Stokçuluğa ani denetim geliyor
Dolardaki artış fiyatlara zam olarak yansımaya başlarken, henüz zam gelmeyen ürünlerde stokçuluk hızlanınca hükümetten dün ‘denetim başlayacak’ açıklaması geldi. Ticaret Bakanı Ruhsar Pekcan, stoka karşı tedbir alacaklarını açıkladı.
Abone olİrem ÇETİNGÖZ / Sercan AKINCI
Dövizdeki yükselişi fırsat bilip stokçuluğa başlayanların sayısındaki artışa karşı hükümet harekete geçiyor. İş dünyası, bazı fırsatçıların stokçuluğu meslek edindiğini son günlerde giderek artan bir ses tonuyla ifade ediyor. Arz- talep dengesine uymayacak şekilde fiyat artışları olduğuna işaret eden Ticaret Bakanı Ruhsar Pekcan ise dün bakanlık olarak gelişmeleri anlık takip ederek piyasa dengesinin bozulmasını engelleyici tedbirleri almaya devam edeceklerini bildirdi.
Bakan Pekcan, sosyal medya hesabından yaptığı paylaşımda, son dönemde finansal piyasalardaki geçici dalgalanmaları fırsat gören bazı spekülatörlerin çeşitli ürün ve ürün gruplarında arz-talep dengesiyle uyuşmayan fiyat artışları, stokçuluk ve benzeri piyasa fiyat oluşumunu bozucu davranışların gündeme geldiğini ifade etti. Bakan Pekcan, Ticaret Bakanlığı olarak gelişmeleri anlık takip ederek piyasa dengesinin bozulmasını engelleyici tedbirleri almaya devam edeceklerini bildirdi.
Dolardaki artışın iki katı zam var
Konuyla ilgili iş dünyası temsilcileri DÜNYA’ya açıklama yaptılar. Türkiye Esnaf ve Sanatkarları Konfederasyonu (TESK) Başkanı Bendevi Palandöken, esnaf kesiminde stok olmadığını fakat dolara endeksli ürünlerde fiyatların yükseldiğini belirtti. Buna karşın birtakım fırsatçıların da ortaya çıktığını anlatan Palandöken, “Dolardaki artışın 2 katı kadar fiyat artışı yapanlar var. Sanki her şey yurtdışından geliyormuş gibi birçok ürüne zam yapıldı. Tüketici bilinçli olduğu için esnaf bunu yapamaz ama tarım ürünlerinde stoklama yapılıyor. Adam tohum almış, ekmiş, biçmiş ama dolar arttı diye ürün fiyatını yükseltiyor” diye konuştu.
Palandöken, stokçuluğu meslek edinenler olduğuna da işaret etti. 1 koli suyun fiyatında 2 liralık artış gerçekleştiğini kaydeden Palandöken, “Fiyat daha da artacağı beklentisine giren bazı kişiler su stokluyorlar. Adamların işi su ile ilgili değil normalde. Plastik fiyatları nedeniyle şişe su fiyatlarının da artmasını bekliyorlar” dedi.
Vadeler de fiyat artışını tetikliyor
İstanbul Sanayi Odası (İSO) Başkan Yardımcısı İrfan Özhamaratlı da bugün her türlü tedariğin dolar endeksli olduğunu dile getirdi. Pamuk fiyatlarının borsada dolarla belirlendiğini hatırlatan Özhamaratlı, üreticilerin TL ile satmaktansa hiç satmamanın daha iyi olduğunu düşündüklerini ifade etti. Sanayicilerin bu nedenle kendilerini korumaya aldıklarını söyleyen Özhamaratlı, şöyle devam etti: “Fiyat artışlarına önlem alma konusunda iki taraflı düşünmek lazım. Sanayici ürünü sattıktan sonra elindeki malı yerine koymak ister. Malı 80 liraya satıp 90 liraya yerine koyarsa kaybı olur. Vadeler de fiyat artışını tetikliyor. Piyasada peşin çalışan yok. Bu beni endişelendiriyor. Tedarikçi ‘vadeli satmıyorum’ dese üretim durabilir.”
Perpa Başkanı Mithat Yümlü de piyasada vadeden kaçış olduğunu belirtti. Nakit sıkışıklığı yaşandığını belirten Yümlü, bu nedenle insanların malda kalmak yerine nakitte kalmayı tercih ettiğini savundu.
Marketlerde zam oranı yüzde 30’u buldu
Türkiye Perakendeciler Federasyonu Başkanı Mustafa Altunbilek, sektör temsilcilerinin önlerini görememekten şikayet ettiklerini belirtti ve doların iniş çıkışının piyasada tedirginlik oluşturduğunu kaydetti. Altunbilek, “Firmalar biraz daha temkinli. Sanayi amaçlı değil de ihtiyaç amaçlı ürün veriyorlar. Şu anda perakende sektörü olarak sıkıntımız yok” dedi. Halen marketlerde kısmen ortalama yüzde 10-30 arası zam olduğunu anlatan Altunbilek, “Firmalar zam yapmak istiyor. Genelde bu şekilde fiyat geçişleri var. Süt, peynir, deterjan gruplarında zamlar var. Eylülde doların sabit oturması dengeleri tekrar rahatlatır diye düşünüyorum” ifadelerini kullandı.
"Zam yapamazsak firmalar üretemez"
İthal girdili hammadelerdeki fiyat artışı nedeniyle üreticilerin maliyetlerinin arttığını kaydeden Bim İcra Kurulu Üyesi ve CFO’su Haluk Dortoğlu ise kendilerinin de bu artışın bir kısmını ürünlere yansıtmak durumunda kaldıklarını, aksi taktirde tedarikçilerin üretim yapamayacaklarını anlattı.
Stokçuluk daha çok küçük hacimli firmalarda var
Halen sektörde gerçekten ciddi belirsizliğin olduğunu dile getiren Kimyevi Maddeler ve Mamulleri Sektör Konseyi Başkanı Murat Akyüz, stokçuluğun genel anlamda değil de daha alt alım satım yapanlar, ana dağıtıcılarda gözlemlendiğini belirtti. Akyüz şöyle devam etti: “İhracatçı ve üreticide bu tip şeyler yok. Üretici ve ihracatçılarda kur farkıyla maliyetlerini buna göre yapmayanlar zaten kaybettiğini kaybetti. Daha küçük iş yapan ve yurtdışı satış hacmi küçük olanlarda böyle bir durum söz konusu olabilir. Ticaret yapan her müessesenin oyunu kurallarına göre oynaması beklenir. Fiyatlarla birebir bu şekilde doğrudan zorlamaya sokmak sıkıntı çıkartabilir. Stoğun önüne geçecek önlem şu olabilir; gıda ve ete Türkiye’de yapılan dönem dönem fiyat artışıyla ithalatta getirilen vergilerde geçici indirime gidilebilir. Yurt içindeki satışı dengeleme yoluna gidilebilir.”
Daha çok bitmiş ürünlerde fiyat artışı duyduklarını aktaran Akyüz, bu durumu kozmetik ürünlerinde, ilaçlarda özellikle küçük ilaç depolarında duyduklarını kaydetti. Genel anlamda girdisi çok fazla dövize bağlı olan bitmiş ürün kalemlerinde zamları daha yoğun hissettiklerini bildiren Akyüz, ithal edilen üründen öte, hammadde ve yarı mamulü çok fazla ithale dayalı olan ürünlerde fiyatların artacağını ön gören küçük esnaf ve depolarda fiyat artırma yoluna gidilebildiğine dikkat çekti.