Akbank, büyük projelerden yüzde 25 pay almak istiyor
Akbank Kurumsal Bankacılık Genel Müdür Yardımcısı Alper Hakan Yüksel, yılın ikinci yarısında devreye girmesi beklenen büyük projelerin kurumsal bankacılığı büyüteceğini ifade etti.
Abone olJülide YİĞİTTÜRK GÜRDAMAR
İSTANBUL - Akbank, yılın ikinci yarısında devreye girmesi beklenen özelleştirme ve otoyol projelerinden yüzde 20-25 pay almak istiyor. Akbank Kurumsal Bankacılık Genel Müdür Yardımcısı Alper Hakan Yüksel, kurumsal bankacılığın 2012 yılına pozitif bir ivmeyle başladığını belirterek, "Kurumsal bankacılık ekonominin büyümesi ve genişlemesiyle çok doğru orantılı. 2011 yılında Türkiye yüzde 8.5 ile ciddi bir büyüme yakaladı. Bu tür büyümenin olduğu ortamda kurumsal bankacılık iyi performe eder. Banka olarak biz de sektörden daha hızlı büyüdük. Kurumsal bankacılık büyümesi için ülkede finansman aşamasına gelmiş büyük projelerin olması gerekiyor" dedi.
Geçtiğimiz senenin son çeyreğinde ve bu senenin ilk çeyreğinde finansman aşamasına gelmiş büyük bir proje olmadığını kaydeden Yüksel, Gebze-İzmir otoyolu, Başkent Doğalgaz'ın özelleştirilmesi, küprü otoyollar, üçüncü köprü gibi projelerin yılın ikinci yarısında devreye girmesiyle sektörün de hızlı bir şekilde büyüyeceğini dile getirdi. Yüksel, "Akbank olarak bu projelerden yüzde 20-25 pay almayı arzu ederiz" diye konuştu.
Yeni teşvikler KOBİ'lere yarayacak
Hükümetin açıkladığı yeni teşviklerin kurumsal tarafı da etkileyeceğini, ancak daha çok KOBİ tarafında olumlu yansımaların görüleceğini dile getiren Yüksel, konuya yönelik şunları söyledi: "Özellikle stratejik sektörlere gelen ciddi yatırım teşvikleri var. 6 tane bölgeye derecelendirme sistemi getirilecek. Burada da özellikle az gelişmiş bölgelerde istihdamı özendirici çok ciddi teşvikler olacak. Bunlar da özellikle KOBİ tarafını geliştirecek. Hükümetin açıkladığı teşvik yatırımcıların ilgisini artıracak. Yatırımların getirisini daha cazip hale getirecek. Hemen hemen hiçbir yatırım yüzde 100 sermaye ile olmaz. Yatırım demek finansman ihtiyacı demek. Bu da bankalara iş getirecektir."
Sektörel bazda da değerlendirmelerde bulunan Yüksel, enerjideki büyümenin süreceğini, Türkiye'de hala enerji ile ilgili açık ve planlanan yatırımlar olduğunu kaydetti. Yüksel, "Katma değeri düşük olan sektörler risk teşkil edebilir" dedi. Bu yıl enerjinin yanında alt yapı yatırımlarına destek veren tahaahhüt şirketlerinin gözde olacağını, iletişim, alt yapı, ulaşım, eğitim, sağlık gibi sektörlerin iyi performans sağlayacağını dile getirdi.
Faizler bu seviyelerde seyreder
Hükümet ve Merkez Bankası politikalarının faizlerin seyrini etkileyeceğini dile getiren Yüksel, faizlerin seyrine yönelik olarak şunları söyledi: "Merkez Bankası enflasyonla mücadele konusunda son derece ciddi. Tekrar enflasyonun düşmesiyle ilgili belli bir mesafeye gelene kadar bu seviyelerde faizler seyredecektir. Enflasyonla ilgili olumlu gelişmeler gözlendikten sonra aşağı doğru hareket beklenebilir. Faizlerle ilgili beklentileri oluşturmak için enflasyonda ne oluyor ne bitiyor takip etmek lazım. Genel olarak bizim Türkiye ilgi ilgili beklentilerimiz olumlu. Tabiiki Türkiye'nin zayıf noktaları var; cari açık ve uzun vadeli tasarrruf eksikliği gibi. Ama Türkiye'nin bu zayıf yönünde bir sürü kuvvetli noktası var. Dolayısıyla genel olarak olumluyuz. Yurtdışı piyasalarda çok ciddi çözülme olmazsa Türkiye'nin ekonomik performansı iyi olacaktır."
Bu yıl kötü bir sene olmayacak
Ekonomik görünüm iyi oldukça aktörlerin de yatırım yapmaya devam edeceğini dile getiren Akbank Kurumsal Bankacılık Genel Müdür Yardımcısı Alper Hakan Yüksel, "Bu yılın kötü bir sene olacağını düşünmüyoruz. Belki geçen senenin sonuna doğru dünyadaki gelişmelere paralel Türkiye ile ilgili beklentiler daha zayıftı. Ama yılın son çeyreğinden itibaren görünüm değişmeye başladı ve genelde herkes daha pozitif şuanda. Biz Akbank kurumsal bankacılık olarak bu yıl Türkiye ekonomisinin üzerinde büyüyeceğiz. Ciddi bir çift haneli büyüme bekliyoruz" dedi. Yüksel, kurumsal bankacılığın payının bankanın içinde 1/3'ü kadar olduğunu ve Akbank'ın müşteri sayısının 8.5 milyon, kurumsal bankacılığın ise 3 bin olduğunu dile getirdi.