"Bankalara değil halka gidin"
BIST ve Varlık Fonu Yönetim Kurulu Başkanı Karadağ, "Temelde ekonomimiz bankalardan gelen kredilerle fonlanıyor, yatırımları bunlarla yapıyoruz ancak bankacılığın bir sınırı var. Sermaye piyasası ürünlerini ve borsayı kullanmaktan başka da bir alternatif yok. Bankalara değil, halka gidin" dedi.
Abone olHİLAL SÖNMEZ
Anadolu Aslanları İşadamları Derneği (ASKON) tarafından düzenlenen ’Kültepe Ekonomi Zirvesi’nde konuşan Borsa İstanbul ve Varlık Fonu Yönetim Kurulu Başkanı Himmet Karadağ, sürdürülebilirlik noktasında krediler açısından sınırların çok zorlandığını vurguladı. Karadağ, “Temelde ekonomimiz bankalardan gelen kredilerle fonlanıyor, yatırımları bunlarla yapıyoruz ancak bankacılığın bir sınırı var. Sermaye piyasası ürünlerini ve borsayı kullanmaktan başka da bir alternatif yok. Bankalara değil, halka gidin” dedi.
Moderatörlüğünü DÜNYA Gazetesi Genel Yayın Yönetmeni Hakan Güldağ’ın yaptığı panelde, Türkiye ekonomisinin genel görünümü ve sürdürülebilir büyümenin önemi konulu oturumda açıklamalarda bulunan Borsa İstanbul Başkanı Himmet Karadağ, sürdürülebilirlik noktasında krediler açısından sınırların çok zorlandığını vurguladı.
Çevre ve Şehircilik Bakanı Mehmet Özhaseki, Kayseri Milletvekili Taner Yıldız, Sabah Gazetesi Ekonomi Müdürü Şeref Oğuz ile çok sayıda kurum kuruluş temsilcilerinin katıldığı Kültepe Ekonomi Zirvesi üç oturumda gerçekleşti.
"Bankacılığın bir sınırı var"
Zirvede, şirketlerin ihtiyacın karşılığının kredilerde değil, halka arzlarda olduğunu belirten Himmet Karadağ, “Temel bir problemimiz var. Krediye, KGF fonlamasına karşı değiliz ama ülkemizin şu an geldiği noktada neye ihtiyacı olduğunu doğrudan şirketler üzerinden anlatabilmemiz lazım. Temelde ekonomimiz bankalardan gelen kredilerle fonlanıyor, yatırımları bunlarla yapıyoruz ancak bankacılığın bir sınırı var. Bizim şirketlerimizin sürdürülebilirlik için idari krediye mi ihtiyacı var, öncelikle bunu iyi analiz etmemiz lazım. Öz kaynağın sürdürülebilirliği konusunda, ben ölçeği yakalamış borsa şirketi olabilecek konumdakilere, gelin beraber öz sermayenize, halka arzlarda da hisse koyalım ve şirketi satalım, aynı faaliyeti devam ettirin önerisinde bulunuyorum. İhtiyacımız ilave kredi değil. Krediye yüklendiğimiz için faiz oranları dünyada eksi, bizde zirve durumda. Alternatif finansman yöntemlerini ciddi anlamda zorlamamız lazım. Sermaye piyasası ürünlerini ve borsayı kullanmaktan başka da bir alternatif yok“ ifadelerini kullandı.
Sermaye piyasasının rolü
Karadağ, kredi ve enflasyon beklentisi ile ilgili, “2018’de kurda yüksek dalgalanma beklemiyoruz. Enflasyonda da yukarı yönlü hareket beklemiyoruz. Ama ülkemiz ekonomisinin finansmanını daha sürdürülebilir hale getirmemiz lazım. Burada da sermaye piyasasının kullanımı çok önemli” sözlerini kaydetti.
"Kayseri’nin önemi büyük"
ASKON Kayseri Şube Başkanı Ali Özcan, Kültepe’nin, UNESCO tarafından tescillenmiş, dünyanın ilk ticaret ve ekonomi şehri olduğunu ve buradan yola çıkarak böyle bir program düzenledikler Çevre ve Şehircilik Bakanı Mehmet Özhaseki, dünyadaki savaşların ekonomi ve teknoloji vasıtasıyla yapıldığını söyledi. Afrin Operasyonu ile ilgili açıklamalarda da bulunan Özhaseki, Türkiye’nin her şeye rağmen güvenli bir liman olduğunu vurguladı.
Hedef 5 milyar dolar dış ticaret
Kayseri Valisi Süleyman Kamçı konuşmasında dış ticarete değindi. Kamçı, “2017 yılında 3 milyar doları geçen bir dış ticaret hacmine sahip olduğumuz verilerle elde edilmiştir. Hedefimiz, 2023 yılında 5 milyar dolar dış ticaret hacmine ulaşmak. Ülkemizin kalkınması ve 2023 hedeflerine ulaşabilmek için el birliği ile çalışmalarımıza devam edeceğiz” şeklinde konuştu. Sürdürülebilirlik konusunda konuşan Kayseri Pancar Kooperatifi Yönetim Kurulu Başkanı Hüseyin Akay, “Şeker pancarını stratejik bir ürün olarak değerlendirmek gerekiyor. Üretim kapasitemiz iyi ancak satmakta sorun yaşıyoruz. Sektörde sürdürülebilirlik için bu sorunun önüne geçmeliyiz” ifadelerini kullandı.
Ekonomi zirvesine Medipol Üniversitesi’nden katılan Prof. Dr. Kerem Alkin de sürdürülebilirlik noktasında önemli açıklamalarda bulundu. Prof. Dr. Alkin, “Sürdürülebilir büyümenin en önemli ayaklarından bir tanesi sürdürülebilir istihdam. Bu açıdan bakıldığı zaman dünyanın şanslı ülkelerinden bir tanesiyiz. İstihdam edilecek olan nüfusu hangi sektör ve alanlara doğru yönlendirmemiz gerekiyor, söz konusu istihdama bilgi ekonomisi ve dijital kalkınmaya dayalı yeni parametreleri nasıl kazandıracağız bunların üzerinde yoğunlaşmamız lazım. O zaman sürdürülebilir büyüme ile ilgili önemli bir mesafe alırız” dedi.
Yerli üretim ve milli akıl
Zirvede konuşulan diğer önemli iki konu, ‘milli savunma sanayinde yaşanan gelişmeler’ ve ‘Türkiye’de perakende sektörünün mevcut durum ve geleceği’ oldu. Sabah Gazetesi Ekonomi Müdürü Şeref Oğuz’un moderatörlüğünü yaptığı ‘milli savunma sanayi’ oturumuna; HAVELSAN Yönetim Kurulu Üyesi Prof. Dr. Mustafa Alkan, ASELSAN Teknoloji ve Strateji Yönetimi Genel Müdür Yardımcısı Prof. Dr. Mehmet Çelik ve ASPİLSAN Yönetim Kurulu Başkanı İlhan Bölük konuşmacı olarak katıldı. Bilişim sektörünün savunmadaki yeri, enformasyon savaşları ve siber saldırılara yönelik konuların konuşulduğu oturumun ana teması “savunma sanayisi yerli ve milli olmak zorunda. Yerli üretim ve milli akılla hareket edilmeli” üzerinde şekillendi. Türkiye’de perakende sektörünün mevcut durumu ve geleceği oturumunda; Erciyes Üniversitesi Öğretim Üyesi Prof. Dr. Ekrem Erdem, Lescon/ Erbay Şirketler Grubu Yönetim Kurulu Başkanı Aydın Erbay, Damat ve Tween Orka Holding Yönetim Kurulu Başkanı Süleyman Orakçıoğlu konuşmacı oldu.
Cesur: Vatan için çalışmak ilkemiz
Açılış konuşmaları için kürsüye çıkan ASKON Genel Başkanı Hasan Ali Cesur, “Vatan için çalışmayı, milletimiz için üretmeyi ilke edindik. Bu üretim bazen katma değeri yüksek ürünler şeklinde, bazen de ilke ve fikirlerimiz vasıtasıyla oluşur. Bugün burada gerçekleştirdiğimiz Kültepe Ekonomik Zirvesi ile yerli ve milli bir zirveye ev sahipliği yapıyoruz” diye konuştu. Vakıf Katılım Genel Müdürü İkram Göktaş, “Kamunun gerçeği ile özel sektörün gerçeği aynı değil” ifadelerinde bulundu ve özelikle faiz oranları aşağıya çekilmesi için istikrarlı duruşun önemine vurgu yaptı.