve ticaret savaşına ilişkin gelişmelerin de yatırımcıların odağında olacağını dile getirdi.

Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası’nın (TCMB) 25 Nisan ve 7 Haziran'da gerçekleştireceği Para Politikası Kurulu (PPK) toplantılarının önemi, enflasyondaki katılık nedeniyle artarken, ABD Merkez Bankası (Fed) 2 Mayıs ve 13 Haziran'da Açık Piyasa Komitesi (FOMC) toplantısı gerçekleştirecek. Fed'in mayıs ayında faizleri değiştirmesi beklenmezken, ekonomistlerin yüzde 90'ı haziran ayında faiz artırımı bekliyor.

Avrupa Merkez Bankası (ECB) 26 Nisan ve 14 Haziran, İngiltere Merkez Bankası (BoE) ise 10 Mayıs ve 21 Haziran'da faiz kararı alacak. BoE'nin mayıs ya da haziran ayında faizleri artıracağına kesin gözüyle bakılıyor. Japonya Merkez Bankası ise 27 Nisan ve 15 Haziran'da faiz kararlarını açıklayacak.

ABD ile Çin arasındaki ticaret savaşı ve yine ABD ile Rusya arasındaki gerilim de taraflardan gelecek açıklamalarla piyasaları dalgalandırmaya aday görünürken, yurt içinde açıklanacak şirket bilançoları da hisse ve sektör bazlı hareketlere neden olabilecek.