"Savunmada ihracat yapar konumdayız"
Ekonomi Bakan Yardımcısı Mustafa Sever, savunma sanayinin yüksek teknolojili ve katma değerli ihracat yapar bir konuma geldiğini söyledi
Abone olBOLU - Savunma ve Havacılık Sanayi İhracatçılar Birliği, Türkiye İhracatçılar Meclisi, Ekonomi Bakanlığı, Milli Savunma Bakanlığı ve Savunma Sanayi Müsteşarlığı işbirliği ile Bolu'da bulunan bir otelde "Savunma ve Havacılık Sanayi Vizyon Buluşması" toplantısı düzenlendi.
Toplantıda konuşan Sever, büyük bir stratejik öneme sahip savunma ve havacılık sanayi sektöründe yol haritalarının belirleneceği bu toplantıyı çok önemsediğini söyledi.
"Mehmet Akif Ersoy'un 'tek dişi kalmış canavar' dediği batılı güçlerin 18 uçağına karşı 2 uçak, 386 topuna karşı 196 top, 2 bin 768 makineli tüfeğine karşı 825 makineli tüfekle kahramanca savaştık" diyen Sever, "Bizlere bağımsızlığımızı miras bırakan şehitlerimize ve gazilerimizin mukaddes anısına sahip çıkarak, ülkemizi dünyanın en büyük ülkelerinden biri haline getirmek bizim en temel görevimizdir" ifadesini kullandı.
Sever, savunma sanayinin, dünyada 2012 yılı itibarıyla 1 trilyon 753 milyar dolar harcama yapılan bir sektör olduğunu ifade ederek, "Bu harcamanın 682 milyar dolarını tek başına ABD gerçekleştiriyor. ABD'nin arkasından gelen Çin'in yaptığı harcama ise 166 milyar dolar. ABD'nin 682 milyar dolarlık harcaması kendinden sonra gelen 13 ülkenin harcamasından fazla. Yani, 13 ülkeyi topluyorsunuz, bir ABD ediyor. Türkiye ise 18,2 milyar dolarlık savunma sanayi harcamasıyla dünyada 15'nci sırada yer alıyor" şeklinde konuştu.
Geçmişin hantal teknolojilerini kullanan orduların, tehdit ve tehlikeler karşısında gerekli etkinliği ve başarıyı yakalayamayacağını belirten Sever, bu nedenle savunma sanayinde yeni teknolojilere önem verilmesi gerektiğini kaydetti.
"Kendi kendine yeten bir savunma sanayisini kurmalıyız"
Sever, bu nedenle Türkiye'nin, çağın gereklerine uygun olarak teknolojik bakımdan ve performans açısından üst seviyeleri yakalaması gerektiğine vurgu yaparak, şöyyle devam etti:
"Ülkemizin içinde bulunduğu coğrafya, kendine has özelliklere sahip. Son birkaç yılda yakın çevremizde yaşanan istikrarsızlıklar ve devam eden çatışmalar, bu konuda daha hassas olmamız gerektiğini ortaya koyuyor. Kara, hava ve deniz savunma unsurlarının her üçünde de güçlü ve caydırıcı bir güce sahip olmamız şart. Peki bu güce sahip olmak tek başına yeterli mi? Elbette ki hayır. Kullandığımız silahları ve teknolojilerin tamamını ithal ederken tam bağımsız politikalar yürütülemez. Bu nedenle, kullandığımız teknolojileri kendimiz geliştirmeli, kendi kendine yeten bir savunma sanayisini kurmalıyız."
Türkiye'de savunma sanayisinde faaliyet gösteren firmaların performansının, ülkenin savunma sanayisinde gittikçe daha da parlayan bir yıldız olmasını sağladığını dile getiren Sever, "2000-2006 döneminde 100 milyon doların altında kalan sektörün Ar-Ge harcamaları, bu yıldan sonra büyük bir atılım göstererek geçtiğimiz yıl neredeyse 8 katına çıktı ve 772 milyon dolar oldu. Silahlı kuvvetlerimizin ihtiyaçlarının yurt içinden karşılanma oranı 2003 yılında yüzde 25 iken bugün yüzde 51'i aştı" ifadesini kullandı.
Sever, savunma sanayinin askeri güçlerine olan pozitif katkıların yanında ekonomik bakımdan ülkeye sağlayabileceği katkıların gözden kaçırılmaması gerektiğini anlatarak, "Savunma sanayimiz, ordumuzun ihtiyaçlarının önemli bir kısmını karşılamanın yanında yüksek teknolojili ve katma değerli ihracat yapar bir konuma geldi" dedi.
Sever, 2023 yılında tüm dünyada silah ve teçhizat harcamalarının 1 trilyonu aşacağı, toplam savunma harcamalarının ise 2,5 trilyon dolara ulaşmasının öngörüldüğünü vurgulayarak, ABD, Rusya, Almanya, Fransa ve İngiltere'nin, savunma sanayi ihracatının halen dörtte üçünü gerçekleştirdiğini söyledi.
"Savunma sanayimiz, savunmadan atağa geçti"
Öncelikle bu ülkelerden sonra gelen ülke olmayı hedeflediklerini dile getiren Sever, sektörün, "Savunma Sanayinin Şampiyonlar Ligi"nde kalıcı bir şekilde yer almayı amaçladıklarını kaydetti.
Sever, bu hedefe ulaşmak için 2023 yılında en az 25 milyar dolar ihracat yapmayı amaçladıklarına vurgu yaparak, "Savunma Sanayi Müsteşarlığımızın ve Savunma ve Havacılık Sanayi İhracatçıları Birliğimizin katkıları ve ortak çalışmalarıyla bu hedeflere ulaşacağımızdan hiç şüphem yok. Savunma sanayimiz artık savunmada değil, bizzat savunmadan atağa geçmiş durumda" diye konuştu.
Savunma ve Havacılık Sanayi sektörünün Ar-Ge konusuna daha fazla eğilmesi gerektiğini anlatan Sever, konuşmasını şöyle sürdürdü:
"Özgün ve günden güne gelişen teknolojimizle sektörümüzü 2023 hedeflerimize taşımanın yegane yolu Ar-Ge'den geçiyor. 2007 yılında 345 milyon dolar olan Ar-Ge yatırımlarının geçtiğimiz yıl yaklaşık iki katından fazla artarak 772 milyon dolara yükselmesinden büyük memnuniyet duyuyorum. İnşallah, kamu ve özel sektör işbirliğinde İnsansız Hava Aracı ANKA, Yerli Muharip Gemisi, Atak Helikopter Projesi, Milli Piyade Tüfeği, Radar Gözlem Uydusu, Muharebe Tankı ve Milli Tanksavar gibi projelerimiz en kısa sürede hayata geçecek."
"2023'ün Türkiye'sinde kendi uçağımızı, helikopterimizi, silahımızı üreten ve ihraç eden bir ülke olacağız" diyen Sever, bakanlık olarak gerekenleri yapmaya hazır oldukların ifade etti.