'Zor bir yılı geride bıraktık, 2017 daha iyi olacak'

Sabancı Holding CEO’su Zafer Kurtul, yeni yıldan umutlu. Özellikle emtia fiyatlarındaki gerilemenin Türkiye ekonomisi açısından fırsat yaratacağını, Avrupa pazarlarındaki büyümenin iyi değerlendirilmesi gerektiğini düşünüyor.

Abone ol

Özlem ERMİŞ BEYHAN

Türkiye ekonomisinde çıtayı belirleyen yapıların başında gelen Sabancı Holding, 2017’yi umutla karşılıyor. Elektrikli otobüsler, kompozit teknolojileri, kendi kendini temizleyen çimento ve son beş yılda 22 milyar TL’yi aşan yatırım. Sabancı Holding CEO’su Zafer Kurtul, ‘inovasyonla sınırları aşma’ mottosu ile teknoloji ihracatçısı olmayı hedeflerinde tutarak çıtayı biraz daha yükselttiklerini anlatıyor. Kurtul, umutlu olmasının ardındaki öngörüleri DÜNYA okurları ile paylaştı...

Dünyada 3 uçak lastiğinden 2'si...

► 2016 nasıl bir yıl oldu? Siz nasıl bir yönetim ile bu zor yılı aştınız?

2016 yılı, gerek dış gerekse iç gelişmeler açısından zorlu bir yıl oldu. Ülkemiz 15 Temmuz’daki darbe girişiminin ardından çok önemli ve başarılı bir sınav verdi. Siyasi otorite ve halkımızın sağduyusu sayesinde Türkiye uçurumun kenarından döndü. Bu hain girişim başarılı olsa belki Türkiye’de özel sektör kalmayacaktı. Zor bir yıl geçirdik ama işler de yürüdü. Bu Türkiye’nin esnekliği... Güçlü bir özel sektör ve insanlarımızın çalışkanlığı, aile şirketlerinin yapıları, KOBİ’lerin dinamik yapıları bunda etkili oldu. Türkiye gerçekten yüksek potansiyelli, genç bir ülke. Tüm sıkıntılara rağmen 2016 iş açısından kötü bir yıl olmadı. Bazı şirketler kur artışından kötü etkilenmiş olabilirler. Ama biz Sabancı Holding olarak döviz pozisyonumuzu iyi yöneterek hedge etmiş durumdayız. Dolayısıyla kur artışından daha az etkilendik.

► Geçtiğimiz yılı ve 2017’yi sektörleriniz açısından nasıl değerlendiriyorsunuz?

2017’de de enerji sektörünün 2016 gibi 2017’de de iyi gitmesini bekliyoruz. 2016 yılında Tufanbeyli linyit santralini, Bandırma 2 yüksek verimli doğal gaz santralini ve Yamanlı hidroelektrik santralini tam kapasite ile işletmeye aldık. 3600 MW’ya ulaşan kapasitemizle kaynaklar bakımından çeşitlendirilmiş, dengeli ve yüksek verimli bir üretim portföyüne ulaştık. Özel üreticiler arasında kurulu güç bakımından lider durumdayız. Toplam kurulu güç kapasitemizde yerli ve yenilenebilir enerji kaynaklarının payı yüzde 55. Dağıtım alanında yaptığımız yatırımlarla 14 ilde 20 milyon kişiyi elektrik enerjisi ile buluşturuyoruz. Bugün Türkiye’de her dört kişiden birinin elektriğini biz veriyoruz. Enerji dışında çimento sektörünün de 2017’de iyi gideceğini öngörüyoruz. Sanayi şirketlerimizle de 2017’de 2016’dan daha iyi performans bekliyoruz. Bugün Türkiye’de satılan her üç lastikten biri Brisa markalı. 300 milyon dolarlık ikinci fabrika yatırımımız Aksaray ilinde devam ediyor. İkinci fabrikamızla birlikte lastik üretim kapasitemizi yüzde 30 artırmayı hedefliyoruz.

Kordsa Global, Türkiye’nin en iyi üç Ar-Ge merkezinden biri konumunda. Kompozit Teknolojileri Mükemmelliyet Merkezi’ne 100 milyon TL yatırım yaptık. Dünyadaki her üç uçak lastiğinden ikisinde Kordsa Global lastik takviye malzemesi kullanılıyor. Naylon bezde dünyada pazar payımız yüzde 30 seviyelerinde.

TEMSA yenilikçi ürünler üzerinde çalışıyor. Elektrikli otobüs üretmeye başladık. Enerji Türkiye’nin cari açığında en önemli kalemlerden biri. Bu açıdan TEMSA’nın bu ürününün yaygınlaşması çok önemli.

► Ne zaman düşer yollara elektrikli otobüs?

Pil maliyetini düşürücü çalışmalar yapıyoruz. Pil yazılım teknolojilerimizi geliştiriyoruz. Elektrikli otobüs özellikle belediyelerimiz için çok önemli bir fırsat olacaktır. Belediyeler elektrikli otobüs kullansa çok büyük yakıt tasarrufu sağlarız. En önemli katkı temiz şehirlere kavuşmak. Temsa otobüslerimize yoğun talep alıyoruz. Bugün dünyanın 66 farklı ülkesine Adana’da ürettiğimiz otobüslerimizi ihraç ediyoruz. Artık Silikon Vadisi’nde bile Temsa otobüslerini görmek mümkün.

► Türkiye’nin Tesla’sı mı olacaksınız?

Tesla binek araçta bu işi en iyi yapan şirketlerden. Ülke olarak rekabet avantajımız ise ticari araçta. Elektriklide alanımızı ticari olarak belirlersek dünya çapında başarılı olabiliriz. Bu konuda önemli bir gelişim alanı görüyoruz. Ülkemizin bu tür inovasyon ve Ar-Ge’lere ihtiyacı var.

Çimentoda daha da güçlenecek

► Çimentoda yeni yatırım var mı?

Türkiye bugün dünyanın dördüncü, Avrupa’nın ise en büyük çimento üreticisi. Çimentoda iç talep 2016 yılında stabil seyretti. Çimento şirketlerimiz Akçansa ve Çimsa ile sektördeki liderliğimizi bu dönemde de sürdürdük. 2017 yılında açılışını yapacağımız ve 165 milyon dolar yatırımla hayata geçireceğimiz Afyon Çimento, sektörde Çimsa için önemli atılım olacak. Çimsa şirketimiz şu anda dünyanın en büyük ikinci beyaz çimento üreticisi konumunda. Çimento şirketlerimizle de yeni yatırım olanaklarını araştırıyoruz. Hedefimiz çimentoda daha da güçlenmek.

Perakendede danışmanlık hizmeti

Perakendede CarrefourSA ve Teknosa’da nasıl gelişmeler öngörüyorsunuz?

Teknosa’da dolardaki artışın ürün fiyatlarını etkilemeye başlayacağını öngörüyoruz. Daha fit ve verimli bir Teknosa hedefliyoruz ki müşterilerimize daha uygun fiyatlarla hizmet sunabilelim. Bugün Türkiye’de satılan her 10 akıllı telefondan 3’ünü Teknosa satıyor. Sektördeki bilinirliği ve konumu çok iyi durumda. Internet satışları her geçen gün artmakla birlikte müşterilerimiz hala mağazaya gidip ürünü görmek ve Teknosa çalışanından teknik danışmanlık almak istiyor. Biz de hem mağazalarda hem de internet ve sosyal medyada bu danışmanlık hizmetini etkin şekilde verebilmek istiyoruz. 2017’de Teknosa’yı müşterisine daha da yakın olan ve hizmet götüren bir şirket olarak konumluyoruz. Carrefour- SA’da da benzer şekilde 2017 önceliklerimiz, hizmet kalitesini daha da yukarılara taşımak ve verimlilik olacak.

Yatırımda hız kesmiyoruz

► Bütün bu gelişmelerle nasıl rakamlarla geride bıraktınız 2016’yı ve 2017 hedefleriniz ne?

2017’nin daha iyi bir yıl olacağını düşünüyorum. 2016 sonu itibariyle hedeflerimizi tutturabileceğimizi tahmin ediyorum. Hedefimiz, karlılığımızı artırarak paydaşlarımıza daha fazla değer yaratmak. Kârlılık arttıkça bu da yatırıma dönüşüyor, istihdama dönüşüyor. Özellikle 2017’de Enerjisa’da yeni istihdam olanakları ortaya çıkacak. Biz Sabancı Topluluğu olarak 2016’nın ilk dokuz ayında 3 milyar TL yatırım yaptık. 2017’de de ortalama bu miktarlarda yatırım yapacağımızı tahmin ediyoruz. Kısacası Sabancı Holding olarak yatırımda hız kesmiyoruz.

► Ağırlık nerede olacak bu yıl planlanan yatırımda?

Yatırımımızın büyük bir bölümü enerjide olacak. Ancak biz sanayi ve çimentoda da çok önemli yatırımlara imza atıyoruz. Bunlar halen devam ediyor. Amacımız içinde bulunduğumuz her sektörde kârlı büyümemizi sürdürmek ve ülkemize mümkün olduğu kadar fazla değer yaratmak. Özellikle böyle bir dönemde üretimin önemine çok inanıyorum. Sabancı Holding’in bu konuda örnek olmak gibi bir misyonu var. 92 yılı aşkın süredir Türkiye’nin Sabancı’sıyız. Bu da bizim sorumluluğumuzu bir kat daha artırıyor.

En büyük fırsatı teknolojik inovasyonda görüyoruz

► 2017 Türkiye’de bir referandum ihtimali ile hareketli bir gündem söz konusu. Bu iç siyasal hareketliliğin ekonomiye yansımasını nasıl değerlendiriyorsunuz? Bu durum planlarınızı nasıl etkiler?

Önümüzdeki yıl siyasi anlamda yoğun geçecek bir yıl. Bu noktada ekonomi yönetiminin her türlü gelişmeye ve dönemsel piyasa volatilitesi artışlarına hazırlıklı olduğunu görüyoruz. Sabancı Holding olarak planlarımızda revizyona gitmedik. 2016 global anlamda zor bir yıl oldu. Özellikle ABD’deki seçimlerin yansımalarını yeni yılda net olarak göreceğiz. Ama biz 2017 'den oldukça umutluyuz. 2017’de global arenadaki tüm koşulları yakından takip etmekle birlikte, hedefimize ilerlemeye devam edeceğiz. En büyük fırsatı teknolojik inovasyonda görüyoruz. Bu sebeple inovasyon ve Ar-Ge’deki gücümüzü daha da artırmak için planlarımız var.

Sabancı CEO'sunun kârlılık formülü

“Kârlılık bir ekip çalışmasıdır. Yenilik; yeni ürün ve kaliteli hizmet, yeni pazarlar... Buna verimliliği, eğitim ve teknolojiye yatırımı eklerseniz, üzerine de piyasayı doğru görüp rekabeti iyi tanırsanız kârlılık geliyor. Burada risk yönetimini de ihmal etmemeniz gerekiyor.”

Yılsonu dolar kuru beklentisi 3.80

► 2017 yılında ekonomik büyümede kamu harcamaları ve inşaat kaynaklı yatırım harcamalarının itici güç olmaya devam edeceğini ve yılı yüzde 3 civarı büyüme ile tamamlayacağımızı değerlendiriyoruz.

► Döviz kuru kaynaklı gelişmeler, petrol fiyatlarındaki yükseliş nedeniyle enflasyon tahminimiz ise yüzde 8 civarında.

► Döviz kurundaki yükselişlerin ise, yakın geçmişe kıyasla daha sınırlı olabileceğini değerlendiriyoruz. 2017 sonunda dolar kurunda 3.80 seviyesini öngörüyorum.

Global piyasalarda rüzgar iki yönlü

Dolar güçlenecek, AB ile ilişkilerin önemi ‘kritikleşecek’

Zafer Kurtul, global ekonomi açısından 2017 öngörülerini şöyle sıraladı:

► Global piyasalarda risk de var fırsat da. Amerika Trump yönetimiyle vergi oranlarını düşürerek, altyapı yatırımlarını hızlandırıp dış ticareti daha fazla regule ederek yatırımları ABD’ye geri çekmeyi planlıyor. Böyle bakınca da bu daha kuvvetli dolar, Amerika’da artan faizler ve artan enfl asyon demek...Neticede Türkiye gibi gelişmekte olan ülkelere para akışı azalacak.

► Kuvvetli dolar daha zayıf emtia fiyatları demek. Bu bizim için bir avantaj yaratabilir. Asya’daki büyüme de düşecek. Hindistan daha iyi bir büyüme yakalayabilir. Çin’in durumunda bir belirsizlik var. Bu durumda dış ticaret hacminde bir düşüş olabilir.


► Bizim için Avrupa’daki gelişmeler önemli. Orada bir toparlanma var. Avrupa Merkez Bankası’nın uyguladığı genişleyici para politikalarının etkisiyle bölge ülkelerinde ekonomik toparlanmanın sürmesini bekliyoruz. İhracatta kuvvetli olduğumuz alanlarda gücümüzü sürdürebilmemiz lazım. Burada Avrupa ile ilişkimizin sağlam tutulması gerekli.

Bir rating düşüşü olursa bu bize maliyet artışı getirir

► Bu ortamda riskler de var. Örneğin kredi derecelendirme kuruluşlarının not indirimini nasıl izliyorsunuz?

Bir rating düşüşü olmamalı, bu bizim maliyetlerimizi artırır. Türkiye, büyümesini dış borçlanma ile karşılıyor. Burada maliyetlerin yükselmesi bizi rekabette geriye atıyor. Büyümenin sınırlı olduğu bugünün ortamında maliyetlerini en iyi yöneten, en sağlam olan ayakta kalıyor. Ekonomik anlamda, çok iyi işler yapılıyor, ancak bizim kendimizi daha iyi anlatmamız gerekiyor. Ülkemizin potansiyelini daha iyi anlatabilmeliyiz. Aslında bazen doğru işleri yapıp vermek istediğimiz mesajı tam veremiyor olabiliriz. Burada hepimize görev düşüyor. Biz yurtdışı ile sürekli temas halindeyiz. Yabancı ortaklarımızı yaşananlar ile ilgili sürekli bilgilendirdik. Ortaklarımız Türkiye’ye güveniyor ve potansiyeline inanıyor.

► Hiçbir tedirginlik göstermediler mi?

Aksine, hiçbir sıkıntı yaşamadık. Bize güveniyorlar. Yaptığımız iletişim de çok fayda sağladı. Yabancı yatırımcılarla da sık sık görüşüp burada yapılan doğru işleri de iyi anlatabilemek çok önemli. Özellikle 15 Temmuz darbe girişiminin hemen ardından hepsiyle irtibata geçtik. Ülkemize güvenmemeleri için hiç bir neden olmadığını, ekonomimizin ne kadar güçlü ve potansiyelimizin ne kadar yüksek olduğunu anlattık. İstanbul her zaman yabancıların çok sevdiği gelmek istediği bir şehir oldu. Güvenlik konusu çok önemli.

Borsa günü yatay seyirle tamamladı Sahte dolar nasıl farkediliyor? TÜYEMDER Başkanı Şeren açıkladı Hazırlıklar tamamlandı! 'Dijital Telif Yasası' Meclis'e geliyor Papa Francis, mayıs ayında Türkiye'ye geliyor Elon Musk hedef göstermişti... ABD'de 'Musk' endişesi büyüyor